Haber7 / Abdurrahman Koç
Her fırsatta Türkiye'nin itibarını karalamaktan geri durmayan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, bu kez "uyuşturucu" yalanıyla ortaya çıktı.
Meclis grubu toplantısında uyuşturucu parasıyla cari açığın kapatıldığı iddiasında bulunan Kılıçdaroğlu, "Sanıyorlar ki Kılıçdaroğlu geri adım atacak. Bu evlatların hakkını korumak boynumun borcu'' dedi.
Ancak Kılıçdaroğlu'nun bu iddiası, tıpkı öncekiler gibi Türkiye siyasetini karıştırmak ve ülkeyi uluslararası kamuoyunda karalamaktan başka bir amaç taşımıyor.
Kılıçdaroğlu'nun uyuşturucu iddiasına tepki: Hakkımızı helal etmiyoruz
Haber7'ye konuşan Aydınlık yazarı Gaffar Yakınca ve Gazeteci Nedim Şener, son Amerika ziyaretine işaret ederek Kılıçdaroğlu'nun bu yalanı FETÖ'den aldığını söyledi.
Gaffar Yakınca, Kılıçdaroğlu'nun ABD ziyaretinde 8 saatlik bir dilimin kayıp olduğunu söyleyerek, "Büyük ihtimalle orada bizim bilmemizi istemediği bazı görüşmeler yaptı" dedi.
"BELLİ Kİ AMERİKA'DA BAZI GÖRÜŞMELER YAPILMIŞ"
"Uyuşturucu iddiasının iki bağlantısı var" diyen Gaffar Yakınca, "Birincisi Amerika" ziyaret dedi. "Büyük bir ihtimalle orada bizim bilmemizi istemediği bazı görüşmeler yaptı" diyen Yakınca, şöyle devam etti:
"O görüşmelerde de belli ki bugüne kadar Türk siyasetinde görülmemiş bazı taktikleri denemesi yönünde bir mutabakat sağlandı. Bu bir talimat mıdır yoksa Kılıçdaroğlu ortak stratejileri mi belirlemiş onu bilemiyoruz. Ama ABD seyahatinde yanına götürmüş olduğu Hacer Foggo da şaibeli bir isim. Onu alarak kamera karşısına geçmesi bir defa burada manidar bir çizgi var. İkincisi bu işin arka planında TTB Başkanı Şebnem Koru Fincancı'nın TSK'yı kimyasal silah kullanmakla suçlaması hadisesi var. Bunu onun devamı olarak okumalıyız"
"TÜRKİYE'Yİ TÜM TOPLUMDA ÇOK KÖTÜ BİR NOKTAYA SÜRÜLEYEBİLECEK BİR TUZAK"
Bu açıklamanın doğrudan Türkiye Cumhuriyetini hedef aldığını belirten Yakınca, "Türkiye'nin cari açığını kapatmak için uyuşturucu kaçakçılığı yaptı gibi korkunç bir iftirayı dile getiriyor. Herhangi biri söylese problem olmaz ama ikinci büyük partinin genel başkanı tarafından dillendirilmesi uluslararası toplumda yankı bulur. Bu ne olacak tüm dünyadaki Türkiye düşmanları hepsi bu iddianın etrafında toplanacak. Tıpkı kimyasal silah iddiası gibi. Aslında Kemal Bey seçimi kazanmak için yapıyor ama ümit ediyorum farkında değildir, -farkındaysa daha korkunç bir tuzağa işaret eder ama bu Türkiye'yi tüm toplumda çok kötü bir noktaya sürükleyebilecek bir tuzak. Peki bu çalışır mı çalışmaz. Neden çünkü delilsiz ispatsız, saçma sapan belirsiz tezlerle gündeme getirilen laflar bunlar" diye konuştu.
"MUSTAFA KEMAL'İN KURDUĞU PARTİ İÇİN ÇOK TALİHSİZ BİR GÖRÜNTÜ"
"2 yıl öncesinden başlayarak FETÖ kaynaklı, FETÖ ilişkili sosyal medya hesapları hükümeti mesnetsiz bir şekilde uyuşturucu kaçakçılığı yapmakla suçlamışlardı" diyen Yakınca, "Böyle bir kampanya yürütülmesinin önünü açmışlardı. Kılıçdaroğlu'nun ABD'de yaptığı görüşmeye dair kafamızda soru işaretleri oluşuyor" ifadelerini kullandı.
