Tepebaşı Gençlik Merkezi’nde eğitimci olan Güray Akçay, şu anda Türkiye’de alanında eğitim veren nadir kişilerden biri olarak Eskişehir’de 7’de 70’e herkese koku tasarım kursu veriyor.
Eskişehir’de kimya mühendisi öğrencisi olan 24 yaşındaki Güray Akçay, İstanbul’da okuduğu meslek lisesindeki öğretmeninin gösterdiği parfüm yapımı ile hayatının değiştiğini söyledi. İlk başlarda parfümün kokusunu ve çözeltisini tutturamadığını ifade eden Akçay, zaman geçtikçe geliştiğini belirtti. “Parfümler sayesinde dershane ücretimi çıkarabildim”
Parfüm konusunda teorik bilgi eksikliğini farkına varan Akçay, “Kokular, parfümler ve sinir bilimle alakalı kaynaklar okudum. Okudukça dallara ayrılması daha da ilgimi çekti. Daha sonra kendi başıma parfüm yapıp aile ve arkadaş çevreme sattım. Beğenildikçe daha çok yapasım geliyordu. Üniversite sınavına çalıştığım dönemde dershanedeki hocalarım bana birçok sipariş verdi ve parfümler sayesinde dershane ücretimi çıkarabildim” dedi.
Üniversite için Eskişehir’e gelen Güray Akçay, “Arkadaş çevrem, hocalarım bu alandaki bilgimi eğitime dökmem gerektiğini söylediler. İlk başta gönüllü olarak Tepebaşı Gençlik Merkez’inde eğitimciliğe başladım. Ardından büyük bir ilgiyle karşılaşınca kadrolu eğitimci olmak için başvurdum ve kabul aldım. Yaklaşık 1 seneden fazla bir süredir ‘Koku Tasarımı Atölyesi’ adı altında 7’den 70’e herkese eğitim veriyorum. Şu anda güncel olarak Eskişehir’de Ticaret Borsası İlkokulu’nda velilere ve büyük bir mağazanın atölyesinde de yetişkin insanlara kurs vermekteyim. Gençlik merkezinde şu ana kadar 300 kişiye eğitim verdim ve hala devam ediyorum. Ayrıca zaman zaman belli etkinlikler için atölyeler de açıyoruz” dedi.
Derslerinde nelere değindiğini anlatan Akçay, “Uygulamalı olarak parfüm, esans, kolonya yapımı eğitimlerine ek olarak kokular hakkında teorik, etimolojik, kimyasal bilgilere yer veriyorum. Onun dışında çözelti hazırlama, kimyasal maddelere nasıl yaklaşılması gerektiği hakkında da bilgilendirmeler yapıyorum” diye konuştu.
İnsanların ilk başta geldiklerinde ne yapacaklarından bir haber olduklarını aktaran Güray Akçay, “Anlattığımız ve gösterdiğimiz uygulamaları kendi içlerinde benimsemelerini sağlıyoruz. Bu sayede gün geçtikçe daha merak dolu bir şekilde ilerlemelerini sürdürüyorlar” dedi. “Koku duyusunun filtrelenmemesi, günde ortalama 21 binden fazla koku almamızı sağlamaktadır”
Kokunun evrimsel olarak insanlık için büyük bir önem arz ettiğini ve koku almamızı sağlayan burnun günümüzde körelmiş bir vaziyette olduğunu belirten Akçay, konu ile alakalı olarak sözlerine şu şekilde devam etti:
“Ben bu körelmenin, kaslarımız gibi esnetilerek eski haline getirebileceğini düşünüyorum. Bu sayede duyusal hislerimiz maksimuma ulaşıp, nörolojik olarak oluşan alzaymır (Alzheimer) ve şizofreni gibi hastalıklardan korunmamız sağlanacaktır. Kokular limbik sistemimizin içerisinden amigdala duyu organıyla bizlere yansıtılır. Koku hariç tüm duyu organları frontal lobdadır fakat koku ise arka loba yansır. Bu da her şeyi bizlere filtrelenmeden yansıtır. Örnek olarak bir şey işittiğimizde veya gördüğümüzde o şeyin bizim için tehlike arz etmesi, bizi oradan uzaklaşmaya sevk eder. Bu yüzden koku hariç tüm duyu organları beynimiz tarafından filtrelenmektedir. Dolayısıyla koku duyusunun filtrelenmemesi, günde ortalama 21 binden fazla koku almamızı sağlamaktadır.” “İnsanların asıl elde etmek istediği sadece kendisine özel bir kokuya sahip olmalarıdır”
Üniversiteyi bitirdikten sonra çok daha büyük hedefleri olduğunu açıklayan Güray Akçay, “Gelişmiş bir pazar alanına sahip parfüm sektörü insanların çok ilgisini çekmektedir. Fakat insanların asıl elde etmek istediği sadece kendisine özel bir kokuya sahip olmalarıdır. Diğer ülkelerde bunun örneklerine rastlanabilmektedir. Fakat ülkemizde böyle bir uygulama yoktur. Gelecekte benim yapmak istediğim, insanları bu konuya hâkim hale getirip, kendi kokularını kolay ve istedikleri bir şekilde tasarlayabilmeleridir” diyerek konuşmasını bitirdi.
