Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, dün BM Güvenlik Konseyi’ndeki açıklamalarına İsrail’in tepki göstermesini ardından yaptığı açıklamada, "Dün Güvenlik Konseyi’ndeki bazı açıklamalarımın sanki Hamas’ın terör eylemlerini meşrulaştırıyormuş gibi yanlış yorumlanması karşısında şok oldum” dedi.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, dün BM Güvenlik Konseyi’ndeki açıklamalarına İsrail’in tepki göstermesini ardından “yanlış anlaşıldığını” belirtti. Guterres, "Dün Güvenlik Konseyi’ndeki bazı açıklamalarımın sanki Hamas’ın terör eylemlerini meşrulaştırıyormuş gibi yanlış yorumlanması karşısında şok oldum” dedi.
Hamas’ın 7 Ekim’de İsrail’e karşı başlattığı saldırıları açık bir şekilde kınadığını vurgulayan Guterres, “Hiçbir şey sivillerin kasıtlı olarak öldürülmesini, yaralanmasını, kaçırılmasını ya da sivil hedeflere roket fırlatılmasını haklı gösteremez” dedi.
Dünkü konuşmasında aslında Filistin halkının sıkıntılarına değindiğini ifade eden Guterres, dün yaptığı konuşmadan alıntı yaparak, “Fakat Filistin halkının şikayetleri, Hamas’ın korkunç saldırılarını haklı gösteremez” ifadelerini kullandığını hatırlattı.
Konuşmasının devamında Orta Doğu’daki krizi tüm yönleriyle ele alarak konuşmasını sürdürdüğünü belirten Guterres, “Özellikle mağdurlara ve ailelerine saygıdan dolayı, yanlış anlaşılmayı düzeltmenin gerekli olduğuna inanıyorum” dedi. İsrail BM yetkililerine vize vermeyecek
İsrail’in BM Daimi Temsilcisi Gilad Erdan, bugün yaptığı açıklamada, Guterres’in ifadeleri nedeniyle İsrail’in BM yetkililerine vize vermeyeceğini belirtmiş, "BM Genel Sekreter Yardımcısı Martin Griffiths’in vizesini reddettik. Onlara bir ders vermenin zamanı geldi” ifadelerini kullanmıştı. Erdan, dün ise Guterres’i istifaya çağırmıştı. Guterres ne demişti
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, dün yaptığı konuşmada, Hamas’ın İsrail’e yönelik saldırılarının durup dururken başlamadığının kabul edilmesinin önemli olduğunu belirterek, "Filistin halkı 56 yıldır boğucu bir işgale maruz kalıyor. Topraklarının sürekli olarak yerleşim yerleri tarafından yutulduğunu, ekonomilerinin tıkandığını, insanlarının yerinden edildiğini ve evlerinin yıkıldığını gördüler. İçinde bulundukları zor duruma siyasi bir çözüm bulma umutları yok oluyor” ifadelerini kullanmıştı.