Bitlis’in Ahlat Belediye Başkanı Abdulalim Mümtaz Çoban, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Malazgirt Zaferi’nin 952’nci yıl dönümü etkinlikleri çerçevesinde 25 Ağustos’ta Bitlis’in Ahlat ilçesinde yaptığı “Ahlat yurdun tapusudur, buraları herkes görmeli ve ziyaret etmeli” çağrısının karşılık bulduğunu ve tarihi ilçeyi son bir haftada 50 bin kişinin ziyaret ettiğini söyledi.
Bünyesinde barındırdığı tarihi mekanlarla açık hava müzesi konumundaki Ahlat’ta, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çağrısından sonra ziyaretçi yoğunluğu yaşanıyor. İslam tarihinin en önemli miraslarından Anadolu’nun Orhun Abideleri olarak da bilinen ve dünyanın en büyük Türk-İslam Mezarlığı olan UNESCO’nun Dünya Kültür Mirası Geçici Listesi’nde bulunan Ahlat Selçuklu Meydan Mezarlığı; tarihi kümbetler, mağa evler ve Harabeşehir son bir haftadır yerli ve yabancı turistlerin akınına uğruyor. "Anadolu’nun tapusu" olarak nitelendirilen ve "Sakin Şehir" unvanına sahip Ahlat’a gelen ziyaretçiler; sanat eseri özelliği taşıyan ve üzerlerindeki kabartmalar, motifler, oymalar, kitabeler ve yazılarla tarihe ışık tutan abidevi mezar taşlarıyla birlikte adeta zamanda yolculuğa çıkıyor.
Ahlat Belediye Başkanı Abdulalim Mümtaz Çoban, “Cumhurbaşkanımızın yakın tarihte 25 Ağustos’ta Ahlat’a teşrifleri ve bununla beraber tüm devlet kademelerini burada toplamaları, kuvvet komutanlarını, bakanlar kurulunu, valilerimizi burada toplamaları ayrıca sayın Devlet Bahçeli’nin ve mahiyetinin buraya teşrifleri aslında Türkiye sevdalılarının Ahlat’ta buluşmaları bize bir tek şeyi gösteriyor. Dün bütün milletimiz Ahlat’ta buluşarak Anadolu’yu fethetmişti, Anadolu’yu İslamlaştırmıştı, yurt haline getirmişti. Bugün bu Türk İslam yurdundan sesleniyoruz. Cumhurbaşkanımızın o çağrısına herkes zaten çok güçlü kuvvet veriyor ve teşrif ediyorlar. Ahlat da ev sahipliğinde hiç kusur etmiyor. Ahlatlılar ziyadesiyle ev sahipliğinde üzerlerine düşenleri yapıyorlar” dedi. “Son bir haftada ziyaretçi sayımız 50 bine ulaştı”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Ahlat’tan yaptığı çağrıya herkesin kulak verdiğini belirten Başkan Çoban, “Cumhurbaşkanımızın, ‘Anadolu’nun tapusu Ahlat’tır. Ahlat’ı ziyaret etmeden, Malazgirt’i ziyaret etmeden olmaz’ dediği noktada biz bu çağrıya herkesin kulak verdiğini gördük. Son bir haftada ziyaretçi sayımız 50 bine ulaştı. Yani kısacası bu sayının günbegün daha da arttığını görüyoruz. Yurt içinden ve yurt dışından ziyaretçilerimiz var. Kısacası diyoruz hiçbir millete nasip olmayan bir kültürel envanter var. 9 bin 200 adet taş kitabe, bin yıldır orijinaliyle ayakta. Edebiyatçıları, sanat tarihçilerini, tüm zanaat sahiplerini ziyarete bekliyor. Aynı zamanda Anadolu vefalıları; Anadolu’yu bize yurt yapan, Anadolu’yu İslamlaştıran ve bizim bin yıldır değişmez yurdumuz yapan buraya ahde vefa ziyaretini gerçekleştiriyor. Bu vefa ziyaretinin devamında biz ziyadesiyle memnunuz” ifadesini kullandı.
Bingöl’den Ahlat Selçuklu Meydan Mezarlığını ziyarete gelen Hikmet Kıyançiçek ise “Daha önce Ahlat’a gelmiştim. Fakat Selçuklu Mezarlığını ilk defa ziyarete geldim. Gerçekten göz kamaştırıcı, yani Selçuklunun tarihini ve geçmişimizi anlatan, tarihimizi bize anlatan bu yerleri ziyarete geldik. Bu mezarlığı görünce açıkçası hem duygulandık hem de Selçuklu tarihini fazla bilmesek de bildiğimiz kadarıyla gözümüzün önünde canlandırarak duygulandık” diye konuştu. “Ahlat görülmesi gereken ve tarihinin okunması gereken bir şehrimizdir”
Mardin’den arkadaşları ve çocuklarıyla Ahlat’ı ziyarete gelen Nesim Demir de, “Mardin Midyat’tan geldim. Buraları arkadaşlarımızla, çocuklarımızla beraber ziyaret gayesiyle geldik. Ahlat’ı gezdik, gördük çok sevindik, çok mutlu olduk. Gerçekten Ahlat görülmesi gereken ve tarihinin okunması gereken bir şehrimizdir. Çünkü Ahlat Müslümanların Anadolu’ya açılan kapısıdır. İlk olarak Abdurrahman Gazi, sahabenin oğludur. O dönemden biz buralara kadar gelmişiz. Daha sonra Alparslan döneminde bu zaferler doruğa ulaşmış. Bu Malazgirt Meydan Muharebesi’nde Türkler ve Kürtler beraberce burada Romalılara karşı mücadele etmişiz. Buraları atalarımız Müslümanlara, bizlere yurt etmişler. Burada dikili olan mezar taşları da bunun en bariz örneği, simgesi ve yere vurulmuş mührüdür” şeklinde konuştu.
