Tüm Belediye ve Genel Hizmet İşçileri Sendikası (Hizmet-İş) Genel Başkanı Mahmut Arslan, “Kamu Çerçeve Protokolü’nün Belediyeler için uygulanmasını konusunda ısrarla bütün gücümüzü kullanacağız“ dedi. Hizmet-İş Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, 8 Ağustos tarihinde Hak-İş (Hak İşçi Sendikaları Konfederasyonu) ve HİZMET-İŞ Sendikası Genel Başkanı Mahmut Arslan başkanlığında, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) Gazimağusa kentinde toplandı. Arslan, Genişletilmiş Başkanlar Kuruluna hitaben yaptığı konuşmasında, belediye çalışanlarının ve ev işçilerinin sorunlarına ve bu sorunların nasıl çözülebileceğine dair değerlendirmelerde bulundu. Arslan konuşmasına başlarken Erenköy Direnişinin yıl dönümü olan 8 Ağustos tarihine dikkat çekerek, “Erenköy Direnişi aslında Kıbrıs’ta bir destanın adıdır. Bu direnişin istediğimiz gibi sonuçlanmasını sağlayan ana etkendir. Keşke şartlar müsait olsaydı da o topraklara özgür bir şekilde girip Başkanlar Kurulumuzu Erenköy’de yapsaydık.” ifadelerini kullandı. “KKTC’nin varlığını uluslararası arenada tanınması, pek çok çalışmaları birlikte yapmamız gerekiyor”
KKTC Kamu-Sen Sendikası’nın Hak-İş Konfederasyonuna bağlı önemli bir sendika olduğunu dile getiren Arslan, burada birlikte KKTC ekonomisine daha fazla katkı vermek için olduklarını söyledi. Arslan, “Biz yoksak kimse yok demektir o yüzden de burada olacağız. Burada da bütün güzümüzle KKTC’nin varlığını devam ettirmesi, uluslararası arenada tanınması, ambargoların kaldırılması, uluslararası ilişkiler bazında Kamu-Sen’in uluslararası sendikacılıkta daha yakın yerlere getirilmesi gibi pek çok çalışmaları birlikte yapmamız gerekiyor. Bu hem bir sorumluluk hem de bir görev. Bu konular, Sendikamızın 14. genel kurulunda ve Hak-İş’in 15. genel kurulunda bu konuda aldığımız kongre kararlarımız.” dedi. “KKTC vatandaşları çocuklarının geleceklerini bu ülkede görmeleri gerekiyor”
KKTC’deki sorunların çözülmesi için halkı daha iyi tanımaları gerektiğini dile getiren Arslan, bu konu hakkında çok sayıda insanın konuştuğunu ama konuşulanların karşılık bulması için o kişilerin KKTC’ye gelmelerini gerektiğini söyledi. KKTC vatandaşlarının geleceklerini Avrupa ülkelerinde gördüklerini ifade eden Arslan, “KKTC vatandaşları çocuklarının geleceklerini bu ülkede görmeleri gerekiyor. Burada olmuyorsa Anadolu’da görmeleri gerekiyor. Eğer bunu yapamamışsak Türkiye’de büyük laflar etmenin hiçbir manası yok. O zaman biz KKTC’deki Türklerin çocuklarının da geleceklerini bu adada görmelerini sağlayacak tedbirleri almamız gerekiyor. Bu ada sadece Türklerin hayatlarını özgürce yaşamaları gereken bir adanın ötesinde bir anlam ifade ediyor. Türkiye’nin güvenliği KKTC’den geçiyor. Türkiye’nin Mavi Vatan’ının anlamı Kuzey Kıbrıslı Türklerle ancak ifade edilebilir. Onun için Türkiye Cumhuriyeti bütün imkanlarını seferber ederek adada yaşanan ekonomik sıkıntıları ve zorlukları asgariye indirecek yeni adımlar atması gerekiyor.” dedi. “Temmuz ayı istatistiklerine göre Türkiye’nin en büyüğü olduğumuz açık ara ilan edilmiş oldu”
