Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Divle Obruk Peyniri’nin üretildiği mağarada incelemelerde bulundu. Varank, Türk rokforu da denilen peynirin yılda 60 ton olan üretim kapasitesini arttırmayı hedeflediklerini belirterek, "Karaman Divle peynirinin hem daha fazla üretilmesi, daha kaliteli, daha standart üretilmesi ve daha iyi tanıtılması için bakanlık olarak desteklerimizi vermeye devam edeceğiz” dedi.
Turizmden tarıma, ulaştırmadan çevreye kadar hayatın her alanına dokunan projelerden biri de Karaman’da gerçekleştirildi. Sadece “Obruk” adı verilen bir mağarada üretilen ve Türk Rokfor’u da denilen peynir, kırmızı rengi ve lezzetiyle dünyada adını duyurmaya başladı. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Konya Ovası Projesi (KOP) Bölge Kalkınma İdaresi tarafından desteklenen Divle Obruk Peyniri’nin üretildiği mağarada incelemelerde bulundu.
Bakan Varank, Karaman temasları çerçevesinde Ayrancı ilçesinin Divle köyüne geçti. Köyde, 36 metre derinlikte 250 metre uzunluğunda "Divle Obruk Peyniri Mağarası"nı ziyaret eden Varank, yetkililerden mağaraya ve peynir üretimine ilişkin bilgi aldı.
’Divle Peyniri’nin sadece içinde bulunduğu mağaradaki bakterilerin etkisiyle oluştuğunu ifade eden Bakan Varank, “Git gide hem Türkiye’de hem de dünyada daha fazla meşhur olmaya, gündem olmaya başladı. Biz bağlı kuruluşumuz KOP Bölge Kalkınma İdaremizle aslında Ayrancı bölgesindeki küçükbaş hayvancılığın potansiyelini çok önceden keşfetmiştik. İdaremiz 2016 yılında buradaki hayvan varlığını arttırmak üzere çalışmalara başladı. Bu sayede 180 binlerde olan küçükbaş hayvan sayısı şu anda 250 binlere geldi" ifadelerini kullandı.
Varank, bölgede küçükbaş hayvanlardan elde edilen sütle yapılan bu peynir çeşidinin katma değeri yüksek bir ürün olduğuna dikkat çekerek, “Burada köylüler, kendi sağdıkları sütlerden geleneksel yöntemle, geleneksel mayayla mayaladıkları peynirleri tulumlara koyuyorlar ve şu anda içinde bulunduğumuz obruk mağarasına getiriyorlar. Yerin 35 metre altında, sürekli 4 derece sıcaklıkta olan bu mağaraya getiriyorlar. 4 ay boyunca bu mağarada bekleyen peynirler artık kıvamına geliyor ve satışa sunuluyor” dedi.
"Divle Obruk Peyniri"nin klasik peynirlerin 3-4 katı fiyatlara satıldığını anlatan Varank, "Tabii böyle orijinal ve sağlıklı bir metotla yapılan peynirlerin katma değeri de diğer peynirlere göre çok farklı oluyor. Mağaradaki bakteriler bu peynirin özel bir şekilde oluşmasına katkı sağlıyor. Buradaki peynir de dünyadaki diğer muadilleriyle, İtalyan, Fransız peynirleriyle rekabet edebilecek bir seviyeye geliyor” diye konuştu.
Varank, mağarada senede 60 ton peynir üretimi yapılabilecek bir kapasite olduğunu vurgulayarak, “Bu kapasiteyi nasıl arttırabiliriz diye düşünüyor, çevredeki diğer mağaralarda araştırmalar gerçekleştiriyoruz. Aynı özelliklere, aynı bakteri ortamına sahip mağaraları devreye sokabilir miyiz, bununla ilgili çalışmalarımız var" dedi.
Peynirin standartını oluşturabilmek için bir mandıra kurulmasını KOP olarak desteklediklerini ifade eden Varank, “Bu sayede Karaman Divle peynirini aynı standartlarda üretebilecek şekilde köylülerimize destek vereceğiz. Bu peyniri Türkiye’ye, dünyaya tanıtmaya devam edeceğiz. Şu anda üşüyoruz. Burada şu anda beyaz renkli olan tulumlar, 4 ay sonra bakteriler sebebiyle kırmızı hale geliyor. Köylüler kırmızı hale geldiğinde peynirin olgunlaştığını anlıyor” diye konuştu.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın ajandalarından birinin de bölgesel kalkınmayı desteklemek olduğunun altını çizen Varank, “Bölgelerin, şehirlerin, ilçelerin ekonomik anlamda en uygun katkı sağlayacak alanlarını bulup oralara yatırım yapıyoruz. Bu manada Karaman Divle peynirinin hem daha fazla üretilmesi, daha kaliteli, daha standart üretilmesi ve daha iyi tanıtılması için bakanlık olarak desteklerimizi vermeye devam edeceğiz” dedi.
Eski adı Divle olan Üçharman köyünde bulunan bir mağara, ünü hızla yayılan bir peynire ev sahipliği yapıyor. Köylülerin obruk adını verdikleri mağara, peynirin oluşumu için en uygun ortamı sağlıyor. Koyun ve keçi sütünden geleneksel yöntemlerle yapılan peynirler, özel hazırlanan kuzu ve oğlak derilerine basılıyor ve 36 metre derinliğinde 250 metre uzunluğundaki bu mağaraya indiriliyor. Yılın her dönemi 4 derece sıcaklıkta olan mağaradaki peynir tulumları, yaklaşık 4 ay sonra mağaradaki bir bakteri sayesinde kırmızı rengi alıyor.