Aydın’ın Karacasu ilçesinde iki yeğeni ile birlikte yorgancılık yapan ve sürekli eski yorgan, yatak ve yastık arasında bulduğu para ve altınlarla gündeme gelen Ahmet Küçükkonuklar, kendilerine yastık yapımı için getirilen pamukların içerisinden buldukları 80 bin TL değerindeki altınları sahiplerine teslim etti. Karacasu’da 1974 yılından bu yana yeğenleri İbrahim ve Osman Küçükkonuklar ile birlikte yorgancılık yapan Ahmet Küçükkonuklar unutulmaya yüz tutmuş mesleklerini günümüzde sürdürmeye devam ediyor. İşlerini büyük bir özveri ile yapan Küçükkonuklar ve yeğenleri kendilerine yastık yapımı için çuval içerisinde getirilen pamukları hallaç makinesinde atarken mendil içerisinde sarılmış piyasa değeri 80 bin TL olan 2 adet altın buldu. 1996 tarihli kafa altını olarak tabir edilen altınları yastıkları ile birlikte sahibi Selahattin İpbaş’a teslim eden Ahmet Küçükkonuklar’ın bu hareketi Karacasu’da büyük takdir topladı. "Bu paralar kolay kazanılmıyor"
Bankaların yaygın olmadığı dönemlerde insanların birikimlerini yatak, yorgan yastık arasına koyduğunu belirten yorgancı Ahmet Küçükkonuklar, "Eskiden bankalar bu kadar olmadığı için annelerimiz ninelerimiz birikimlerini yatak ve yastığın arasını açıp pamuğun arasına koyup tekrar dikerek saklıyorlardı. Bize yastık yapılmak üzere getirilen pamukları hallaç makinesinde atarken içerisinde mendile sarılı kafalı olarak tabir edilen piyasa değeri toplamda 80 bin TL olan altınları bulduk. Yastıkları hazırladığımızda sahibini gelip alması için bilgilendirdi. Sahibi geldiğinde de yastıkları ile birlikte pamukların arasından bulduğumuz altınları kendisine teslim ettik. Selahattin Amca hatırlamıyor. Altınları Hacı Teyze saklayıp unutmuş. Çok şaşırdılar. Kendisinin bile unuttuğu altınları bulup verdiğimiz için bize teşekkür etti. Zaman zaman böyle durumlarla karşılaşabiliyoruz. Bizim için sıradan bir iş haline geldi. Daha önceden de mark, dolar, euro ve altın bulup yine onları da teslim etmiştik. Bu paralar kolay kazanılmıyor. Allah herkese helal rızık nasip etsin. Fazla ve haram parada gözümüz yok. Yeğenlerimle birlikte yıllardır sürdürdüğümüz bu meslekte hakkımız neyse onu alıp, helalinden evimize rızkımızı götürüyoruz. Bu durum her şeyden daha önemli" dedi.
