Asayiş

İzmir’de hastane içerisinde, doktordan doktor eşine şiddet

Pratisyen hekim dr. Nesrin kanbal

İzmir’de hastane içerisinde, doktordan doktor eşine şiddet
28-04-2022 14:37

İzmir’de rahatsızlığından dolayı Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine giden kadın doktor, bağımlılık polikliniğinde yatan ve ayrı yaşadığı doktor eşi tarafından darp edildi. Darp raporu alan doktor, hastanede uğradığı saldırı esnasında kimsenin kendisine yardım etmediğini öne sürdü.


14 yıldır Söke Fehime Faik Kocagöz Devlet Hastanesi Acil Servisi’nde görev yapan Pratisyen Hekim Dr. Nesrin Kanbal (47), 22 yıldır evli olduğu eşi N.Y.’den (56), sürekli darp edildiği için 2 yıldır ayrı yaşıyordu. Kendisi gibi Kuşadası Devlet Hastanesi’nde diyaliz doktoru olan N.Y.’nin 22 yıllık ilişkilerinde, sürekli kendisini ve çocuklarını darp ettiğini iddia eden Nesrin Kanbal, son olarak hem kızlarını görmek hem de rahatsızlığından dolayı İzmir Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine geldi. Burada sonuçlarını hocalarına göstermeye çıktığında eski başhemşiresi tarafından eşinin bağımlılık polikliniğinde bulunduğunu öğrendi. Hekim olan eşinin diyaliz sınavına çalışması için notları götürdüğünde şiddet gördüğünü iddia eden Nesrin Kanbal, “Beni en çok rahatsız eden olay, bağırdım çağırdım, bulunduğum odanın kapısı açık ve hemşire odasının karşısında. Mesafe olarak 3 metre bile değil. Bu kadar çığlığa hiç kimse gelmedi” dedi. "Hazırladığım notları vermek için bağımlılık servisine gittim"


Yaşadığı dehşet anlarının öncesini anlatan Dr. Nesrin Kanbal, "22 yıllık acil ve diyaliz hekimiyim. 14 yıldır Söke Devlet Hastanesinde çalışıyorum. Dün gece hastalığım yüzünden zor bir nöbet geçirdim. Nöbetimi tamamladıktan sonra İzmir’de yaşayan kızlarımın yanına geldim. İzmir’e geldiğim zamanda eğitim aldığım ve hocalarımın olduğu Ege Üniversitesi’ne ağrılarımın artması sebebiyle başvurdum. Hastane Acil servisinde kontrollerim yapıldı. Gerekli testleri yaptırdım. Hem hocalarımı ziyaret amaçlı hem de sonuçlarımı hocalarımı göstermek için Ege Üniversitesi’nde bulunan nefroloji bölümüne çıktım. Orada arkadaşım ve eski başhemşirem yanıma geldi. Yanıma gelince bana dünkü diyaliz sınavında bulunmadığımı ve sınavları geçenlerin listesinde adımı olmadığını ve eski eşimin de sınavı geçemediğini söyledi. Bana neden sınava gelmediğimi sorduğunda, eski eşimle uzun zamandır konuşmadığım için sınavdan haberim yoktu dedim. Eşimde burada galiba diye sorunca da ‘evet burada bağımlılık servisinde yatıyor’ dedi. Hemşire arkadaşım benden eşime ulaştırmam için diyaliz sınavının notlarını istedi. Bende elimdeki notları ve flaş belleği kendisine ulaştıracağımı ve başka notlar varsa verebileceğimi söylemek zorunda kaldım. 3 çocuğumun babasıdır. 2 yıldır ayrıyız ama 22 yıllık evliliğimiz oldu iyi kötü. Sonuçta beraber büyüdük. Beraber yaşlandık. 3 çocuğumun ve geçmişin hatırına hazırladığım notları vermek için bağımlılık servisine gittim. Bağımlılık servisi kilitli bir servis. Kart usulü veya ziyaretçilerin isteği üzerine açılan bir kapı değildir. Sadece orada hastaların ve çalışanların bulunduğu bir yer. Durumu oradaki çalışanlara anlattım elimdeki notları ve flaş belleği bir de kahvaltılıkları eski eşime bırakılmasını rica ettim. Onlarda soldan ikince odada oturuyor kapıda açık siz bırakabilirsiniz çünkü bunlar değerli malzemeler. Bende bundan dolayı içeri girdim. Çok muhatap olmak istemediğim için, ‘not istemişsin bende sana bırakıyorum. Zaten 2-3 hafta burada yatacağını biliyorum. En azından böyle ders çalışırsın" dedim. “Arkamı dönmemle duvarı görmem bir oldu”


Uzun süre ayrı yaşadığı eşi tarafından hastane içerisinde darbedildiğini söyleyen Dr. Kanbal, "Arkamı dönüp gidiyordum ama arkamı dönmemle duvarı görmem bir oldu. Nasıl bana yetişti, nasıl duvara girdim hiç bilgim yok. Direk sağ omuzum, sağ kulağım burnumun bir kısmı ve kafamın sağ kısmı tamamen duvardaydı ve üstüm başım kan içindeydi. Sağ dişlerimden en az 4 tanesi kırık bir şekilde elime geldi. Beni en çok rahatsız eden olay, bağırdım çağırdım, bulunduğum odanın kapısı açık ve hemşire odasının karşısında. Mesafe olarak 3 metre bile değil. Bu kadar çığlığa hiç kimse gelmedi. Görmedim. Kaç dakika geçti bilmiyorum. Elimdeki cep telefonuyla da yüzümü ve diğer yerlerimi darp etti. Sadece yüzümden burnumdan akan kanları hatırlıyorum. Kapıda birkaç hasta yakınının ve hasta bakıcının dış kapıya geldiğini gördüm. Maalesef ben kendimi kapının dışına attım. Kendimi koridora attım" ifadelerine yer verdi. Yıllardır şiddet görüyormuş


Ayrı yaşadığı eşinin yıllardır kendisine ve çocuklarına şiddet uyguladığını söyleyen Kanbal, "Beni kimse o adamın elinden almak ya da kurtarmak gibi bir pozisyonu olmadı. Çok şükür kendimi dışarı atabildim. Koridorda kamera varsa onlarda bu olaya şahittir. Zaten benim eski eşimin yanılmıyorsam orada 10 yıl içinde 6. yatışı. Benim 22 yıllık eşim ve 3 çocuğumun babasından ayrılmamın sebebi, yaklaşık 12 yıldır alkol bağımlısı ve alkolik tedavisi almasına rağmen kötü alışkanlıklarından vazgeçememiş olması ve bunu aile hayatımıza yansıtıp ben ve çocuklarımı, özellikle beni yıllardır darp etmesi. Bu işlerden oluşan sebeplerden sicili de hem resmi hem adli sicili dolu. Maalesef kadına yönelik şiddetin en yüksek boyutundayız. 22 yıldır eşim tarafından sürekli darp ediliyorum. Evlilik hayatım boyunca da sürekli darp edildim. En az 12 yıldır alkol ile mücadelesinden dolayı darp edildiğim için sürekli sessiz kalıyordum. Ayrıldığım 2 yıl içinde bile en az 3 kere resmi kurumun içinde, hastanenin önünde, polislerin önünde darp edildim” açıklamasında bulundu.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER