Dördüncü Keşmir Sömürge Günü “Youm-e-Istehsal-e-Kashmir” için Ankara’daki Pakistan Büyükelçiliğinde bir etkinlik düzenlendi.
Keşmir Sömürge Günü, Hindistan’ın Pakistan’ın Cammu ve Keşmir bölgesindeki yasadışı işgalini sürdürmek için Ağustos 2019’da gerçekleştirdiği eylemlerin kasvetli bir anısı olarak her yıl tüm dünyada anılıyor.
Uluslararası toplumun talebine rağmen Hindistan’ın Keşmirlilerin yasal hakkını reddettiğini belirten Milletvekili Burhan Kayatürk, "Keşmir halkına kendi kaderini tayin etme hakkı Birleşmiş Milletler ve Hindistan liderliği tarafından vaat edilmiştir ancak yetmiş yıl geçmesine rağmen hala söz yerine getirilmemiştir. Haklı özgürlük davasında Türk milleti, Keşmirli kardeşleriyle her zaman omuz omuza durmaya devam edecektir" dedi.
Stratejik Düşünce Enstitüsü (SDE) Başkanı Emekli Tümgeneral Güray Alpar, Güney Asya’da sürdürülebilir barış ve istikrar için hayati önem taşıyan Keşmir anlaşmazlığının çözümüne atıfta bulunarak, uluslararası toplumun bölgede devam eden ağır insan hakları ihlallerine son verilmesi için üzerine düşen rolü oynaması gerektiğini belirtti. IIOJK ve ilgili Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi kararlarında belirtildiği gibi Birleşmiş Milletler’in himayesinde adil ve tarafsız bir plebisit (Bir ulusun hangi devlete bağlanmak istediğini belirtmesi için başvurulan oylama) düzenlenmesi gerektiğini söyledi.
Pakistan Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Abbas Sarwar Qureshi olayla ilgili olarak, "Güçlü olan haklıdır derler ancak sırayı tersine çevirmenin ve haklının güçlü olduğunu söylemenin zamanı geldi. Özgürlük için canını veren, binlerce tecavüze uğramış kadın, yetim çocuk, kaçırılan genç ve 76 yıldır evleri kuşatma ve esaret altında olan insanlar, kendi kaderini tayin talebinde haklı oldukları için en güçlüsüdür" ifadelerini kullandı.
Qureshi, işgalci güç Hindistan’ın 5 Ağustos 2019’daki eylemlerinin Keşmirlilerin özgürlük ve barış mücadelesini susturmasına yetmeyeceğini, bariz bir şekilde başarısız kaldığı görüşünde olduğunu vurguladı. Keşmir mücadelesinin şu an 5 Ağustos 2019’tan çok daha canlı ve güçlü olduğunu, Keşmirlilerin, BM, Pakistan ve Hindistan tarafından kendilerine vaat edilen meşru haklarını elde etme konusunda bugün daha kararlı olunduğu vurgusunu yaptı.
Maslahatgüzar Qureshi, Türkiye’nin Cammu ve Keşmir anlaşmazlığına ilişkin ilkeli duruşunun çok geçerli olduğunu söyleyerek, uluslararası forumlarda Keşmir davasına verdiği sürekli destek için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür etti.
Qureshi, Pakistan-Türkiye ikili ilişkilerinin olumlu gidişatından duyduğu memnuniyeti de dile getirerek, iki ülke arasındaki eşsiz kardeşlik bağlarının güçlenerek devam edeceğinin altını çizdi.
Etkinliğe sivil toplum, medya, düşünce kuruluşları ve Ankara’da yaşayan Keşmirliler katılım gösterdi.