Siyaset

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Doğrusu üzüldüm, keşke bu yarış sonuna kadar böyle devam etseydi'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce'nin cumhurbaşkanı adaylığından çekilmesine ilişkin, "Doğrusu üzüldüm, keşke bu yarış sonuna kadar böyle devam etseydi" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Doğrusu üzüldüm, keşke bu yarış sonuna kadar böyle devam etseydi'
11-05-2023 17:52

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara'da Mamak ve Altındağ mitinginde vatandaşlara hitap etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ziyaret ettiği her şehirde Türkiye Yüzyılı'nın nasıl sahiplenildiğini bizzat müşahede ettiklerini belirtti. Mitinge gelen vatandaşlara "Pazar günü balkon konuşmamızın hazırlığını yaptınız mı?" diye soran Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bugün burada 2002'de ülkemizin yönetimine gelirken teneffüs ettiğimiz havayı aldım. Bugün burada 2007'de vesayete meydan okurken yaşadığımız duyguları hissettim. Maşallah şu ihtişama bak, şu katılıma bak. Şimdi ne yaptı? Adaylardan bir tanesi adaylıktan çekilmiş. Tabii niye çekildi anlamak mümkün değil. Doğrusu üzüldüm. Keşke bu yarış sonuna kadar böyle devam etseydi. Ama ne oldu da acaba çekildi bilemiyorum. Şimdi biz tabii yola diğerleriyle devam ediyoruz. Önemli olan benim milletimin vereceği karar. Bugün burada 2013'den itibaren Gezi olaylarından 17-25 Aralık ve 15 Temmuz darbe girişimine kadar maruz kaldığımız her saldırıda milletimizle yaşadığımız bütünleşmeyi görüyorum. Bugün burada demokrasi ve kalkınma atılımlarımızı gerçekleştirirken önümüze çıkartılan engelleri aşarken aldığımız desteği tekrar yaşadık. Ülkemizin asırlık eksiklerini nasıl birlikte tamamladıysak inşallah Türkiye Yüzyılı'nı da sizlerle birlikte yükselteceğiz. Karşımızda kurulan koalisyon masasının telaşı bize bunları söylüyor. İsterseniz önce bu koalisyon masasının kimlerden oluştuğuna bir bakalım. Önlerine gelene makam, mevki vaat ederek, milletin kazanımlarını yıkarak bu ülkenin yönetimine talip olunur mu? Yalan ve iftira siyasetiyle belki CHP'de genel başkanlık koltuğunu koruyabilirsiniz. Ama milletimiz size kendi kaderini teslim etmez. Biz Atatürk Havalimanı'na indik. Bizden önce değerli kardeşlerim bay bay Kemal Atatürk Havalimanı'na gelmiş. Bir buçuk saat kadar önce FETÖ'cüler tankların arasından onu alıyorlar geçiriyorlar. Bakırköy Belediye Başkanı'nın evine gidiyor, orada kahvesini yudumluyor. Takip ettiği nedir? Erdoğan'ı nasıl vuracaklar onu izliyorlar. Çünkü biz Atatürk Havalimanı'na indiğimizde savaş uçakları üzerimizden gelip geçiyordu ama öldürmeyen Allah öldürmez.”

"PKK'lıları FETÖ'cüleri cezaevinden salma, devlete doldurma sözüyle belki birilerine şirin gözükebilirsin Kılıçdaroğlu ama millet size ülkesini teslim etmez" diyen Erdoğan, “İşte bu Selo, kimdir bu Selo? Bu Selo Diyarbakır'da 51 Kürt kardeşimizin ölümüne neden olan haindir. 51 Kürt kardeşimizi öldüren bu Selo'yu şimdi Kılıçdaroğlu, diğerleri kurtarmak için canıhıraş çalışıyorlar. Başaramayacaksınız. Allah'ın izniyle biz geliyoruz, yine başaramayacaksınız. Tefecilere ülkenin kaynaklarını akıtma vaadiyle belki Londra'nın tefecilerinden 300 milyar dolar getirecekmiş. Neye dayanarak? Kim veriyor bu parayı? Şimdi bir de LGBT olayı çıktı. LGBT gibi sapkın akımlara mavi boncuk dağıtarak belki İstanbul'un belli semtlerinden bay Kemal alkış alabilirsin. Ama bu milletin evlatları bu ülkeyi sana teslim etmez. Bu CHP, LGBT'ci mi? Bu HDP, LGBT'ci mi? İYİ Parti LGBT'ci mi? O yanlarındaki yavrular, onlar da aynen sessiz kalarak onu kabul ediyor mu? Fakat AK Parti'ye LGBT sızamaz. Milliyetçi Hareket Partisi'ne sızamaz. Aynı şekilde Cumhur İttifakı'na sızamaz. Çünkü biz ailenin kutseyitine inanıyoruz. Bizde aile kutsaldır. Güçlü aileler, güçlü milleti oluşturur. Bu güçlü millet bu LGBT'cilerden değil, namusu çok çok güçlü olan ailelerden oluşuyor. Milletimiz 14 Mayıs'ta kafasında ve kalbinde verdiği kararı inşallah sandıkta da tescilleyecek mi? Bunun için seçim gününe kadar çok çalışmamız lazım. Öyleyse buradan öyle bir ses verelim ki Hüseyin Gazi'nin dağlarından duyulsun. Hazır mıyız? 14 Mayıs'ta durmak yok yola devam diyor muyuz? 14 Mayıs'ta doğru adımlarla yola devam diyor muyuz? 14 Mayıs'ta Türkiye Yüzyılı için hemen şimdi diyor muyuz? Bunun için pazar gününe kadar kapı kapı dolaşıyor muyuz? Rabbim hepinizden razı olsun” dedi.

Birilerinin AK Parti'yi seçim döneminde havayı germekle suçladığını ama terör örgütünün ülkeyi nasıl germek istediğini hiç konuşmadıklarını vurgulayan Erdoğan, “Teröristler neler yapıyor bunu konuşmuyorlar. Biz ülkemizin ve milletimizin menfaatleri söz konusu olduğunda değil havayı germek, gerekirse dünyayı da yerle bir edeceğiz. Bizim tıpkı sevgimiz gibi öfkemiz de milletimiz içindir. Kendi adımıza kimseyle kavga etmeyiz. Ama milletimiz söz konusu olduğunda kimseyi gözümüz görmez. Bunu terörle mücadelede gösterdik mi? Cudi'de gösterdik mi? Gabar'da gösterdik mi? Tendürek'te gösterdik mi? Bestler Deresi'nde gösterdik mi? Teröre karşı sonra da göstermeye devam edeceğiz. Milli iradeye karşı her oluşumda biz varız. Ülkemizi köşeye sıkıştırma çabalarında gösterdik. Bundan sonra da göstermeyi sürdüreceğiz. Bu seçimlerde her türlü sertliği kabul ederiz ama çirkinleşmeye karşıyız. Size buradan küçük bir siyaset tüyosu vereyim. Çirkinleşen taraf, çirkefleşen taraf kaybedeceğini anlayan taraftır. Kimi FETÖ usulü kaset tehdidiyle çirkinleşiyor, kimi kürsüde diliyle çirkinleşiyor. Kimi sokakta insanımıza sataşarak çirkinleşiyor. Ben sadece şu kadarını söyleyeyim, siz ülkemizdeki siyasi iklime bakın ve kimin çirkinleştiğine kendiniz karar verin. Biliyorsunuz biz yürüttüğümüz her mücadeleyi, verdiğimiz her kavgayı, ülkenin hanesine yazdırdığımız her kazanımı milletimizle birlikte gerçekleştirdik. Bugüne kadar girdiğimiz 15 seçimin tamamını hem de açık ara önde bitirmiş olmamız bunun ispatıdır. Bunun için biz her fırsatta Türkiye'nin 21 yıllık kazanımlarını rakamlarıyla, örnekleriyle hatırlatmaya çalışıyoruz” diye konuştu.

Gençlere seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şu şekilde sürdürdü:

