Çankırı Karatekin Üniversitesi (ÇAKÜ), “Sektörel Tuz ve Tuz Temelli Stratejik Ürünler” ihtisaslaşma projesi ile YÖK tarafından “Bölgesel Kalkınma Odaklı İhtisas Üniversitesi” olarak seçildi.
Çankırı Karatekin Üniversitesi (ÇAKÜ), “Sektörel Tuz ve Tuz Temelli Stratejik Ürünler” ihtisaslaşma projesi ile YÖK tarafından “Bölgesel Kalkınma Odaklı İhtisas Üniversitesi” olarak seçildi. Projeyle, zengin kaya tuzu rezervleri açısından öncü konumda bulunan Çankırı, Çankırı kaya tuzu ve tuz mağarasının kalite, sürdürülebilirlik ve inovasyon odaklı bir vizyonla daha ileriye taşınması hedefleniyor. ’Projemizle artık ülkeye hizmet etmenin fırsatını bulmuş bulunuyoruz’
Yapılan projelerin ülkeye daha fazla hizmet sunacağını söyleyen Rektör Prof. Dr. Harun Çiftçi, “Çankırı Karatekin Üniversitesi, kurulduğu günden bu yana bulunduğu topluma hizmet etmeyi amaç edinmiş ve bu doğrultuda stratejik planında insan odaklılığı vurgulamıştır. Ülkenin kaynaklarını en iyi şekilde değerlendirme adına da bölgesel kaynaklarla ilgili çalışmalar yapmıştır. Çankırı’da dünyanın en büyük tuz rezervlerinin olması Karatekin Üniversitesi’ne bir odak oluşturmuş ve bu nedenle yaptığımız grup çalışmaları çalıştaylar sektördeki kişilerin talepleri, sanayideki darboğazları da dikkate alacak şekilde üniversitemizin bu alana yapacağı katkıları bir strateji belirleyerek deklare etmiştik. Bugün geldiğimiz noktada özellikle sanattan turizme kadar yeni ürünlerin eldesinden sağlık turizmi ve aynı zamanda yeni sektörel alanların oluşturulmasına dönük kısmına kadar bir proje önerisi sunmuştuk. Bu proje önerimiz de Başta YÖK Yürütme Kurulu, Cumhurbaşkanlığına strateji bütçe, sanayi teknoloji bakanlığının uzmanlarıyla değerlendirilerek desteklenmeye tabi tutulmuş ve bugün itibariyle özellikle beşeri sağlayacak bir projemizle artık ülkeye hizmet etmenin fırsatını bulmuş bulunuyoruz” dedi. Emeği geçenlere teşekkür etti
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür eden Rektör Çiftçi, “Özellikle üniversitemizin biyoloji, çevre bilimleri, orman mühendisliği, temel birimler, sağlık alanlarıyla ilgili akademik yetkinliklerini bölgesel kalkınmaya dönüştürme adına yaptığımız bu proje önem arz etmektedir. Çünkü üniversiteler eğitim öğretim faaliyetlerinin yanında bilginin üretilmesi, bu bilginin topluma dönük katkı sağlaması ve aynı zamanda yeni teknolojiler üretebilmesi hedefleri içerisinde gayret gösterirler. Değişen dünya şartları içerisinde bu değişime en iyi, en hızlı ayak uyduran birimler yüksek öğretim kurumları olmuştur. Dolayısıyla son yirmi yıllık süreçte ülkenin her alanda kalkınmasına katkı sağlayan zihniyet değişimini ortaya koyan bütün büyüklerimize başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere teşekkürü borç biliyoruz” diye konuştu. "Daha güçlü projeler oluşturmak için çaba sarf edeceğiz”
