Lipton, yeni şirketi ekaterra çatısı altında Doğu Karadeniz’deki çay hasadına 20 Mayıs Cuma günü başladı. Hasat çalışmalarının kesintisiz ilerlemesi için bir dizi uygulamayı hayata geçiren şirket, bu yıl da çay çiftçilerini gıda ve ev hijyeni paketleriyle destekleyeceğini açıkladı. Doğu Karadeniz’de yaklaşık 40 yıldır faaliyet gösteren Lipton, yeni şirketi ekaterra çatısı altında ilk hasadına 20 Mayıs Cuma günü başladı. “Çayımız için Hep Birlikte” çağrısıyla sürgün alımlarına başlayacak olan şirket, sürecin kesintisiz bir şekilde ilerlemesi için çay alım evleri, fabrikaları, çay üreticileri ve iş ortağı yerel işletmelere yönelik bir dizi uygulamayı hayata geçiriyor. Şirket, çay alım işlemleri sırasında üreticilerinin ve çalışanlarının sağlık ve güvenliği için hijyen önlemlerini uygulamaya da devam edecek. Ayrıca geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi 5 bin çiftçiye de hasat kapsamında gıda ve ev hijyeni paketinden oluşan bir destek sağlanacak. Üreticilere yönelik ücretsiz eğitimler devam ediyor
Pandemi sürecinde çevrimiçi olarak gerçekleştirilen üreticilere yönelik eğitimler de bu yıl hasadın başlamasıyla birlikte yeniden yüz yüze buluşmalarda verilmeye başlanacak. Ücretsiz olarak gerçekleştirilecek bu eğitimler kapsamında üreticilere Sürdürülebilir Çay Tarımının Önemi, Toprak Numunesi Alımı ve Gübreleme, Erozyonla Mücadele ve Tampon Bölge Kavramı, Evsel Atık Yönetimi, İstilacı Türlerle Mücadele Yöntemleri ve Kayıt Tutulması, İş Sağlığı ve Çalışan Güvenliği, Çalışanlara Adil Muamele, Bahçe Bakımı ve Budama, Zirai İlaç Kullanımı ve Kişisel Koruma Ekipmanı (KKE) Kullanımı konularında bilgiler verilecek. ekaterra Türkiye Genel Müdürü Fatih Atay, “Türkiye dünyada en çok çay tüketilen ülke. Şirket olarak Türkiye’deki ilk Lipton hasadımızı, senelerdir uyguladığımız yüksek kalite standartlarımızdan hiç ödün vermeden gerçekleştiriyoruz. Lipton markamızın bu topraklardaki 36 yıllık mirasını devralmaktan, Doğu Karadeniz’deki üreticilerimizle birlikte bu kıymetli mirası geleceğe taşırken tüm Türkiye’yi çok sevdikleri çaylarımızla buluşturmaktan gururluyuz. Çay hasadımız vesilesiyle 150 bin kişilik geniş bir ekosisteme temas ediyoruz. Bu sürecin ekosistemdeki tüm paydaşlarımız için sağlıkla tamamlanması ve kusursuz ilerlemesi için geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi gerekli önlemleri aldık. Doğu Karadeniz bölgesinin ekonomik, sosyal ve doğal hayatı için değer oluşturmaya devam edeceğiz. Hasadımızın sağlıklı, çayımızın bereketli olmasını dileriz” dedi.
