Cumhurbaşkanı Erdoğan, A Haber yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Erdoğan, 6'lı masanın terörle arasına mesafe koyamamasını, Demirtaş'ı ve Abdullah Öcalan'ı kurtarmaya çalışmalarını çok sert dille eleştirdi.
İşte Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamaları:
''KANDİL'DEN YAPILAN AÇIKLAMALAR ORTADA''
Askerimize hakarette bulunanlar vatan hainidir. Bunların vatanını, milletini sevmek gibi bir derdi yok. Bay Bay Kemal, terörün Parlamento'daki uzantılarını ziyaret ediyor. Ana muhalefetin başı acaba buradan ne elde edecek?
Kandil'den yapılan açıklamalar ortada. Demek ki biz devlet olarak doğru yoldayız. Onlar eğer benim askerimi, iktidarı kötülüyorsa demek ki doğru yoldayız. Çünkü onlar bizim silahımızı kötülüyor. Bu silah, teröristler için kullanılıyor. Nerede bir terörist varsa biz bütün gücümüzle onların tepesine tepesine ineceğiz.
''DEMİRTAŞ'I VE APO'YU KURTARMAKTAN BAHSEDİYOR''
Ana muhalefetin başındaki zat kimi kurtarmaktan bahsediyor? Demirtaş'ı, Apo'yu kurtarmaktan bahsediyor. Sen nerede dolaşıyorsun ya? Diyarbakır'daki o yavrularımızı öldürenler, Demirtaş'ın talimatıyla sokağa dökülmedi mi? Şu anda Meral Hanım da içinde olmak kaydıyla birlikte altılı masa -şimdi yedili oldular- bunları nasıl çıkaracaklarının planını yapıyor. Benim milletim vatana ihanet edenlere 14 Mayıs'ta yol vermeyecektir.
Türk Silahlı Kuvvetleri milletin emrindedir. Depremin ilk anında da askerimiz hemen vatandaşın yardımına koştu. İlk andan itibaren AFAD ve Kızılay deprem bölgesinde. Gözleriniz kör mü sizin? Çadırda AFAD'ın tabelası var onu görmüyor, 'AFAD orada yok' diyor.
"MERAL HANIM ESİP GÜRLÜYORDUN, NE OLDU?"
Partisinde veya parti genel merkezinde ziyaret değil. Korktu. Parlamento'daki grup odasında kendilerini ziyaret etti. Kendi ifadeleriyle kumar masasındakilerinin sadece HDP değil her birinin diğerine bakışı da arızalı. Meral Hanım esip gürlüyordun. Hani kumar masası, noter? Ne oldu sana? Niye geri vitese taktın da masaya tekrar oturdun?
İnsanı en çok yoran şey belirsizliktir. Yedili masa henüz hiçbir şey yapmamış olmasına rağmen şimdiden yorgun, bitiktir. Karşımızda kaybedilenler kulübü gibi bir masa var. Masada olup da hiç seçim kazanan var mı? Yok. Kendi başarısıyla bir yere gelen var mı? Yok. Kimi kasetle bir yere geldi. Kiminin elinden biz tuttuk bir yere getirdik; başbakan, bakan yaptık. Kimi her gittiği partiyi karıştırıp kaostan beslendi.
Koalisyondan bile kötü olan bu masadakiler aralarındaki kavgayı demokrasi diye yutturmaya çalışıyor. Milletim onlara bu güzel memleketin idaresini vermeyeceği için, kendi aralarında istediği kadar dövüşsünler ama şu tabloya bakıp da ülke siyaseti adına üzülmemek elde değil.
HDP Eş Başkanı, bay bay Kemal ile görüşmeden sonra, 'Gelecek dönem yapılacakları istişare ettik' diyor. İYİ Parti lideri çıkıyor 'HDP de HDP'nin talebi de masaya gelemez' diyor. Bir gün sonra çok çok farklı, sanki bunların hepsi unutulmuş ve yeni adım ortaya atıyor. Partinin eski sözcüsü bile hanımefendiye inanmıyor, partisinden istifa ediyor. Bu masanın başını ilk andan beri CHP ve HDP çekiyor. Diğerleri bu masanın yancısı. Saadet'e CHP ve HDP'nin İslam düşmanlığına gizleme rolü verilmiş. İYİ Parti'ye şer masasının bölücülük planlarını örtme rolü verilmiş. PKK'lılar bu garabet masanın kendilerine umut verdiğini söylüyor. Firari FETÖ'cüler ülkeye geri dönebileceklerinin hesabını yapıyor. Kamudan temizlediğimiz FETÖ ve PKK'cılar devlet kadrolarını işgal etmek için gün sayıyor. Milletimiz bunlara en güzel dersi 14 Mayıs'ta verecektir.