Projede Çankırı tuzuna değinen Rektör Çiftçi, “Bundan sonraki süreçte de ülkemiz adına, milletimiz adına, insanımız adına çok daha etkili, çok daha güçlü projeler oluşturmak için de çaba sarf edeceğiz. Üniversitemizin tecrübeleri neticesinde elde edilen bilginin, tecrübenin ve teknolojinin medeniyet ve kültür coğrafyamızdaki diğer ilçelerle, diğer toplumlarla da paylaşması paylaşılması bizler için önem arz etmektedir. Bu yönüyle eğitim diplomasisini de aynı zamanda insanlığa hizmet sunacak birer vesileler, birer yollar olarak da görmekteyiz. Özellikle Çankırı’nın tuz rezervleri bakımından dünyada ikinci sırada olması Çankırı merkezde tuzla ilgili yeni sektörlere duyulan ihtiyaçların belirtilmesi yurt dışından ithal edilen tuz temelli inovatif ürünlerin bir benzeri veya daha etkili ürünlerin ortaya çıkması bizim bu proje konusunda ilerlememize ve strateji üretmemize neden olmuştur” şeklinde konuştu. "Üniversitesi’nin tüm imkanlarını seferber edeceğiz"
Üniversite olarak tüm imkanların sağlanacağını belirten Çiftçi, “Bizim bundan sonraki süreçte yapacağımız projelerle sağlık turizmi ve aynı zamanda aroma terapi, halo terapi gibi tamamlayıcı tedavilerle insanımıza alternatif bir hizmet sunmuş olacağız. Bölge turizminde sanat turizmine ve aynı şekilde yeni sanat ürünlerinin, yeni sanat eserlerinin ortaya çıkmasına da vesile olacaktır. Bizim Çankırı’mıza özgü yeraltı tuz şehrimizin olması da birçok bilimsel araştırmaların yapılacağı bir potansiyel olarak karşımıza çıkmaktadır. Özellikle bölgede tuzla ilgili işletme sayısının daha etkili alanlarda ürün ve çıktı üreterek sayısının artmasını da istiyoruz. Böylelikle bölgede Tuz ve tuz ürünlerle ilgili yeni bir ekosistem oluşturmayı amaçlıyoruz. Dünyada ithal ettiğimiz tuz ürünlerine alternatif olarak bizim üreteceğimiz yeni ürünler de aynı zamanda ülkeye ciddi katkılar sağlayacaktır. Biz bundan sonraki süreçte tuz ve tuz temeli stratejik ürünlerle ilgili enerji alanına ekoloji alanına, üniversite sanayi iş birliği alanına, sanat alanına, inovatif ürünler alanına sağlık ve üretim prosesleri alanına dönük çok etkili, güçlü projelerle inşallah Çankırı Karatekin Üniversitesi’nin tüm imkanlarını seferber edecek ve bu yönüyle de yeni bir alan ve sektörel yatırımlar oluşturacağız” ifadelerini kullandı. "Dünyada tek üniversite olmanın haklı gururunu yaşıyoruz"
Sektörel ve tuz temelli ürünler çerçevesinde dünyada tek üniversite olmanın haklı gururunu yaşadığını ifade eden Rektör Çiftçi, "Yakın zamanda bitirdiğimiz teslim aldığımız ve faaliyete geçirdiğimiz teknoloji geliştirme bölgesinin özellikle sektörle ilgili yatırım yapacaklara çalışacaklara da ciddi manada avantaj sağlayacaktır. Bu yönüyle hem teknokentimiz de hem teknoloji geliştirme bölgemizle, teknoloji transfer ofisimizle, üniversitemiz bünyesindeki inovatif ürünlerle ilgili yeni proje destek ofisleriyle Çankırı ve ülkemize her zaman katma değer üretmeye devam edeceğiz. Dolayısıyla sektörel tuz ve tuz alanındaki stratejik ürünler temelli projemiz ülkemize ve Çankırı’mıza hayırlı olsun. Daha çok Özel sektörün öncülüğünde bu çalışmalar devam etmiş, yerel yönetimlerde destek vermiş fakat üretilen tuzun büyük bir oranda sofra tuzu olarak kullanılmasına dönük altyapılar yapıldı. Önereceğimiz projeler çerçevesinde Cumhurbaşkanlığı üniversitemize ek ödenek tahsis edecektir. Ek ödenek ile de daha önceden düşünülen ve yapılamayan projelerinde gerçekleşmesi mümkün olacaktır” dedi.
