CHP Kovid-19 Danışma Kurulu, "Omicron varyantının yaratacağı sorunları azaltmak yalnızca kişilerin alacağı maske, mesafe, temizlik tedbirlerine indirgenemez." değerlendirmesinde bulundu.
CHP Kovid-19 Danışma Kurulundan yapılan açıklamada, ülkeye ve insanlığa acil bir çağrıda bulunularak, günün salgına müdahil olma, salgını ciddiye alma günü olduğu kaydedildi.
Göz ardı edilecek her detayın daha çok hastalık ve ölüm anlamına geleceği belirtilen açıklamada, alınmayacak her tedbirin, önlemleri almayanları sorumlu kılacağına işaret edildi.
Açıklamada, Omicron adı ile anılan yeni varyantın Türkiye dahil pek çok ülkede büyük bir hızla yayıldığı, Delta varyantından 2,7-3,7 kat bulaşıcı olduğu aktarılarak, şu ifadeler kullanıldı:
"Omicron varyantı hastalığı daha önce geçirmiş kişilerde de tekrar hastalığa yol açabilmektedir. Bu nedenle aşıları eksik olan herkes yeniden hastalığa açık hale gelmiştir. Hal böyleyken varyantı önemsememek, varyantın yayılımını azaltacak tedbirleri hayata geçirmemek ihmalden öte bir sorumsuzluktur. Bilimsel araştırmaların ilk verileri Omicron'un neden olduğu hastalığın daha hafif seyirli olduğuna işaret etmekle birlikte çok sayıda kişinin aynı anda hastalanması ve başta sağlık çalışanları olmak üzere kritik meslek gruplarının görevden uzak kalması nedeniyle hastalığın toplumdaki yükü çok fazla olabilir. Hiçbir siyasi iktidar, bu karşılanamaz yük ile toplumunu karşı karşıya bırakmamalıdır. Omicron varyantının yaratacağı sorunları azaltmak yalnızca kişilerin alacağı maske, mesafe, temizlik tedbirlerine indirgenemez. Aksine kişisel ve kamusal tedbirler birlikte ele alınmalı ve yurttaşlar pandeminin karşısında savunmasız kendi kaderlerine terk edilmemelidir."
Omicron varyantına karşı başta Sağlık Bakanlığı olmak üzere tüm kurum ve kuruluşlar ile toplumun hazırlıklı olması gerektiği bildirilen açıklamada, salgının ve her bir olgunun bilimsel bilgiler ışığında yönetilmesinin çok önemli olduğu kaydedildi.
SALGINLA MÜCADELEDE ÖNERİLER
Açıklamada, CHP Kovid-19 Danışma Kurulunun salgınla mücadelede yapılması gerekenlere ilişkin önerilere yer verildi.
Ülkede görülen vakaların ve hayatını kaybedenlerin dağılımının, bilimsel epidemiyolojik ölçütlere uygun olarak yaş, cinsiyet, coğrafi yerleşim, meslek ve eşlik eden hastalıklar gibi özellikler dikkate alınarak kamuoyu ve bilimsel camiayla paylaşılması istenen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Temaslı takibini de içeren filyasyon çalışmaları bilimsel ölçütlere uygun şekilde yürütülmeli ve salgın, hızlı testlerin de kullanıma alınmasıyla yurttaşın yaşadığı evde, çalıştığı işyerinde, birinci basamak desteğiyle karşılanmalıdır.
ULTRAVİYOLE VE FİLTRE UYGULAMASI YAPILMALI
Başta sağlık kuruluşları olmak üzere tüm kamusal mekanlar ve kalabalık nüfusa sahip iş yerleri Kovid-19 açısından güvenli ve sağlıklı mekanlar haline getirilmelidir. Gereken kurumlarda ultraviyole ve filtre uygulaması hayata geçirilmelidir. Okulların havalandırılması karbondioksit monitörizasyonu ile etkin biçimde izlenmelidir.
5-11 YAŞ GRUBU AŞILANMALI
Çok geç kalınmış bir uygulama olarak 5-11 yaş grubunun aşılanması sağlanmalı ve bu çerçevede mRNA aşısının uygun doz versiyonu ülkemize kazandırılmalıdır.
Özellikle risk grubu içerisinde yer alan kişilere inaktif aşılar yerine Omicron'a karşı çok daha etkili olduğu kanıtlanmış olan mRNA aşıları (ülkemizde Pfize-Biontech şirketinin ürettiği Comirnaty) uygulanmalıdır.
TURKOVAC'IN OMİCRON'A ETKİSİ ORTAYA KONMALI
Ülkemizde geliştirilmiş olması memnuniyet verici olan TURKOVAC aşısına ilişkin Faz-1, 2, 3 çalışmalarının verileri en kısa sürede bilim insanları ve toplumla paylaşılmalıdır. TURKOVAC aşısının kitlesel uygulamasına aşının güvenli ve etkili olduğuna ilişkin bilimsel kanıtlar yayınlandıktan sonra geçilmeli, en kısa sürede aşının Omicron varyantına olan etkisi ortaya konulmalıdır.
Kovid-19 tanısı alan kişilere telefon edilerek Favipiravir ilacı kastedilerek 'İlaç istiyor musunuz?' sorusunun yöneltilmesine son verilmeli, yurttaşlar uzman olmadıkları konuda sorumlu olmaya zorlanmamalı ve aksi bilimsel bilgi oluşmadığı sürece Favipiravir kullanımına tümüyle son verilmelidir.
Yakın geçmişte 'Remdesivir' örneğinde yaşandığı gibi bugün itibarıyla 'Molnupiravir' isimli ilacın ücret karşılığında yasa dışı/kaçak yollardan temin edildiği bilinmektedir. İvedilikle bu durum etkin müdahale ile önlenmelidir."
KAYNAK : AA