Kahramanmaraş'ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde meydana gelen iki büyük depremin akabinde devlet ve millet, dayanışma içerisinde yaralarını sarmaya devam ediyor.
Afet coğrafyasını yeniden ayağa kaldıracak planlamalar oluşturulurken, bir yandan milli sanayi hamlesi hız kesmeden sürdürülüyor. Bu bağlamda en son Türkiye'nin ilk uçak gemisi olarak bilinen TCG Anadolu gemisi, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nın envanterine alındı.
TCG ANADOLU'NUN ÖZELLİKLERİ Gemi boyu ve genişliği: 232 m Genişlik: 32 m Azami yükseklik: 58 m Maksimum sürat: 21 knots Hareket siası: 9.000 mil Ağır yük garajı: 1.410 m² Hafif yük garajı: 1.880 m² Gemi havuzu: 1.165 m² Hangar: 900 m² Uçuş güvertesi: 5.440 m² Savaş uçağı kapasitesi: 6 adet savaş uçağı Taarruz helikopteri kapasitesi: 10 adete kadar Bell AH-1 Cobra Ayrıca: 8 adet nakliye, 2 adet Seahawk helikopter İnsansız hava aracı kapasitesi: 10 adet TB-3 ve diğer sürümler |
Aynı anda 110 SİHA'ya ev sahipliği yapması beklenen gemide 1300 askeri personel ve amfibi hücum harekatı yapabilecek bir tabur eşzamanlı olarak konuşlanabiliyor. Diğer taraftan Türkiye'nin ilk yerli ve milli elektrikli otomobili olan TOGG'da ilk teslimat Mart ayında yapılacak.
Savunma Strateji ve Güvenlik Uzmanı Yusuf Alabarda, Emekli Albay Eray Güçlüer ve Terör ve Güvenlik Uzmanı Emekli İstihbarat Albay Coşkun Başbuğ, TCG Anadolu gemisinin ordumuz açısından kritik önemine değinirken, Ekonomist Hikmet Baydar, TOGG'un sağlayacağı katkıya vurguda bulundu. İşte; Alabarda, Güçlüer, Başbuğ ve Baydar'ın Haber 7'ye yaptığı özel açıklamaları:
"BİR SONRAKİ PROJE ŞİMDİDEN BAŞLADI"
Terör ve Güvenlik Uzmanı Emekli İstihbarat Albay Coşkun Başbuğ, TCG Anadolu gemisi suyla buluşur buluşmaz yeni projeye başlandığını şu sözlerle duyurdu:
"Geminin teknik özellikleri zaten belli. İspanyol Juan Carlos gemisinden örnek alarak yaptığımız bir projeydi ama son kertede İspanya’yı geçtiğimizi söyleyebilirim. Yeni teknolojilerden istifade ederek şu anda dünya üzerinde eşi benzeri olmayan bir vasıtaya sahip olduk. Bu bir başlangıç, onu söyleyeyim… Bu proje, suyla buluştu ve Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nın envanterine girdi ama bir sonraki proje şimdiden başladı. Kamuoyu pek bilmese de… Ve daha iyisi, daha büyüğü inşa edilecek…"
"OSMANLI TOKADI AĞIR GELİR"
Başbuğ, TCG Anadolu gibi vasıtaların sahada hazır tutulmasının önemini ve mevcuttaki Yunanistan örneğini şöyle belirtti:
"Şimdi bu işin teknik kısmı… Bir de psikolojik ve askeri boyutuna gelirsek, Yunanistan’ın son dönemde cürmünü aşacak nitelikte hamlelerde bulunduğunu görüyoruz… Amerika’dan aldıkları talimatlarla Türkiye’ye yeni bir yara ve cephe açma derdindeler… Yunanistan, kurmaya çalıştığı bu oyunun altında kalır ve kolay kolay toparlayamaz… Bu başka bir coğrafyadaki tahribata benzemez… Çünkü Osmanlı tokadı ağır gelir ve kendi tarihlerini sorgular duruma düşerler… Son söylemleri ’Kara sularını 12 mile çıkarma’ yönündeydi… Türkiye, bundan sonra her ’12 mil’ söyleminde TCG Anadolu uçak gemisini 12 mil sınırlarında gezdirecek ve ’12 mili tanımıyorum. Böyle bir alan yok. Sıkıysa gel çıkar’ diyecek. Bunu diyebilmek için sahada tertiplenmek lazım. İnşallah böyle bir şey olmaz ama bunun da yolu TCG Anadolu gemisi gibi vasıtaları sahada hazır tutmaktan geçiyor."
