Kocaeli’nin İzmit ilçesinde iki grup arasında çıkan ve 1 kişinin hayatını kaybetmesi, 5 kişinin yaralanmasıyla neticelenen silahlı, sopalı kavgaya ilişkin açılan davanın ilk duruşması görüldü. Kavgayı ayırmaya çalışan arkadaşı Halil Eser’e kazara ateş ederek ölümüne sebep olan tutuklu sanıklardan Emre A., öldürme kastıyla hareket etmediğini ifade ederek, "Halil abiyi yerde gördüm ama alamadım. Onu alamadığım için çok pişmanım" dedi. Sanıklardan Yavuz A. ise "Keşke kolum, bacağım kopsaydı da o adam ölmeseydi" diye konuştu.
Olay, 23 Eylül 2023’de Serdar Mahallesi İnce Sokak’ta meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, telefonda küfürleşen şahıslar sokak ortasında bir araya geldi. Yaşanan tartışma, kısa süre içinde sopa ve silahlı kavgaya dönüştü. Çıkan kavgada, arayı bulmaya çalışan Halil Eser (44), arkadaşı Emre A.’nın silahından çıkan kurşunla göğsünden vurularak hayatını kaybetti, 5 kişi de sopa ve kurşunla yaralandı. Olayla ilgili inceleme başlatan Cinayet Büro Amirliği ekipleri, 11 kişiyi gözaltına aldı. İfadeleri alınarak adliyeye sevk edilen şahıslardan Emre A., Yavuz A. ve Yusuf Ç. tutuklandı. 5 kişi adli kontrol şartıyla, 3’ü ise serbest bırakıldı. 9 şüpheli hakkında iddianame hazırlandı
Olaya ilişkin Sibel S., (33), Devran G. (36), Emre T. (37), Erhan T. (37), Yakup G. (38) hakkında "Silahla basit yaralama"; Yavuz A. (36) ve Yusuf Ç. (26) hakkında "Kasten öldürmeye teşebbüs, 6136 sayılı yasaya muhalefet"; Emre A. hakkında (34) "Muhtemel kastla öldürme, kasten öldürmeye teşebbüs, 6136 sayılı yasaya muhalefet"; Enis B. (36) hakkında ise "Kasten öldürmeye teşebbüs" suçlarından iddianame hazırlandı. Sibel S., Erhan T., Yakup G., Devran G. ve Emre T.’nin evde; Yusuf Ç., Yavuz A., Emre A. ve Halil Eser ise birlikte kahvehanede oturarak alkol içtikleri iddianamede yer aldı. Emre A.: "Halil abiyi yerde gördüm ama alamadım. Onu alamadığım için çok pişmanım"
Olaya ilişkin açılan davanın ilk duruşması, Kocaeli 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülmeye başlandı. Duruşmaya tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile taraf avukatları katıldı. Savunması için söz hakkı verilen tutuklu sanıklardan Emre A., "Akşam arkadaşlarla Halil’in kahvehanesine gittik. Beraber oyun oynadık, alkol içtik. Daha sonra Yusuf’u Sibel isimli kişi aradı. Yusuf telefonla konuşurken benim ismim geçti. Hakkımda hakaret içerikli konuşma geçtiğini duydum, telefonu elime alarak ben de küfür ettim. Telefonda tartıştık. Yavuz ve Halil tartışmayı kapatmaya çalıştı. Bize konum attılar. Yusuf, ’Sıkıntı yok, bizim mahalle, kişileri tanıyorum konuşalım’ dedi. Eve gidip silah almışım ancak onu hatırlamıyorum. Olay yerine giderken karşı taraf aracın önünü kesti. Yavuz önden indi, onlarla konuştu, ortam gerildi. Ben de aşağıya indim. Yavuz’un başına beyzbol sopası vurdular ben de silah çektim. Bana vurunca ben de yere düştüm. Yusuf da arabaya geldi. Yavuz yere düşmüştü, onu alarak döndüm. Halil abiyi yerde gördüm ama alamadım, onu alamadığım için çok pişmanım" dedi. "Hasım sahibi olduğum için yanıma silah aldım"
Alkollü olması sebebiyle kaç el ateş ettiğini hatırlamadığını söyleyen Emre A., "Hasım sahibi olduğum için yanıma silah aldım, kimseye zarar verme amacım yoktu. Hedef alarak ateş etmedim. Yere doğru ateş ettim. Kimseye vurup vurmadığımı bilmiyorum. Devran’ı vurduğumu hatırlamıyorum. Erhan’ın nasıl yaralandığını görmedim. Kendimi koruma amacıyla ateş ettim. Öldürme amacım yoktu. Enis taksicidir, onunla bir bağım yoktur. Müşteki sanık olarak kimseden şikayetim yoktur. Halil kavgayla işi olmayan biri. Arayı bulmak amacıyla Halil abi bizimle geldi. Halil’i vurduğumu görmedim. Yere doğru ateş ettim. Hiçbirimiz kavga amacıyla gitmedik. Yavuz’un da kavga amacı yoktu. Sadece konuşmak istedi ancak ortam gerildi" diye konuştu. Yusuf Ç: "Ben olayı yatıştırmaya çalıştım ama başaramadım"