“Gençlerimizle her bir araya gelişimizde onların hayal güçlerinin genişliğinden gerçekten çok etkileniyoruz. Peki nasıl bu kadar geniş hayal gücüne sahip olabildiler? Sadece internet, sadece sosyal medya bunu sağlamaya yeterli mi? Cevabını ben söyleyeyim. Gençlerimize bu genişlikte hayal kurma imkanını bizim ülkemizde gerçekleştirdiğimiz demokrasi ve kalkınma atılımları veriyor. Okullarına, üniversitelerine, yurtlarına bakıyorlar. Daha iyisini, daha fazlasını hayal edebiliyorlar. Kardeşlerim ilkokul, ortaokul, lise, sıraların üzerinde kitapları buluyor muyuz? Ve bizim öğrencilik yıllarımızda maalesef bu tür kitaplar yoktu. Tekstil kağıtları vardı ve bu kağıtlarla okuduk. Ama biz dedik ki yavrularımıza aynısını biz yaşatmayacağız. Onun için kuşe kağıtla kitapları sıraların üzerine koyduk. Yardımcı ders kitaplarını da koyduk. Ve daha ileri gidiyorum. 76 üniversite vardı ve biz bu 76 üniversiteyi 208'e çıkardık. Şu anda üniversitesi olmayan ilimiz kalmadı. Bunları yapan biziz. Hastaneler, Ankara'mızda şu anda işte iki tane dev hastanemiz var, şehir hastanesi. Etlik ve malum bir de Etimesgut ve ikisinin oda sayısına baktığınız zaman 4 bin küsur oda. Memnun musunuz şehir hastanelerinden? Bay bay Kemal'in hastanelerinden de memnun musunuz? O hastanelerde ölenler rehin kalıyordu. Bay bay Kemal senin gidecek yerin yok. Bakalım hesabını nasıl vereceksin. Şehirlerimize bakıyorlar daha güzelini, daha modernini hayal edebiliyorlar. Spor tesislerine bakıyorlar, daha gelişmişini hayal edebiliyorlar. Bu hayatın her alanında geçerli. Gençlerimiz iyi ki de böyle yapıyor. Biz gençlerimizden işte tüm bu hayalleri gerçekleştirmek için destek istiyoruz. Şu anda Türkiye genelinde 850 bin kapasiteli yurtlar yaptık. Modern yurtlar yaptık. Gençlerimizi asla kendi arka bahçemiz olarak görmedik. Gençlerimizi asla popülist söylemlerle sosyal medya kampanyalarıyla yönlendirilebilecek sıradan bireyler olarak görmedik. Tam tersine gençlerimizin kökü mazide olan ati anlayışıyla bizden aldıkları bayrağı daha ileriye taşıyacaklarından emin olduk. Şimdi de onların zamanlarının misafiri olduğumuzun bilinciyle kendilerine Türkiye Yüzyılı'nı beraber inşa etme teklifinde bulunuyoruz. Yeter ki gençlerimiz kendilerini kısır ideolojik tartışmaların, hayat biçimi, hayat içine hapsetmesinler. Ufuklarını hep açık tutsunlar. İşte o zaman önümüzdeki aydınlık yarınlara doğru hep beraber daha emin adımlarla yürüyeceğiz. Bu ülkenin tüm gençlerini öz evladımız mertebesinde görüyoruz. Hiç kimseyi dışlamadan, hiç kimseyi küçümsemeden, hiç kimseyi ötekileştirmeden herkesi kucaklıyoruz. Her gencimizin gelecek hayallerinin de, özgürlük taleplerinin de, adalet beklentilerinin de, diğer tüm isteklerinin de başımızın üzerinde yeri var. Tek şartımız var. Ülkesine, milletine, değerlerine düşmanlık etmesin.“

Türkiye'nin son 21 yılının asırlık demokrasi ve kalkınma eksiklerini tamamlamakla geçtiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunun için nice tuzakları, nice oyunları bozduk. Nice engelleri aştık. Hamdolsun artık altyapısıyla, üstyapısıyla, güvenliğiyle, tüm imkanlarıyla küresel gelişmiş ülkeler liginde giderek daha da yükseliyoruz. Eser ve hizmet siyasetlerimizin meyvelerini topladıkça ortaya çıkan değeri milletimizle paylaşıyoruz. Dünyada yaşanan krizlerin ülkemize etkileri sebebiyle zaman zaman sıkıntılar yaşasak da hızla sorunları çözerek bu yükselişi sürdürüyoruz. İşçi ve memur ücretlerinden emekli maaşlarına, esnaf desteklerinden sosyal yardımlara kadar her alanda bunu yapıyoruz. İnsanımızın refah kaybını, gelirini artırarak süratle telafi ediyoruz. Bu arada yıllardır yaptığımız yatırımların sonuçlarını da almaya başladık. Sanayideki, özellikle de savunma sanayindeki projelerimiz katlanan bir hızla gelire dönüşüyor. Turizmde rekor üstüne rekor kırıyoruz. Kendi sondaj gemilerimizle, sismik araştırma gemilerimizle evet petrolümüzü de, doğalgazımızı da artık kendimiz buluyoruz. Terörden arındırdığımız Gabar'da petrolü bulduk mu? Bor başta olmak üzere sahip olduğumuz madenleri yeni yatırımlarla yüksek katma değerli ürünlere dönüştürdük mü? Böylece elde ettiğimiz geliri ne yapıyoruz biliyor musunuz? Artık Aile ve Gençlik Bankasını kurduk ve bu bankadan ailelerimizle, gençlerimizle bunu paylaşıyoruz. Şimdi pazar günü tercihimizi doğrudan yana yapıyor muyuz? Artık altyapı yatırımlarımızı önemli ölçüde tamamladık. Şu Ankara'da Allah aşkına altyapı adına mevcut belediye başkanı bir şey yaptı mı? Ne yapıldıysa Melih Bey döneminde yapıldı. Belediyecilik adına en ufak bir şey bu zat yapmadı. İstanbul'da öyle. İzmir'de rezalet. İşte bunlara önce pazar günü biz ders verelim. Ardından da 2024 yerel yönetimler dersini verelim” ifadelerini kullandı.

Burak Can Ekizoğlu - Mehmet Kalay

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER