2 gün süren programda, Ankara Gazeteciler Cemiyeti, Gaziantep Gazeteciler Cemiyeti ve Gaziantep Basın Cemiyeti işbirliğinde 6 Şubat depremlerinden etkilenen bölgedeki gazetecilere ve iletişim fakültesi öğrencilerine seminer verildi.
Bölgedeki gazetecilerin sorunlarının konuşulduğu programda, çözüm önerileri tartışıldı.
Gaziantep Basın Cemiyeti Başkanı Arif Kurt, gazeteci olarak depremlerde yaşadıklarını anlattı.
Anadolu Ajansı Gaziantep Bölge Müdürü Kerem Kocalar ise "Bölgedeki muhabir arkadaşlarla irtibat kurduktan sonra depremin ne kadar büyük olduğunu anlama imkanı bulmuştuk. Çünkü Malatya'da yaşayan insan sadece kendi ilini görüyor. Bölge merkezi 6 ilden haberdar oluyordu. Merdivende ailemle birlikte ikinci depreme yakalandık. 04.19'da ilk haberi yazdırmıştık. " ifadelerini kullandı.
Depremi yaşayan gazetecilere psikolojik destek verilmesini gerektiğini belirten Kocalar, şunları kaydetti:
"Depremde sahadaki muhabirden bir şey istemek zorundasınız ama sahadaki muhabir bir yandan da annesinden haber alamıyor. Muhabir arkadaşı sahadan çekip kendisine zaman ayırması gerektiğinin farkındasınız ama yerine koyacak kimseniz yok. Farklı bölgelerden muhabir arkadaşlar geldi bölgemize ama kış şartları, yolların kapalı olması en iyi ihtimalle akşam saatlerini buldu. Dolayısıyla bölgede gazetecilik yapan arkadaşlarımız neredeyse 24 saat boyunca kaderiyle baş başaydı."
Gaziantep Gazeteciler Cemiyeti Başkan Vekili Hasan Kırmızıtaş ise zor bir süreç geçirdiklerini belirterek, "Deprem zamanı sahada mesleğini sürdürmek zor. Özellikle ajans muhabiriysen duygusal değil profesyonel olmak zorundasınız. Biz depremin ilk dakikasından itibaren kendimizi dışarıya attığımızda iyi bir gazeteci olma mücadelesi verdik. Ayrıca bu mücadeleyi sürdürüyoruz. Psikolojik desteğin depremi yaşayan gazetecilere verilmesi şart." ifadelerini kullandı.
Gazeteci Ünsal Ünlü ise "41 yıldır canlı yayın yapıyorum. Önce çocuklara yönelik programlar yaptım. Daha sonra gençlere yönelik programlar yapmaya başladım. Ben patronsuz yayıncılık yapıyorum. Zaten programın adı da 'patronsuz." dedi.
