Düzce Belediyesi ev sahipliğinde Prof. Dr. Erol Güngör Kültür Merkezi’nde düzenlenen Düzce Tarih, Kültür ve Sanat Sempozyumunun ilk oturumu yapıldı. Sempozyumun açılış konuşmasını yapan ev sahibi Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü, Düzce’nin çok eski bir yerleşim yeri olduğuna dikkat çekerek “Düzce kozmopolit yapısı ve çok sayıda medeniyeti içinde barındırması ile örnek bir butik şehirdir” dedi.
Başkan Faruk Özlü’nün, şehrin kimliğini yansıtan tarihi, kültürel ve sanat zenginliklerinin geniş kitlelere tanıtılması amacıyla büyük önem verdiği “Düzce Tarih, Kültür ve Sanat Sempozyumu” akademik isimler ve davetlilerin katılımıyla Prof. Dr. Erol Güngör Kültür Merkezi’nde başladı. Organizasyonun ilk bölümünde düzenlenen birinci oturum başında ev sahibi sıfatıyla kürsüye çıkan Başkan Özlü, yaptığı konuşmada Düzce’nin sahip olduğu kültürel potansiyelden söz ederek şehrin bilinirliğini artırmak ve saklı kalan tarihi zenginliğin ortaya çıkarılması amacıyla yürütülen çalışmalar hakkında bilgiler aktardı. “700 yıldır bu topraklardayız”
Konuşmasında Düzce’nin en eski yerleşim yerlerinden biri olduğunu ifade eden Başkan Faruk Özlü, Konuralp üzerinden yaptığı açıklamada Antik Tiyaro’da yapılan çalışmaların yüzde 70 seviyesine geldiğini ve yeni bir müze yapmayı hedeflediklerini ifade ederek şöyle konuştu: “Biz, Konuralp beyin şehri, Konuralp beyin diyarıyız. Bundan tam 700 sene önce 1323 yılında, Orhan Gazi’nin komutanları olan Konuralp bey, Akçakoca bey ve Abdurahman Gazi; bu bölgeyi fethederek Osmanlı hakimiyetine kattılar. Bizler 700 sene önce fethedilen bu güzel şehirde, barış ve huzur içinde yaşamaya devam ettik. Elbette Düzce’nin tarihi sadece 700 yılla sınırlı değildir. Bilinen tarihimiz; Millattan Önce 1400’lere kadar uzanmaktadır. Batı Karadeniz’in tek antik kenti olan Konuralp Antik Kenti; çok özel bir tarihi miras olarak göz bebeğimizdir. Yaklaşık 2400 yıllık bir tarihe sahip olan Konuralp Antik Kentimize çok özel bir önem veriyoruz. Burayı “Kentsel Arkeolojik Sit Alanı” ilan ettik. Özellikle son 4 yılda yaptığımız kazılar sonucunda; tiyatro alanının yüzde 70’ini gün yüzüne çıkarmayı başardık. Bu bölgeyi tarihi, kültürel ve sanatla ilgili faaliyetlerin merkezi yapmaya kararlıyız. Müzemiz yetersiz ve yeni bir yer inşa etmeliyiz. 20-25 dönüm bir arazi var Atlı Kapısının aşağısında orayı ne kadar zor olursa olsun kamulaştırıp müze yapacağız.” Düzce’ye devlet tiyatroları sahnesi kuruldu
Sanat alanında yapılan çalışmalardan da örnekler veren Başkan Özlü, Devlet Tiyatroları sahnesinin kurulduğunu belirterek Prof. Dr. Erol Güngör Kültür Merkezi’nde de büyütme çalışmalarının yapıldığını aktardı. Başkan Özlü: “Bugün bu sempozyumu düzenlediğimiz Erol Güngör Kültür Merkezimizi Düzce’nin hizmetine sunduk. Bu büyük merkezi, sanatın her alanına açmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Bir ay önce; “Devlet Tiyatroları Düzce Şubesi’nin” protokolünü imzaladık. Bundan sonra Ankara’da, İstanbul’da oynanan birçok tiyatro oyunu, Düzce’de de sanat severlerle buluşacak. Kültür Merkezimizin salonlarında birbirinden değerli oyunlar sergilenecek. Burada da bir kapasite artırımı yapıyoruz. Tadilat çalışmalarımızı yakında bitirip vatandaşlarımızın hizmetine sunacağız” dedi. Kütüphaneler şehri Düzce
Belediyeciliğin görevlerinden birinin de şehir kimliğine katkıda bulunmak olduğunu ifade eden Faruk Özlü iki kütüphanenin daha yapımına başlanacağını açıklayarak şunları söyledi: “Düzce Millet Kütüphanemizi ve Sabiha Ulusoy kütüphanemizi; vatandaşlarımızın hizmetine açmanın gururunu yaşıyoruz. Burada bulunan herkesin, Sabiha Ulusoy kütüphanemizi incelemesini isterim. Mimarisiyle, tasarımıyla ve eserleriyle; gerçekten bir eser inşa ettiğimizi göreceksiniz. Bizim bir diğer görevimiz de; temel belediyecilik hizmetlerinin ötesine geçerek şehrimizin kimliğine katkıda bulunmaktır. Bu projelerimize ek olarak Akçakoca ve Basmacılar Çarşısında birer kütüphane daha inşa ediyoruz, Akçakoca Eski cezaevi binasını aslına uygun olarak yenileyeceğiz ve kütüphane yapacağız. Proje çalışmaları başladı.” “Düzce kadar güzelini görmedim”
Konuşmasının sonunda Düzce’ye hizmet etmekten duyduğu memnuniyeti dile getiren Başkan Özlü, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Ben liseyi bitirene kadar buradaydım daha sonra 30 yıl ayrı kaldım. İstanbul’da yaşadım ülkemizde her yeri gördüm. Dünyada görmediğim çok az yer kaldı ama bakın bugün buradayım. Buraya hizmet ediyorum. Bu şehir hepimizin. Hepimizin dedesi, büyükleri dilini bilmediği bir ülke için savaştı ve öldü. Şu gözümüzün gördüğü güzellikler Allah vergisidir. Burada bizlerle kıymetli bilgiler paylaşacak akademisyenlere şimdiden teşekkür ediyorum. Emeği geçenleri tebrik ediyor, tekrar hoş geldiniz diyorum.”
Açılış konuşmasının ardından ilk oturumun başkanlığını Düzce Üniversitesi’nden Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlhan Genç yaparken Gaziantep Üniversitesi Öğretim Üyeleri Prof. Dr. Zeynel Özlü ve Dr. İsmail Hakkı Üzüm Düzce’nin geçmişten bugüne gelişim süreci, göçler ve yaşanan hastalıklara dair detaylı bilgiler aktardı. Daha sonra Düzce Üniversitesi’nden Dr. Güzin Bilir görseller üzerinden Prusias Ad Hypium hakkında sunumunu yaptı. Oturumun sonunda Abant İzzet Baysal Üniversitesi’nden Doç. Dr. Aysun Tuna Konuralp’in UNESCO sürecine dair süreci katılımcılarla paylaştı.