Medline Adana Hastanesi'nden Klinik Diyetisyen Duygu Özbay, günümüzde şifa dağıtıcı etkisi bilinen bitki çaylarının antibakteriyel özellikleri sayesinde hastalıklara karşı bir koruma sağladığını ifade ederek, “Ancak bitki çaylarının ölçülü şekilde içilmesi ve özellikle hamileler ile kronik hastalığı olanlar tarafından doktora danışılmadan tüketilmemesi gerekiyor” dedi.
Duygu Özbay, insanları yüzyıllardır hastalıklardan koruyan bitki çaylarının faydalarını şöyle anlattı:
Ekinezya
Yapılan araştırmalar, papatyagiller familyasına ait ekinezyanın bağışıklık sistemini güçlendirirken, grip virüsü gibi ortak patojenlere karşı koruyucu etkisi olduğunu da göstermektedir. Ekinezya çayı, grip ve nezleden kaynaklanan ağrıları hafifletir. İçeriğinde bulunan vitamin, mineral ve antioksidanlar sayesinde üst solunum yollarının yanı sıra migren ve anksiyete gibi sorunların gelişmesine karşı da etkilidir.
Rezene
Kokusu biraz tatsız gibi olsa da rezene çayının faydaları oldukça fazladır. İçeriğindeki A ve B kompleksi, C ve D vitaminleriyle antioksidanlar açısından zengin olan rezene çayı kış aylarında sık yakalanılan soğuk algınlığının belirtilerini bastırır ve vücuttaki bakterilere karşı savaşır. Ayrıca bağışıklık sistemini destekleyerek vücudun hızlı bir şekilde toparlanmasına katkı sağlar.
Adaçayı
Kökeni ve tüketimi çok eskilere dayanan adaçayının özleri bağışıklık sistemini güçlendirici polifenoller içerir. Uçucu bileşenleri sayesinde grip ve soğuk algınlığının yol açtığı boğaz ve ağızdaki iltihaplanmanın yanı sıra enfeksiyonu önlemeye de yardım eder. Ayrıca içeriğinde bulunan bol miktarda antioksidan bileşiklerin alzheimera karşı koruyucu etki gösterdiği de bilinmektedir.
Zencefil
Faydaları saymakla bitmeyen zencefil, grip, soğuk algınlığı, boğaz ağrısı ve öksürüğün yanı sıra, mide bulantılarını gidermek için de birebirdir. Kış hastalıklarına kalkan olan zencefil çayı aynı zamanda sindirim sistemini rahatlatan bileşenleri de içerir. Ancak oldukça sert bir tadı olduğundan, zencefili demlerken bunu göz önünde bulundurmak gerekir.
Kuşburnu
Özellikle son yıllarda oldukça popüler hale gelen kuşburnu, bağışıklık sistemini güçlendiren en iyi bileşenlerden olan C vitamini bakımından oldukça zengindir. C vitamini ise beyaz kan hücrelerini uyarır, ayrıca astımın önlenmesi ve solunum sisteminin genel sağlığı için çok önemlidir. Ancak özelliklerini yitirmemesi için kuş burnu kısa süreli demlenip ardından hızlıca tüketilmelidir.
Ihlamur
Tüm Anadolu'da en iyi bilinen doğal bir soğuk algınlığı ve grip ilacı olan ıhlamur çayı özellikle kışın çok sık gelişen öksürük probleminin tedavisinde kullanılmaktadır. Balla karıştırılması etkisini artırır, öksürük sebebiyle solunum yollarında yaşanan tahribatın giderilmesini sağlar. Metabolizmayı kuvvetlendirerek vücut direncini de artıran ıhlamur çayı, bu sayede kan dolaşımını da hızlandırır.
Papatya
Papatya içerdiği bileşenler sayesinde oldukça etkili bir antibakteriyel olarak bilinir. Kışın sıkça karşımıza çıkan soğuk algınlığı, boğaz ağrısı, burun tıkanıklığı gibi şikâyetleri azaltmaya yardımcı olduğu kadar bağışıklık sistemini güçlendirmek için de tüketilmesi önerilir.
Tarçın
Tropikal ilkime sahip bölgelerde yetişen tarçın, genellikle baharat olarak bilinmekle beraber çay olarak da tüketilir. Tarçın çayı kabuk ya da toz tarçın kullanılarak yapılabilir. Çay hazırlanırken kabuklarından yapılması içindeki öz yağlardan da faydalanmayı sağlar. Soğuk algınlıklarının artış gösterdiği kış aylarında yüksek C vitamini kaynağı olan limonla birlikte tüketilmesi enfeksiyon riskini azaltır ve boğaz ağrılarına karşı oldukça etkilidir.