Hizmet-İş Olağan Genel Kurullarını 17 Aralık’ta yaptıklarını hatırlatan Arslan, burada “Emeğin Küresel Hizmeti” mottosuyla uluslararası mecralarda liderlik etmeyi hedeflerine eklediklerini belirtti. Genel kurulun ardından il hedeflerinin ocak ayındaki istatistiklerin lehlerine dönüştürmek olduğunu ifade ederek, “Son temmuz ayı istatistiklerine göre Türkiye’nin en büyüğü olduğumuz açık ara ilan edilmiş oldu. 276 bin üyeye ulaştık. Bu elbette büyük bir başarı hikayesi ama halen iş kolumuzda 4 bin civarında sendikasız işçi var. Halen yetkili olduğumuz yerlerde 38 bin dayanışma aidatı ödeyerek bize üye olmayan arkadaşlarımız var. O zaman hedefi daha da büyütmemiz gerekiyor. İş kolundaki bütün sendika üyelerini sendikamıza dahil etme mücadelemize hız kesmeden devam etmeliyiz.” dedi. “Bakan Bilgin ile belediye çalışanlarının hakları konusunda prensip kararı almıştık”
Belediye ve belediye şirketlerinde kamu çerçeve protokolünün uygulanmaması konusuna da değinen Arslan, kamuda yaptıkları Toplu İş Sözleşmesinin, yakın tarihin en başarılı sözleşmeleri olmasına rağmen 600 bin işçinin çalıştığı belediyelere bu uygulamanın yapılmamış olmasının büyük bir üzüntü kaynağı olduğunu dile getirdi. 2023 yılı Kamu Çerçeve Protokolü’nün imzalama sürecinde de konuyu masaya yatırdıklarını söyleyen Arslan, “Kamu Çerçeve Protokolünün belediyeler için de uygulanması talebimiz Türk-İş ve Disk tarafından kabul edilmedi. Dolayısıyla Kamu Çerçeve Protokolüne bunun yazılamayacağına dair bir direnişle karşı karşıya kaldık. Sayın Bakanla Hak-İş olarak bunun imzalanması konusunda prensip kararı aldık.” dedi. Kamu Çerçeve Protokolü’nün belediyeler için uygulanmasını konusunda her zaman hassasiyetli davranacaklarını dile getiren Arslan, bu konuda ısrarlı olacaklarını bütün güçlerini kullanacaklarını sözlerine ekledi. “Ev işçilerinin de iş kanunu kapsamına alınması bizim elimizden geçecek”
Arslan, ev işçilerinin iş kanunu kapsamında olmadığını belirterek, bu konuda çalışmalar yürüttüklerini ifade etti. Arslan, “Ev işçileri ile ilgili gerçekten büyük bir mücadele ile büyük bir fedakarlık ile önemli bir eşiği geçtik. Binin üzerinde ev işçisini sendikamız bünyesine kattık. Bu konuda kadın komitesi başkanlarımızla çok iyi sonuçlar elde ettik. Tabii ki bin değil 5 binleri bu sene içerisinde gerçekleştirip bu arkadaşlarımızla ev işçileri buluşmalarını düzenleyip bütün Türkiye’de yeni bir adım atmayı planlıyoruz. Ev işçileri İş Kanunu kapsamında değil. Geçmişte kapıcılar da İş Kanunu kapsamında değildi, Sayın Kurucu Başkanımız parlamentoya gittiğinde işlerinden bir tanesi kapıcıların iş kanuna alınmasıydı. Onda da Hak-İş ve Hizmet-İş’in mührü var. İnşallah ev işçilerinin de iş kanunu kapsamına alınması bizim elimizden geçecek.” dedi. Konuşmaların ardından KKTC Kamu-Sen Genel Başkanı Metin Adan ve Hizmet-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan birbirlerine hediye takdiminde bulundu. Toplantıya Hizmet-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan’ın yanı sıra Hizmet-İş Genel Başkan Vekili Halil Özdemir, Hizmet-İş Genel Başkan Yardımcıları İdris Ersoy, Celal Yıldız, Mehmet Keskin ve KKTC Kamu-Sen Genel Başkanı Metin Atan da katılım sağladı.
