Öğrencilerin de desteğiyle hayata geçirilen, 105 çeşit bitkinin yer aldığı okul bahçesinde çilek, karpuz, kabak ve baklagiller yetiştiriliyor. Zaman zaman dersi bahçede işleyen öğrenciler, bir yandan toprakla buluşarak ve deneyimleyerek öğreniyor.
Öğrencilerin görerek, dokunarak öğrenmesinin amaçlandığı bahçe, okul bahçelerini en aktif kullanan, atıl durumdaki mekanlarda bitkiler yetiştiren ve bunların kullanım alanlarını aktarmak için düzenlenen Tayland merkezli "Organik Garden" projesinde 9 ülke arasında örnek proje gösterildi.
Bahçe ayrıca 11 ülkenin yer aldığı, en iyi öğrenci projelerinin sergilendiği Japonya merkezli "Itami Mimosa Day" adlı projede de tanıtıldı.
Öğretmen Elife Haksever, AA muhabirine, 2015 yılında projeyi başlattıklarını ve bahçenin her geçen gün meslektaşları ve öğrenciler tarafından genişletildiğini söyledi.
Okulun atıl durumdaki bölümünü değerlendirdiklerini ve botanik bahçesi haline getirdiklerini anlatan Haksever, projeyle öğrencilerin bazı konuları daha iyi kavradığını dile getirdi. Haksever, şöyle dedi:
"Burası biyoloji dersini dokunarak, görerek öğrenelim derken sosyal sorumluluk projesi haline geldi. Bahçe sayesinde öğrencilerimi Tayland merkezli Organik Garden projesiyle tanıştırdım. Yetiştirdiğimiz bitkilerin aşamalarını İngilizce slaytlarla anlattılar. Bu açıdan da öğrenciler projeyle İngilizcelerini geliştirdiler. Japonya merkezli Itami Mimosa Day adlı projeye davet edildik. Büyük bir itinayla hazırlanıp başarıyla sunum gerçekleştirildiği için ben ve 5 öğrencim Japonya'da düzenlenecek deprem konulu bir projeye davet edildik ancak Kovid-19 sebebiyle gidemedik." diye konuştu.
Öğrenciler uygulamadan memnun
12. sınıf öğrencisi Nisanur Top ise bahçe aracılığıyla tanıştıkları uluslararası organizasyonlarda bitkileri tanıttıklarını belirterek, ayrıca derslerdeki bazı konuları da bahçede birebir izleyebildiklerini ve sosyalleşebildiklerini anlatarak, "Arkadaş ortamı oluştu. Hep beraber bitkileri büyüttük yetiştirdik, hasat ettik. Dersin dışında stresli olduğumuz zaman, sınav zamanları buraya geliyorum. Benim için farklı bir deneyim oluyor." ifadelerini kullandı.
Bahçenin kurulduğu dönemlerde okulda eğitim gören öğrencilerden Abdurrahman Demir ise 5 yıl önce liseden mezun olduğunu ve Gaziantep Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesini kazandığını dile getirdi.
Demir, bahçenin ilk zamanlar sadece toprak ve kayadan oluştuğunu, Elife öğretmenin öncülüğünde arkadaşlarıyla alanı yeşillendirmek için çok emek verdiklerini kaydetti.
Ders aralarında bahçeye geldiklerini anlatan Demir, şöyle konuştu:
"Sınava çalışırken stresimizi atabildiğimiz, güzel vakit geçirdiğimiz yerdi. Gayet verimli vakitler geçirdik. Sınava motivasyon konusunda iyi oldu. Ekim yapmaya, onları sulamaya geliyorduk. Belki bine yakın öğrenci bu toprağa basmıştır, eli çiçeğe değmiştir. Her sene 2-3 defa geliyorum. Bu bahçe geleceğe dair iyi şeyler beslememe yardımcı olmuştur. Gördüğüm kadarıyla öğrenciler de güzel vakit geçiriyor."
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi 1. sınıf öğrencisi Ebrar Ağkurt da 2016 yılında liseye başladığında bahçeyle tanıştığını, sınıfça bu projeye dahil olarak gül fideleri diktiklerini anlattı.
Görerek öğrenmenin faydasını gördüklerini aktaran Ağkurt, şunları kaydetti:
"10. sınıfta mitoz bölünmeyi, 11. sınıfta ekosistem ekolojisini, 12. sınıfta bitki biyolojisini öğrendik. Son sınıfa geldiğimde birçok terimi öğrenmişim. Tabii bunu ilk başlarda fark etmemiştik. Sonrasında ne kadar faydalı olduğunu görünce 'İyi ki bahçeye gelmişim' dedim. Diğer derslere de yardımcı oldu. Mesela biz damlama sistemi yaparken fizik, kimya gördük. Bahçe sayesinde gerçek öğrenmenin, ezberleyerek öğrenmekten kalıcı olduğunu fark ettim. Sosyal açıdan da çok şey kazandırdı. Samimi arkadaşlıklar kurmama, özgüvenimin artmasına katkı sağladı. Grup çalışmasının önemini gösterdi. Sınav senemde bahçeye gelerek stres atıyordum. Biyolojiyi görerek, dokunarak öğrendik. Üniversiteyi kazanabilmemin en önemli sebepleri Elife hoca ve bu bahçedir. Hocama çok teşekkür ediyorum."