Haber7 Genel Yayın Yönetmeni Osman Ateşli, gündemdeki ekonomik gelişmelere ilişkin bir yazı kaleme aldı. Yazısında dolara karşı atılan ‘Kur Korumalı TL Vadeli Mevduat’ hamlesine vurgu yapan Ateşli, “Vatandaşları parasının değerini korumak adına dövize sevk eden gerekçe bu ara formülle ortadan kalkmış oldu. Piyasalar mesajı olumlu algıladı. Her şey saatler içince tersine dönmeye başladı. Bunlar da tersyüz oldu. ‘Erdoğan her seferinde şapkadan bir şey çıkardı, hiç beklemiyorduk’ diye itiraflar gelmeye başladı” ifadelerini kullandı. Dolardaki düşüşle birlikte ibrenin tersine dönmesiyle ekranda şekilden şekile girenlerin olduğunu hatırlatan Osman Ateşli, hamlenin yabancı ekonomistler tarafından şaşkınlıkla karşılandığına da dikkat çekerek, “Kur arttı diye zam üstüne zam bindirenler, market raflarında etiketleri değiştirme yarışına girenler, stokçuluk peşinde koşanlar; Kurdaki düşüş sonrası yanlıştan dönmeniz adına sizden aynı hızı ve performansı bekliyoruz. Bu insani ve vicdani bir haktır. Hakkı gözetmeyen gün gelir hesabı öder” uyarısında bulundu.
İşte Osman Ateşli'nin o yazısı:
Dövizin alıp başını gitmesiyle öyle keyifliydiler ki, öyle neşeliydiler ki… Zil takıp oynamadıkları kalmıştı. ‘Çarşı pazar yangın yeri… Battık, bittik’ diye sürekli algıya çalıştılar. Sokak imalarında bulundular. ‘Galiba bu kez gerçekten gidecek’ diye düşündüler. ‘Bırakın ekonomiyi, ülke batsın umurumuzda mı, yeter ki o gitsin.’ dediler…
Dolar 20 olsun, 30’u bulsun.
Vatandaş isyan etsin diye,
Sürekli karamsarlık pompaladılar.
Sokaklar hareketlensin istediler.
Hayal ettikleri tam da bunlardı.
Ta ki Başkan Erdoğan’ın ‘Türkiye Ekonomi Modeli’yle ilgili yol haritasını açıklayana kadar. Kur Korumalı TL Vadeli Mevduat planı açıklandıktan sonra tablo tersine döndü. Türk Lirası'ndaki kuşatmayı kıracak çalışmanın adı bile piyasalara iyi geldi. TL mevduatların kur kaynaklı kayıplara karşı güvence altına alınması önemli bir hamleydi. Vatandaşları parasının değerini korumak adına dövize sevk eden gerekçe bu ara formülle ortadan kalkmış oldu. Piyasalar mesajı olumlu algıladı. Her şey saatler içince tersine dönmeye başladı. Bunlar da tersyüz oldu. ‘Erdoğan her seferinde şapkadan bir şey çıkardı, hiç beklemiyorduk’ diye itiraflar gelmeye başladı.
Siyasi rant devşirecekleri senaryoları çöktü. Çapılmışa döndüler. Ekranlardakiler konuşmakta zorlandılar. Döviz kurundan daha hızlı bir şekilde suratları düştü. İbrenin tersine dönmesiyle ekranda şekilden şekile girdiler. Şirin’likleri gitti. Döviz uçarken dakika skor verenler sırra kadem bastı. Morali dövizdeki yükselişe endeksli olanlar suskunluğa gömüldüler.
Buna rağmen spekülasyon yapmaktan da vazgeçmediler;
Merkez Bankası eski Başkanı Durmuş Yılmaz, ‘Bu bir alım fırsatıdır” dedi manipülasyon yapmaya kalkıştı. “Kaldığı yerden iş devam eder” diyerek piyasalara korku pompaladı.
Saçmalıklarının ardı arkası kesilmedi.
‘17 liraya dolar alan arkadaş’ına üzülen mi dersiniz. “Millet kefen parasını dolara yatırdı, zararını devlet ödesin” diyen mi dersiniz.
Türk lirası değer kazandıkça değerlerini düşürdüler. Ekonomi tehdit altındayken ellerini ovuşturanlar vatandaşın sevincine ortak olmayı yine ıskaladı.