STRATEJİK SAHADA GÖREV ALACAK
Yunanistan ve ABD'nin Türkiye'deki seçimleri pür dikkat beklediğini söyleyen Başbuğ, 2023 Türkiye genel seçimlerinin önemini vurguladı:
"Daha önce bu geminin ilk görev yeri olarak Girit Adası ve çevresinde konuşlanabileceğine dair izlenimlerimi Haber 7 ile paylaşmıştım. Şu an gemide görev alacak subay, astsubay ve gemi komutanı dahil ataması yapılmış vaziyette. Muhtemelen Marmaris’teki son derece kritik deniz üssümüze kayıtlı bir savaş gemisi olacağını düşünüyorum. İlk görev yeri de Girit açıkları olabilir. Hem Amerika’ya hem Yunanistan’a gözdağı verilecek… İlk görev bu yönde olmalı… ‘Amerika’nın ve Yunanistan’ın her türlü oyununa hazırım. Reste rest’ denmeli… Dolayısıyla Yunanistan şu an çığırtkanlık yapmıyorsa, ABD orada duruyorsa bunun sebebi seçimlerdir. Sonuçları bekliyorlar… Bunu asla unutmayalım… O nedenle Türk milleti, 2023 seçimlerinde sandığa giderken vereceği oyun bağımsızlık ve istiklal hüviyetinde olduğunu bilmeli… Bunu bütün millet olarak idrak etmeliyiz…"
"KLİŞE ASKERİ ANLAYIŞI DEĞİŞTİRECEK"
TCG Anadolu'nun görev yapacağı arazide klasikleşmiş anlayışı değiştireceğini kaydeden Savunma Strateji ve Güvenlik Uzmanı Yusuf Alabarda, Haber 7'ye yaptığı özel açıklamalara şu sözlerle başladı:
"TCG Anadolu özellikle Mavi Vatan coğrafyasında çerçevesi daha önceden çizilmiş birtakım klişe askeri anlayışı değiştirecektir. Neden? Çünkü TCG Anadolu, hem Türkiye’nin geliştirmiş olduğu yeni uçaksavar sistematiği ile müdafaa edilecek hem de sahip olduğu SİHA sistemleriyle muharebe sahasında asimetrik bir kuvvet çarpanı olacaktır. Ne demektir asimetrik kuvvet çarpanı? Bugüne kadar konvansiyonel anlamda gelişmiş olunan hava kuvvetleri ve deniz kuvvetlerinin Ege’de bir mücadelesi öngörülüyordu. İşte, Türkiye’nin şu kadar muharip uçağı var, Yunanistan’ın şu kadar var gibi… O sebeple şimdi, muharip uçakları TCG Anadolu’dan havalandıklarında 50-60 saat havada kalabilecek. Ve Türkiye, muharebe müessiriyetini ispatlayarak bölgedeki bütün hasımlarını sindirebilecek bir potansiyele el yükseltmiş olacak."
TCG Anadolu'nun İspanya menşeili Juan Carlos gemisinden teknolojik anlamda daha güçlü ve daha donanımlı olduğunu belirten Alabarda, "Siz Türkiye Cumhuriyeti’nin hava ve deniz gücüyle, Mavi Vatan coğrafyasında mücadele ederken, hiç beklemediğiniz bir anda Türk SİHA’larının bu gemiden kalktıktan sonra, bugüne kadar düşmanı genellikle beklediğiniz Doğu cephesinden değil de beklemediğiniz Batı cephesinden de görebilme ihtimali ortaya çıkacak… Yani Girit Adası’ndaki TCG Anadolu gemisinden havalanan bir SİHA, Adriyatik’teki olası tehdidi bertaraf etmek isteyebilecek… Bu tabii ki geminin son derece asimetrik kuvvet çarpanı olarak devreye gireceğini gösteriyor. Tabii ki geminin İspanya’daki modeliyle mukayese edildiğinde daha üstün niteliklere sahip olduğunu görmek son derece normal çünkü bu gemi yetkin SİHA sistemleriyle donatılacak. İspanya’nın böyle bir gücü olmadı bugüne kadar… Dolayısıyla Türkiye gibi SİHA devi bir ülkenin bu konuda bu hamlede bulunmalarını böyle değerlendirmek lazım" diyerek sözlerini tamamladı.