Yakınca, şöyle devam etti:
"Çünkü iddia şuydu; Avrupa'da FETÖ'nün üst düzey bazı sözde yöneticileri ABD'ye gittiler ve Kılıçdaroğlu ile görüştüler ya da orada FETÖ ittisaklı isimlerle görüştüler. Dolayısıyla Kemal Bey aslında partisiyle beraber Türkiye Cumhuriyeti'ni hedef alan bir odağın merkezi görüntüsü çiziyor. Bu da tabi CHP için, Mustafa Kemal'in kurduğu parti için çok talihsiz bir görüntü"
"TÜRKİYE'NİN UYUŞTURUCU MERKEZİ HALİNE DÖNÜŞTÜRÜLDÜĞÜ İDDİASI"
FETÖ üyesi 'fuatavni' kod adıyla Twitter hesabı olan Sait Sefa'nın attığı tweete işaret eden Gazeteci Nedim Şener, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Yıllar önce söylediğimiz şeyi nihayet muhalefet sahiplendi' diyor. Türkiye'de uyuşturucu parasıyla devletin hükümetin AK Parti'nin finanse edildiği yalanlarını topluma enjekte etmişlerdi. Bu uzun süre unutuldu. Daha sonra yurt dışına kaçan firari FETÖ elebaşısının açıklamaları geldi. Bunları tekrar ısıttılar. Türkiye'nin bir uyuşturucu merkezi haline dönüştürüldüğü algısı oluşturmak istediler. Tıpkı Türkiye'nin Gece Yarısı Ekspresi filminde olduğu gibi uyuşturucu merkezi olduğuna dair bir karalama kampanyasıyla karşı karşıya kaldığını bunun da uluslararası konjonktür ile ilişkili olduğunu anlatmıştım"
Kılıçdaroğlu'na tepkiler dinmiyor: Siyasi tarihin en vahim iftirası...
Erdoğan 'Bu kepazelik sınırı aştı' diyerek Kılıçdaroğlu'nu yerden yere vurdu
"KULLANDIĞI ARGÜMAN FETÖ ARGÜMANI"
Şener, "Kullandığı argüman FETÖ terör örgütü argümanı" diyerek, "Diyeceksiniz ki belki elinde tespit vardır. O zaman daha önce söylediği konular gibi bunu da açmak gerekiyor. Bundan bir süre önce siyasi cinayetler işlenecek demişti. Bir hafta önce belediye başkanlarına telefonlarınız dinleniyor diye açıklama yaptı. Her seferinde hukuk devreye girdi, o topu taca atmayı tercih etti" değerlendirmesinde bulundu.
"BU NASIL BİR ORGANİZASYONSA DÜNYA TARİHİNE GEÇECEK BİR ÖRGÜT"
Şener şöyle devam etti:
"Şimdi burada da eğer Türkiye Devleti'nin, bu nasıl büyük bir organizasyonsa bunun içinde uyuşturucuyla mücadele eden tüm birimlerin, Emniyet Jandarma Sahil Güvenlik, Gümrük Muhafaza kim varsa bütün bunların, siyasilerin içinde olması lazım. Bu dünya tarihine geçecek bir örgüt olması lazım. Peki bu insanlar ne yapıyorlar, Avrupa'nın ve BM'nin tüm raporlarında Türkiye uyuşturucuyla en çok mücadele eden en çok yakalama yapan ülkesi. Diğer Avrupa ülkelerinden çok çok fazla"
"FETÖ'NÜN ÜRETTİĞİ YALANLARI GÜNDEME GETİRİYORLAR"
FETÖ'nün ürettiği yalanları gündeme getirdiklerini söyleyen Şener, Mart 2022'de ABD tarafından yayınlanan raporda Türkiye'ye kara para ve uyuşturucu konusunda eleştiriler olduğunu ifade etti. Şener, "Özellikle 15 Temmuz'dan sonra Türkiye'nin izlediği politikalar, uyuşturucu ile mücadele anlamında, terör konusunda, FETÖ unsurlarının temizlenmiş olması bu alanda mücadeleleri çok başarılı kıldı. Bakın Türkiye içinde terör olayları sıfırlandı neredeyse" diye konuştu.
Türkiye'nin uyuşturucu ile mücadele konusunda her zaman Avrupa'nın takdirini gördüğünü söyleyen Şener, şunları aktardı:
"ABD'nin bakışı ise FETÖ bakışıdır. Nitekim Amerika kaynaklı raporların hazırlanmasında FETÖ unsurlarının rolü çok büyüktür. Hatta Türkiye'deki Amerikan Büyükelçiliği'nde bu konuda görev yapan, bu konuda ilişkili kişilerin hazırladığı raporlardır bunlar"
"KILIÇDAROĞLU SADECE BİR PİYON"
Şener şöyle devam etti:
Kılıçdaroğlu bunların arasında sadece bir piyon. Onların yalanlarını dile getiren bir piyon. Yine de şunu söylememiz lazım, madem böyle bir iddian var tüm bilgi belgeleri isim isim, -siyasi kavga değil- savcılığa versin tahkikat yapılsın. Ama onun amacı ortalığı karıştırmaktı. Özellikle 17-25 Aralık'tan itibaren FETÖ'nün söylediği birçok yalanı tekrar etmekten başka bir strateji izlememiş. Buna kontrollü darbe yalanı, Adil Öksüz'ün MİT elemanı yalanını söylemesi, ByLock'çu AKP'liler var deyip liste göstermemesi, siyasi cinayetler işlenecek deyip arkasının gelmemesi gibi. Bu da onlardan bir yalan olarak tarihe geçecek sadece"