Bir zamanların gözde mesleklerinden biri olarak kabul edilen, şimdilerde ise yok olmaya yüz tutmuş ciltçilik mesleğini Erzincan’da 45 yıldır aralıksız sürdüren Orhan Ersu, yarım asra yakın yıpranmış ve aşınmış Kur'an-ı Kerimleri onararak ciltleme yapıyor. Ersu, Ramazan ayı münasebetiyle işlerinde yoğunluk yaşadığını belirtti. Manevi duyguların yoğun yaşandığı bu günlerde 100 yıllık Kur'an-ı Kerimleri yeniden okunabilir hale getiren cilt ustası Orhan Ersu, gelişen teknolojiye karşın unutulmuş işini sürdürmeye devam ediyor.
45 YILDIR HİZMET VERİYOR
1923 basım tarihli, yıpranmış ve aşınmış Kur'an-ı Kerim’ini yeniden eski haline kavuşturmak için ciltçiye getiren Kenan Çeribaşı, kendisi için manevi öneme sahip kutsal kitabı güvenerek emanet ettiğini belirtti. Çeribaşı, “1923 basımlı bir Kur'an-ı Kerim getirdim. Orhan abi insanların manevi kıymetlerini aslında tedavi ediyor. Çok kıymetli bir meslek ile uğraşıyor. Yaklaşık 45 yıldır da bu mahalle de bu şekilde hizmet veriyor. Güven de çok önemli, biz güveniyoruz bizim için kıymetli olan kitapları emanet edebiliyoruz. Çünkü bizim için gerçekten manevi değeri çok yüksek olan bir şey. Onun için emin ellere bırakmayı tercih ediyoruz” dedi.
RAMAZAN AYINDA İŞLER SIKILAŞTI
Ciltçilik mesleğine 1977 yılında başladığını ifade eden Orhan Ersu ise konuşmasında, “45 yıldır bu işle uğraşıyorum. Çıraklığım dâhil 1977 yılından beri nu işe devam ediyorum. Gelen eski Kur'an-ı Kerimler üzerine ciltleme yapıyorum. Tarihi eser Kur’anlar geliyor bazen. Şuan da Ramazan ayındayız ve işlerimiz sıkılaştı. Eskimiş Kur’anları getiriyorlar, yeniden tazeleyip vatandaşa teslim ediyoruz. Bu ayda manevi duygularda kabardı tabii. Vatandaş Kur’an’ını getirip bazen başında bekliyor iş bitene kadar. Yıpranmış, mesela çocuklar yırtmış Kur’an’ı biz tazeliyoruz onları. Olmayanları fotokopi çekiyoruz veya eski Kur’anlardan yeni yaptıklarımıza takviye yapıyoruz” ifadelerine yer verdi.
CİLTÇİLİK MESLEĞİNDE ÇIRAK YETİŞMİYOR
Ersu, ciltçilik mesleğinde alttan yetişen kimsenin olmadığını ve Erzincan’da mesleği icra eden yalnızca 2 kişinin kaldığını belirterek, “Alttan gelen bir kişi vardı, çırak olarak. O da başka yerde matbaa ustası olarak devam ediyor, ciltçiliği bıraktı. Geriden gelen başka ciltçi de kalmadı. Mesleğin son ustalarıyız. 1977’den beri devam ediyorum ve mesleği yapan 2 kişi kaldı” diye konuştu.