Dünya Kadınlar Boks Şampiyonası’nda altın madalya kazanarak Türkiye’nin gurur kaynağı olan ve kariyerindeki başarıları nedeniyle ’Demir Yumruk’ olarak anılan Kadın Boks Milli Takım Kaptanı Şennur Demir, “Benim için bundan büyük gurur olamaz. Sanki rüyayı yaşıyor gibiyim” dedi.
Spor hayatına 26 yaşında bir arkadaşının yönlendirmesiyle başlayan ve kısa sürede yakaladığı başarılarla milli takıma yükselen Şennur Demir kariyerinde 9 Türkiye şampiyonluğu, 1 Avrupa şampiyonluğu ve birer kez dünya 2’nciliği ve dünya 3’üncülüğü elde ederken, geçtiğimiz günlerde Uluslararası Boks Birliği (IBA) tarafından Türkiye’nin ev sahipliğinde düzenlenen Dünya Kadınlar Boks Şampiyonası’ndaki final maçında Faslı rakibini yenerek dünya şampiyonu oldu.
Şampiyonada altın madalya kazanan 5 sporcudan biri olan ve ’Demir Yumruk’ olarak anılan 39 yaşındaki Kadın Boks Milli Takım Kaptanı Şennur Demir, sakatlığına rağmen dünya şampiyonluğuna ulaşmanın kendisi için büyük bir guru ve mutluluk kaynağı olduğunu ifade ederek, “Sanki rüyayı yaşıyor gibiyim” dedi.
Memleketi Bartın’da adını taşıyan spor salonunda antrenmanlarına devam eden Milli sporcu Şennur Demir, “Ben 25-26 yaşlarımda başladım bu spora. Tabi 25-26 yıllık hayatımda rüyamda görsem aklıma gelmezdi spora başlamak. Ferhat diye bir arkadaşımın yönlendirmesiyle boksa başladım. Boksa başlayınca da kendimize bir hedef belirledik. Önce üniversiteyi okumaktı daha sonrada öğretmen olarak atanmaktı, hedeflerimiz arasında. Tabi bunun öncesinde bu sporda ilerleyip milli olmak vardı. Çok şükür hem milli sporcu olduk hem Bartın Üniversitesi’nde okuduk. Hem de öğretmen olarak atandık. Sonra Dünya Şampiyonası’nda güzel maçlar yaparak dünya şampiyonu oldum. Dediğim gibi daha önce spor yapmadığım 25, 26 yıllık hayatımda rüyasına yatsam, rüyasında görsem “Allah Allah der kalkarım” yani hiç inanmam böyle bir şey olacağına. Şu anda da gerçek hayattaki rüya gibi, sanki rüyayı yaşıyor gibiyim.” dedi.
Altın madalya kazandığı şampiyona öncesi sakatlıklar yaşadığını ve sakatlığına rağmen şampiyonaya hazırlanmaya devam ettiğini söyleyen Demir, “Bu şampiyona gerçekten benim için kolay olmadı. Sakatlıklar atlattım. Hatta dünya şampiyonasına hazırlık kampımızda İzmir’de dizimde çok şiddetli bir ağrı hissettim ve doktora gittim. Doktorda, MR’da 3. derecede yırtık çıktı menisküsümde. Ben sabah akşam buz yaparak o ağrıyı gidermeye çalıştım. Dünya şampiyonasına da öyle hazırlandım.” şeklinde konuştu. "Son maça çıktığım zaman stres oldu"
Şampiyonada son maça çıkacak sporculardan biri olmasının kendisini daha da strese soktuğunu ancak seyirci desteği ile motivasyonunun en üst düzeye ulaştığını kaydeden Demir, “Ben gerçekten çok heyecanlıydım o gün maç sabahı. Birde son maça çıkıyorsun. Soyunma odasında tek kişisin, tek kalıyorsun. Arkadaşların çıkıyor maçlarını çok şükür alıyorlar. Onlardan güzel haber alıyorsun bu da seni daha çok kamçılıyor ama stres oluyorsun salonda tek kaldığın zaman, en son maça çıktığın zaman. Gerçekten stresli bir anda maça çıktım ama bir koridordan yürüyoruz, o koridordan yürürken bile bu stresi hissettim ama salona girdiğim an o kalabalık seyirciyi gördüğüm an, “Türkiye Türkiye” diye alkışlamaya ve bağırmaya başladıkları zaman bende bir an önce ringe çıkayım da dövüşeyim böyle ortadaki anonsçu sussun diye bir şey oldu. Sanki birisi arkamdan itiyor da maç başlasın diye. Hatta 2. raundda yani o gazla rakibime bir yumruk attım ve çok şükür o yumruğum sayesinde de ben maçı aldım rakibimi orada düşürdüm.” ifadelerini kullandı. "Bundan büyük gurur olamaz"
Dünya şampiyonu olduğu final maçının sonunda kendisini dünya şampiyonu ilan eden anonsu duyunca bir an tereddüte düştüğünü de sözlerine ekleyen Demir, “Orada köşeyi söylerken ben acaba hangi köşeyim diye bir tereddüt ettim. Acaba karşı köşeyi mi söyledi diye. Son anda anladım beni galip olarak anons yaptığını. O an ben orada bir heyecanlandım. Benim elimi kaldırdıktan sonra şuursuzca bir duygu boşalması oldu bende bir anda. Ne yapacağımı bilemedim. Böyle bir sevinç yok. Yani böyle bir duygu olduğunu ben zannetmiyorum. Hala düşünemiyorum o anı. O kadar büyük gurur, o kadar büyük bir mutluluk ki… Yani herkes ayağa kalkmış alt sıralarda Faslı, Kazak, Polonyalı daha sonra Kolombiyalı onlar sizin marşınızı dinliyorlar. Yani benim için bundan büyük bir gurur olamaz. Çok mutluyum, çok gururluyum. Dünyaları versen bunu yaşatamazsın. Bunu yaşamak isteyen yani hayali olan o kadar çok insan vardır ki ben bunu yaşayan insanlardan bir tanesiyim.” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da kendilerini tek tek tebrik ederek külliyeye davet ettiğini söyleyen Demir, “Cumhurbaşkanımız hepimizi tek tek tebrik etti. ‘Sizden asla umudumu kesmedim. Biliyordum hepinizin altın alacağını’ dedi. ‘Hatta bir gün öncesinde söyledim’ dedi. ‘1 kızımız aldı, 4 kızımız da yarın inşallah altın alacak dedim. Ve 5’i 1 yerde olacak dedim. 5’i 1 yerde yaptınız Allah sizden razı olsun’ dedi, diyerek duygularını anlattı.