5 saat sonra meslektaşları tarafından kurtarıldı.
Van'ın tanıtımı için birçok kırsala alandaki güzellikleri haber yapmaya giden ve birçok kez mahsur kalma haberi yapan İHA Van Bölge Müdürü Şükrü Akyüz, bu kez kendi mahsur kaldı. Dün öğleden sonra Gürpınar ilçesi sınırları içerinde yer alan Erek Dağı'nın doğusundaki 2 bin 500 rakımlı Keşiş (Turna) Gölü yaylası çevresinde açan rengarenk çiçekleri yağan karla birlikte haberleştirmek isteyen Akyüz, yoğun kar yağışı ve etkili olan sisten dolayı çamura saplandı. Uzun uğraş neticesinde bir sonuç alamayan Akyüz, aracını kaldığı yerden çıkarmaktan vaz geçip geceyi burada geçireceği kararı verdi. Mahsur kaldığı bölgede cep telefonunun çekmemesi durumu biraz daha zorlaştırdı. Karanlık çökmeden bölgede yaşan başta kurt olmak üzere yaban hayvan korkusundan dolayı araçtan da fazla uzaklaşmadan cep telefonunun çekeceği dağa taraf çıksa da sistemi bulamayıp geri döndü. Artık geceyi araç içerisinde geçirmeyi kafasına koyan Akyüz, bu arada onlarca kez 112'yi aramasına rağmen bir türlü ulaşamadı. Saatler 20.30'u gösterdiğinde kar yağışının durması, sisin birazda olsa dağılması ve ay ışığı Akyüz'e cesaret verdi. 3 saat tek başına oturmanın zor olduğunu ifade eden Akyüz, “Mahsur kaldıktan sonra aracı yerinden çıkarmak için bayağı uğraştım ama nafile yerinden dahi sallatamadım. Bundan vaz geçip telefonu kontrol etmek için dağa doğru çıktım. Çıkarken de başta kurt korkusu daha fazla ilerlememi engelledi. Artık kafamda ‘bu gece buradayım' deyip araçta oturmaya başladım. Yakıtım doluydu bundan yana sıkıntım yoktu, fakat zaman ilerleyince bana ulaşamayanların hali aklıma geldi. Ben kendimi biliyorum ama onlar benim ne durumda olduğumu bilmiyorlar. Aradan 3 saat geçti saat 20.30 vakit bir tülü geçmiyor. Bu stresle ben burada sabahlayamam dedim. Bu ara kar yağışı durdu sis açıldı ay kendini göstermesiyle Allah'a tevekkül edip arabada bulun kamera tripodu ile küçük bir küreği alıp yala çıktım. 3 saat önce yaban hayvanlarında korkan Şükrü gitti, yerine başka biri geldi. Zaten korku olsaydı yola çıkamazdım. Her ne kadar korkmasam da kuş sesleri bazen kulağıma farklı geliyordu” dedi.
“Ömrümün geri kalan kısmında bu 5.5 saati hiç unutmayacağım”
Yaklaşık2 saat yürüdükten sonra 22.30 gibi telefonun çektiği alana geldiğini ifade eden Akyüz, “Hemen meslektaşım can dostum olan Ali İhsan Öztürk'ü aradım çünkü bölgeyi çok iyi biliyordu. Diğer arkadaşımız Murat Doğan'ı da yanına alarak yola çıktı. Telefon çektikten sonra mesajlar ve telefonlar üst üste gelemeye başladı. Çocuklarım ağlıyor, ağabeyim durumumu soruyor, diğer meslektaşlarım hazırlanıp yola çıkacaklarını söylüyorlar. Trabzon, Bursa, Batman'dan kuzenlerim arıyor. Aldığım bu kararın tehlikeli olmasına rağmen doğru bir karar olduğunu gelen telefonlar kanıtlıyor. Çünkü ben kendimi biliyorum ama yakınlarım bilmiyor. Onlar sabaha kadar ne yapacaktılar. Ömrümün geri kalan kısmında bu 5.5 saati hiç unutmayacağım. Bana sorsanız yine gider misin, tabiki giderim. Bu bizim işimiz. 23 yıllık meslek hayatımda birçok kez mahsur kaldım, mahsur kaldım ama hem telefonların ektiği yerde hemde yerleşim yerlerine yakın bir yerde. Ama burası bu zamanda kuş uçmaz kervan geçmez bir yer. Tabiki bu yaşadıklarımdan bir ders çıkaramam gerek. Gözü karalığı bırakıp temkinli davranmak gerek. Saat 23.05 gibi meslektaşlarım yanıma gelerek halat yardımı ile mahsur kaldım yerden kurtarıldım ve 45 dakikalık yolculuğun ardından ve ulaştım” diye konuştu.