Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu olarak Milletvekillerine, yasa teklifini “değiştirerek kabul etmeleri” çağrısında bulunan TGK Genel Başkanı Nuri Kolaylı, yazılı açıklamasında şu görüşlere yer verdi;
“Gazeteler Türkiye’nin sağduyusudur, özgür ve tarafsız haberciliğin teminatıdır. Mesleğimizin ve ülkemizin gerçekten ihtiyaç duyduğu dijital mecralara ilişkin düzenleme yapılarken, ülkemizin sağduyusu olan gazetelere, özellikle de yerel gazetelere darbe vurulmamalıdır.
TBMM Dijital Mecralar Komisyonu ile Adalet Komisyonu’nda görüşülen 40 maddelik “Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine geldi ve görüşülmeye başlanacak.
Türkiye’de basılı, görsel, işitsel ve elektronik habercilik genel bir mesleki düzenlemeye ihtiyaç duymaktadır. Kanun Teklifi, Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu olarak defalarca dile getirdiğimiz mesleki sorunların bir bölümüne çözüm getirmektedir.
Yasa teklifi ile birlikte internet mecrasında görev yapan meslektaşlarımız “basın sektörü çalışanı, fikir işçisi” sayılaraközlük haklarına kavuşacaktır. Yazılı basında çalışan meslektaşlarımız gibi Basın Kartı alma hakkına kavuşacak, emeklilikte yıpranma hakkında yararlanacaklardır.
Yasa teklifi sayesinde internet mecrasında faaliyet gösteren basın kuruluşları da hak ettikleri şekilde desteklenecek, ekonomik anlamda can suyu sağlanacaktır.
Ancak, bu düzenlemeler yapılırken, gazetelerin payından kesinti yapılmamalı, teklifin ilgili maddeleri “gazetelere, özellikle de yerel gazetelere yani sağduyuya darbe vurulmadan” internet haber sitelerinin desteklenmesi şeklinde düzenlenmelidir.
Şöyle ki; Kanun teklifinde yer alan 25. maddedeki “gazete veya internet haber sitesi” bölümü, mutlaka “gazete ve internet haber sitesi” olarak değiştirilmelidir. Ayrıca, “Toplam muhammen bedeli beş yüz bin Türk Lirasının altında” ibaresinin, “Toplam muhammen bedeli elli bin Türk Lirasının altında" şeklinde değiştirilmesi, daha hakkaniyetli olacaktır. 27. maddedeki talebimiz ise, “gazetelerin en az ikisinde ve internet haber sitesinde” olarak düzenlenmesidir.
Günümüzde, basın sektöründe fikir işçisi olarak çalışan meslektaşlarımızın yıpranma hakkından yararlanabilmesi için, Basın Kartı şartı vardır. Bu şartın kaldırılarak 5953 sayılı yasaya tabi olmalarının yeterli sayılmasını öneriyoruz. 5953 sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanun’un ilgili maddesi, “Bu Kanunun şümulüne giren fikir ve sanat işlerinde ücret karşılığı çalışanlara gazeteci denir” diyor. Bu tarif kapsamında görev yapan meslektaşlarımızın yıpranma hakkından yararlanmasını, meslektaşlarımız adına talep ediyoruz.
Yasa teklifiyle, biz gazetecilerin kimlik kartı niteliğinde Basın Kartı’nın verildiği komisyona ilişkin düzenleme yapılmaktadır.
Teklifin 14. Maddesine göre Basın Kartları Komisyonu’nun 9 üyesinden 5’i İletişim Başkanlığınca atanmaktadır. Gazetecilik Meslek Yasası çıkarılıncaya kadar, mevcut teklifin genişletilmesini ve Komisyonun geniş katılımlı olarak meslek örgütlerince belirlenmiş temsilcilerinden oluşmasını öneriyoruz.
Dezenformasyon; dünyanın ortak, önemli ve acil sorunlarından biridir. Dezenformasyon sadece iktidarların değil, iktidarı ve muhalefetiyle tüm ülkemizin sorunudur. Mutlaka mücadele edilmelidir.
Ancak, konu ile ilgili cezalandırmanın, yoruma açık vesomut olmayan gerekçelerle değil, Anayasa’ya ters düşülmeden düzenlenmesi gerekmektedir.Meslektaşlarımızı zor durumda bırakma ihtimali olan; “Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” başlıklı yeni bir suç oluşturulması, bizleri endişelendirmektedir. Yoruma açık olan bu düzenleme, somut olmayan gerekçelerle gazetecilerin cezalandırılmalarının yolunu açabilecektir.
Bu açıklamalar doğrultusunda 29. maddenin üzerinde daha detaylı çalışılması gerektiğini düşünüyoruz. Basının sansürlenerek değil, özgürleşerek topluma ve demokrasiye katkı sağlayabileceğini hatırlatmak istiyoruz. Bu nedenle 29. Madde geri çekilmelidir,
Öte yandan kamuoyu tarafından bilinmelidir ki; Yasa teklifinin Anayasaya uygun, özgürlükçü, gazetelerin kapanmasına neden olmayacak şekilde çıkması için verdiğimiz mücadelede TGK Yönetiminin ve TGK'yı oluşturan basın meslek kuruluşlarının herhangi bir gizli ajandası yoktur ve asla olmayacaktır.
Türkiye genelinde kurulu 9 Gazeteciler Federasyonu, 86 Gazeteciler Cemiyeti ve Basın Meslek Örgütlerinin temsilcisi olarak bizlerin, herkese açık ajandamızdaki tek madde, basın özgürlüğüdür vebasın kuruluşları ile basın çalışanlarının verdiği “hayatta kalabilme mücadelesine” katkıda bulunmaktır.
Açıkladığımız tüm bu gerçekler ışığında, milletvekillerini sağduyulu davranmaya davet ediyor, Yasanın vurguladığımız değişiklikler yapılarak TBMM’den geçmesini bekliyoruz.
Kamuoyunun bilgisine sunulur. Saygılarımızla.”