Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, Japon hükümetinin, eleştirilere ve karşı çıkışlara rağmen tek taraflı boşaltma işlemine başlamasının, "küresel kamu çıkarını hiçe sayan son derece bencil ve sorumsuz bir eylem" olduğu bildirildi.
Açıklamada, Çin'in eylemi kınayarak Japonya'yı protesto ettiği ve bu yanlışı durdurmasını talep ettiği belirtildi.
Fukuşima'daki radyoaktif atık suyun nükleer güvenlikle ilgili büyük bir sorun olduğu, etkisinin sınırları aşacağı ve bu nedenle Japonya'nın özel meselesi olarak görülemeyeceğine işaret edilen açıklamada, "Japonya, bencil çıkarları uğruna atık suyu okyanusa boşaltmakta ısrar ederse bu, bölgedeki insanlar ve tüm dünya için insan eliyle yaratılmış ikincil bir felaket olacak." değerlendirmesi yapıldı.
Açıklamada, 12 yıl önce Fukuşima'da meydana gelen nükleer kazanın büyük felakete yol açtığı, büyük miktarda radyoaktif maddenin okyanusa sızmasına sebep olduğu hatırlatılarak, "Japonya, atık suyu okyanusa dökerek riskleri dünyanın geri kalanına yayıyor, insanlığın gelecek kuşaklarına bir yara miras bırakıyor." ifadesine yer verildi.
Japonya'nın okyanusa boşaltma planının güvenli olduğunu ve denize zarar vermeyeceğini kanıtlayamadığı, arıtma tesisinin uzun dönemli güvenilirliğine, radyoaktif atık suya ilişkin verilerin doğruluğuna ve denetim anlaşmasının etkinliğine dair uluslararası endişeleri gidermediği savunulan açıklamada, Çin'in, deniz ekolojisi, gıda güvenliği ve halk sağlığının korunması için gerekli tedbirleri alacağı vurgulandı.
Japonya Başbakanı Kişida Fumio, 22 Ağustos'taki kabine toplantısının ardından yaptığı açıklamada, Fukuşima'daki radyoaktif atık suyun okyanusa tahliyesine 24 Ağustos'ta başlanacağını bildirmişti.
Santralin işletmecisi Tokyo Elektrik Enerjisi Şirketinden (TEPCO) yapılan açıklamada, boşaltma işleminin bugün yerel saatle 13.00'te başladığını duyurmuştu.
Şirket, daha önce açıklanan plana göre, ilk aşamada gelecek 17 gün içinde 7 bin 800 ton atık suyu okyanusa boşaltacak. Mart 2024'e kadar toplam 31 bin 200 ton radyoaktif atık suyun tahliyesi planlanıyor.
Japonya, eleştirilere karşı, okyanusa tahliyesi planlanan radyoaktif atık suyun temiz suyla seyreltildiğini, böylece sudaki radyoaktif materyal miktarının insan sağlığı ve çevre için zararlı kabul edilen oranların 40'ta 1'i kadar altında olduğunu savunuyor.
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı, santralde yaptığı incelemelerin ardından 4 Temmuz'da yayımladığı raporda, Japonya'nın atık suyun tahliyesi planının güvenlik standartlarıyla uyumlu olduğunu bildirmişti.
Mart 2011'de meydana gelen 9 büyüklüğündeki depremin yol açtığı tsunami, Fukuşima Dai-içi Nükleer Santrali'ndeki 4 nükleer reaktörden 3'ünde hasara yol açmış, radyoaktif serpinti nedeniyle santralin çevresi "tahliye bölgesi" ilan edilmişti.