Buna karşın; yeni ekonomik önlem paketi adımı içeride ve dışarıda TL’nin değer kaybını önleme adına oldukça olumlu bir adım olarak değerlendirildi.
Doların 18,5 TL'den bir anda 12 liraya kadar düşmesi yabancı ekonomistleri bile şaşırttı. İngiliz ekonomist Timothy Ash, "30 yıldır ekonomistim. Kariyerim boyunca böyle bir şey görmedim" yorumunu yapmak zorunda kaldı.
Bazıları da Türkiye’nin sunduğu fırsatları gördü;
Ünlü yatırımcı Mark Mobius Bloomberg HT'ye verdiği mülakatta "Biz Türkiye’ye yatırım yaptık ve yapmaya devam edeceğiz hiçbir şekilde elimizde olanı satmıyoruz. Hükümetin son attığı adımlar iyi bir adımdı" itirafında bulundu.
Bizimkilerse yastaydı ya da müzmin hasta… Ne olduklarının önemi yok.
Önümüzdeki günlerde başka enstrümanların da devre alınacağını biliyoruz. Bazıları daha büyük travmalar yaşayabilir.
Geçmişte ulusal sırlarımızı ifşa eden firari Can Dündar öfke nöbetlerine tutulmuşsa biz mutluyuz. Son ekonomik gelişmeler üzerinden muhalefeti hedef almışsa doğru yoldayız;
AK Parti yapıyor, muhalefet bakıyor. Muhalefetin ekonomi kurmayları, hala ortak bir programla, bir gölge kabineyle ortaya çıkamadı. Böyle giderse Erdoğan seçimi kazanır.” endişesi boşa değil.
Daha da ötesi;
Finansal saldırılar, ‘erken seçim’ yaygaraları filan hepsi birbiriyle bağlantılı. Anlayacağınız konu sadece dolar da değil.
Aşı şart!
Yerli koronavirüs aşısı TURKOVAC için acil kullanım izni çıktı. Aşının seri üretime başlanıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısı'nda "Turkovac inşallah tüm dünyayla, tüm insanlıkla buluşuyor" açıklamasıyla duyurdu bu önemli gelişmeyi…
Şanlıurfa Organize Sanayi Bölgesi'ndeki bir laboratuvarda düzenlenen TURKOVAC aşısına acil kullanım onayı verilmesi ve aşının seri üretimine başlanması törenine canlı bağlantı ile bizzat katıldı.
Türkiye'nin kendi aşısını üretilebilen birkaç ülkeden biri olması çok çok önemli… Üstelik bunun Türk bilim insanları ve araştırmacılar tarafından geliştirilmiş olması da kıymetli… Dünyada omicron paniği başlamışken patenti bize ait olan bir aşımız var artık.
Bazı vatandaşlar aşı olmak için özellikle yerli aşının çıkmasını bekliyordu. Bazıları da sonraki hatırlatma dozlarındaki tercihlerini yerli aşıdan yana kullanmak istiyordu. Aşı olmayanlara duyurulur; Sinovac ve BioNTech aşılarının ardından üçüncü bir alternatif var artık. Yerli aşı TURKOVAC.
Yarından tezi yok randevularınızı alıp TURKOVAC aşısını yaptırabilirsiniz.
Yerli aşı TURKOVAC’ı geliştiren ve üretimine katkı sağlayan herkesi tebrik ediyor, teşekkürlerimizi sunuyoruz. Sosyal medyada yerli aşıya kulp takmaya çalışanlara diyecek söz yok. Müzmim muhalif tayfaya da diyeceğimiz ayarlarınızla boşuna oynamayın. Görünen o ki sizi bozacak haberler önümüzdeki günlerde de akmaya devam edecek.
Son olarak önemli bir not; Doların eski seviyelerine doğru gerilemesi sonrası vatandaşlarda haklı bir indirim beklentisi oluştu. Fiyatların yeniden makul seviyelere çekilmesi şart. Faturayı yoksulun, dar gelirlilerin sırtına yüklememek adına herkesin taşın altına elini koyması gerekiyor.
Kur arttı diye zam üstüne zam bindirenler, market raflarında etiketleri değiştirme yarışına girenler, stokçuluk peşinde koşanlar; Kurdaki düşüş sonrası yanlıştan dönmeniz adına sizden aynı hızı ve performansı bekliyoruz. Bu insani ve vicdani bir haktır. Hakkı gözetmeyen gün gelir hesabı öder.
KAYNAK : Haber7