Tutuklu sanıklardan Yusuf Ç ise "Halil’in kahvehanesinde otururken Sibel’den bana telefon geldi. Sibel, ’Taksi durağına yakınsan bize taksi yollar mısın?’ Arıyoruz açmıyorlar’ dedi. Yolda araç durdurarak Sibel’e gönderdim ve kahvehaneye gittim. Bir süre sonra Sibel aradı ve taksinin gelmediğini söyledi. Halil ile daha sonra konuştu. Ses hoparlördeydi. Sonra birden Emre ile Sibel’in yanında bulunan kişiler küfürleşmeye başladı. Ben olayı yatıştırmaya çalıştım ama olmadı. Konum attılar oraya gittik. Yavuz ile Emre gitti. Ben ile Halil kahvehanede kaldık. Bir süre sonra Halil, ’Biz de gidelim karşı tarafı tanıyorum arayı buluruz’ dedi. Olay yerinde tartışma ve kavga çıktı. Ben olayı yatıştırmaya çalıştım ama başaramadım" ifadelerini kullandı. Yavuz A.: "Keşke kolum bacağım kopsaydı da o adam ölmeseydi"
Tutuklu sanık Yavuz A’ya savunması için söz hakkı verildi. Telefon görüşmesinde tahrik edici küfürleşmenin yaşandığını ifade eden Yavuz A., "Şahıslar kaynanamın oturduğu yerden konum atınca o mahalleyi tanıdığımı söyledim. Tanıdıklarım çıkar ve konuyu çözerim diye ben de Emre ile gittim. Emre silah almak istediğinde gerek olmadığını söyledim. Arabayla önümüzü kestiler. Emre arabadan indi. Birbirleriyle takışmaya başladılar. Kavga amaçlı olay yerine gitmedik. Yüzüme, başıma darbe aldım. Halil’in vurulduğunu bile duymadım. Böyle bir olayın yaşandığı için pişmanım. Keşke kolum, bacağım kopsaydı da o adam ölmeseydi. Ben kimseden şikayetçi değilim. Silahı belimden düşürdüm hiç elime almadım. Emre benim üstümde 3,4 kişi olduğunu, beni kurtarmak için birilerine sıktığını söyledi" şeklinde konuştu. Enis B.: "Çok büyük curcuna vardı olay yerinde"
Taksicilik yaptığını ve olayla ilgisi olmadığını söyleyen Enis B., "Emre beni aradı ve taksi lazım olduğunu söyledi. 4 kişi arabaya bindi. Önce 42 Evler’e gittik, sonra olay yerine gittik. Yenidoğan’da arabanın önünü 4 kişi kesti. Birinin Devran oluduunu öğrendim. Hiçbirini tanımıyorum. Önce arabadan Yavuz, sonra diğerleri indi. 3,5 dakika sonra silahlar patladı. Bana biri sopayla vurmaya başladı. En sonunda arabaya bindiler ve yolda indiler. Daha sonra ben karakola giderek yaşananları anlattım. Ben olay yerinde hiç taksiden inmedim. Ben sadece taksicilik görevimi yaptım. Emre bana, ’Buradan ayrılma’ dedi. Elinde silah olduğu için korktum. Kavga sırasında 8,10 el silah sesi duydum. Çok büyük curcuna vardı olay yerinde. Şikayetçi değilim, sadece maddi zararımın karşılanmasını istiyorum" diye konuştu. Sibel S.: "Yavuz, silahı bana doğrulttu"
Olay günü alkol içtiklerini anlatan Sibel S., "Alkolümüz bittiği için taksi aradım ancak bulamadım. Önce Halil abiyi aradım ancak ulaşamadım. Sonra Yusuf’u aradım. Yavuz araya girdi küfür etmeye başladı. Bir sebebi yoktu alkolün etkisiyle karşılıklı küfürleşme oldu. ’Konum atın’ denince ben de konum attım. Arabayla geldiler ancak önlerini kesmedik. Halil abi arayı yapmaya geldiğini söyledi. İzmit’te sevilen, sayılan bir insandı. Yavuz silahın dipçiğiyle Erhan’a vurdu ve film koptu. Yavuz, silahı bana doğrulttu. Ben kaçtım. Kaç el silah sıkıldığını hatırlamıyorum. 3,4 dakikada olay yaşanıp bitti. İki tarafta çok alkollüydü. İlk Yavuz küfretti. Sonra benim arkadaşlarım karşılık verdi. Yavuz’u daha önce tanımıyorum. Alkolün etkisiyle küfürleşme oldu ancak neden küfür edildiğini hatırlamıyorum" şeklinde konuştu. Devran G.: "Vurulduğumu sonradan fark ettim"
Devran G. de, "Arkadaşlarla geç saate kadar alkol içtik. Taksi muhabbeti oldu. Gelen takside şahıslar vardı. Geldiler sarıldık. Emre A. ’Kim küfür etti?’ dedi. ’Herkes alkollü sonra konuşuruz’ dedim. Ondan sonra Yavuz belinden silahı çıkararak Erhan’a vurdu ve olaylar yaşandı. Halil abinin vurulduğunu öğrenince hemen ambulansı aradık. Emre A. o ara kaçıyordu, ben vurulduğumu sonradan fark ettim. Yavuz benim çok eski arkadaşımdı. Emre A. şarjörü boşalttı. Kimsenin elinde sopa görmedim. Emre’den şikayetçiyim 2 mermi yedim. Kimseye vurmadım" ifadelerini kullandı.
Mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.