GÜÇLÜER: "DEVRİM"
Sedef Tersanesinde geliştirilip milli bakiyeye kazandırılan TCG Anadolu'nun 'devrim' niteliğinde oluşunu belirten Emekli Albay Eray Güçlüer şu ifadeleri kullandı:
"TCG Anadolu gemisini Türk deniz tarihinde ‘devrim’ olarak yorumlamak lazım. Aslında peş peşe çok önemli adımlar atıldı. Türkiye’nin ilk Milli Muharip Uçağı hangardan çıkıp motor çalıştırmış, testlerine başlanmıştı. Peşinden böyle bir atılımın yapılması, ülkenin stratejik güvenliğini sağlaması açısından devrimsel niteliktedir. Çünkü TCG Anadolu bir uçak gemisi… Ve bünyesinde aynı anda amfibi hücum hareketi yapabilecek bir tabur taşıyor… Şimdi böyle düşündüğünüz zaman, üstünde TİHA’lar ve hücum harekatı yapabilecek bir muharebe gücü… Bunu birlikte düşündüğünüzde muharebe grubunu görebiliyorsunuz. Bu caydırıcılık açısından son derece önemli bir gelişmeydi."
KOORDİNASYON MERKEZİ OLACAK
TCG Anadolu'nun çok farklı alanlarda kullanılabileceğini belirten Eray Güçlüer, Doğu Akdeniz'de Türkiye'ye karşı oluşturulan konvansiyonel güce dikkat çekti:
"Aynı anda havadan müdahale edip denizden koordine edebiliyorsunuz, denizaltılara karşı yeteneği var, kendi donanmamıza bağlı denizaltıları yönetebiliyorsunuz… Yani burası uçak gemisi ama aynı zamanda bir komuta merkezi… Hem de yüksek seviyeli bir komuta merkezi… Dolayısıyla bu, bugüne kadar beklenen bir şey değildi… Türkiye, denizde hem hava hem de deniz unsurlarına sahip… Türk Silahlı Kuvvetlerimizin tarihinde ilk defa kazanmış olduğu bir yetenekti. Hayırlı olsun. Çünkü biliyorsunuz Doğu Akdeniz’de Türkiye’ye karşı birikmiş bir konvansiyonel güç var… Batılıların oradaki petrol sahalarını koruma bahanesiyle oraya yığdıkları bir güç vardı… Dolayısıyla böyle bir denizde yüzen muharebe gücü ve komuta merkezinin bu tür konvansiyonel güçleri önlemede büyük destek sağlayabileceğini belirtmek lazım... Türkiye’nin caydırıcılığı birkaç kat daha fazla artmıştır. Bunu rahatlıkla söyleyebilirim."
"TEKNOLOJİK ANLAMDA NERELERE GELDİĞİMİZİ İSPATLAYAN BİR ÜRÜN"
Mart ayında ilk teslimatı yapılması beklenen TOGG, Türkiye'nin ilk elektrikli otomobili olarak tarihe geçti. 29 Ekim'de banttan inen vasıtayı Ekonomist Hikmet Baydar, Haber 7 okurları için değerlendirdi:
"Otomotiv sektörü içerisinde büyük yerlilik oranıyla yer almak önemli bir konu… Üstelik istihdam oluşturabilmesi açısından yine önemli olduğu kanaatindeyim. Ayrıca pazardaki ürünlere alternatif bir ürün olarak ortaya çıkacak. İkame bir ürün olması hasebiyle ithalatı azaltıcı bir etkisi oluşundan bahsedebiliriz. Türkiye’nin teknolojik anlamda nerelere geldiğini ispatlayan bir ürün… Tüm bunlara ek olarak Türkiye’nin yurt dışındaki tanıtımını da kolaylaştırabileceğini söyleyebiliriz. Olayın birçok boyutu olduğu için basit bir ürün olarak karşılamamak lazım… Bunun dışında, fiyat anlamında ben 1 milyonun altında bir rakam beklemiyorum. Ancak vergi avantajlarıyla 1 milyonun altında bir fiyat söz konusu olabilir. Lakin 1-1.5 milyon arasında bir rakam beni şaşırtmayacaktır… Son olarak TOGG’un kalite olarak segmentinin altında bir araç olduğunu düşünmüyorum. Gayet başarılı bir araç olduğu düşüncesindeyim."
