Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, F-16 alımına ilişkin, "Biz ABD yönetimine şunu söylüyoruz; gerek teknik görüşmelerde gerekse siyasi görüşmelerde bizim elimizi kolumuzu bağlayan bir anlaşma içinde olmayız. Biz F-16'yı alacağız şöyle kullan böyle kullan demesi, bir NATO üyesinin diğer bir NATO üyesine böyle kısıtlama getirmesi kabul edilebilir bir şey değil" açıklamasında bulundu.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD'nin New York kentinde gazetecilerin sorularını yanıtlıyor.
Çavuşoğlu'nun açıklamalarından satırbaşları:
Birçok insan Türkevi'ni BM'nin ek binası sanmış. Çünkü çok trafik var. Son dört gün içinde 13 devlet ve hükümet başkanı ikili görüşme için gelmiş. 10 first lady ve iki başbakan, 56 dışişleri bakanı gelmiş.
F-16 ile ilgili süreç normal işliyor. Kongre'den gelen sesler sebebiyle herkes bir engel mi çıkacak ya da şartlı mı olacak diye sorular soruyor. Ama teknik düzeydeki müzakereler normal seyrinde devam ediyor. Yönetimin bu konudaki kararlılığı da devam ediyor. (ABD Dışişleri Bakanı) Blinken yaptığımız ikili görüşmede bunu söyledi.
Diğer taraftan tabi Kongre'den bazı çatlak sesler geldi. Kongre'den bir karar çıktı ama bu bağlayıcı bir kanun değil. Biliyorsunuz alt kanadından, Temsilciler Meclisi'nden, Senato'dan yine bir karar daha iki karar birleştiriliyor ve F-16 ile ilgili karar çıkıyor. Kongre düzeyinde de temaslarımız devam ediyor. Sayın Volkan Bozkır ve Efkan Ala Washington'a geçtiler ve Kongre'de temaslarda bulunuyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın burada görüştüğü Kongre üyeleri senatörler oldu. Bu görüşmelerde önemli senatörler F-16'ların Türkiye'ye verilmesi konusunda büyük bir destek veriyor. Ama biz yönetime şunu da söylüyoruz gerek teknik görüşmelerde gerekse siyasi görüşmelerde bizim elimizi kolumuzu bağlayan bir anlaşma içinde olmayız. Biz F-16'yı alacağız şöyle kullan böyle kullan demesi, bir NATO üyesinin diğer bir NATO üyesine böyle kısıtlama getirmesi kabul edilebilir bir şey değil. Burada bazı lobilerin, özellikle Yunanistan Başbakanı'nın Washington'a gelmesinden sonra Yunan lobisi ve Ermeni lobisinin buna karşı çıktığını biliyoruz.
Şartlı bir anlaşma içinde olmayız. Kullanamayacağımız bir ürünü niye alalım biz.
