Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Kıbrıs’ın milli bir mesele olduğunu belirterek, "Kıbrıs meselesinin, Kıbrıs Türk halkının meşru çıkarlarını ve güvenliğini teminat altına alacak şekilde bir an önce çözüme kavuşturulması, ülkemizin en önemli önceliklerinden biridir." dedi. Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, beraberinde Genelkurmay Başkanı olarak da görevlendirilen Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Musa Avsever, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Atilla Gülan ve Milli Savunma Bakan Yardımcısı Şuay Alpay ile Gazi Orduevi’ndeki KKTC Silahlı Kuvvetler Günü resepsiyonuna katıldı. Saygı duruşu sonrası okunan İstiklal Marşı ve Mücahitler Marşı’nın ardından konuşan Güler, sözlerine Kıbrıs’ın fethinin 452’nci, Türk Mukavemet Teşkilatının (TMT) kuruluşunun 65’inci, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığının ise 47’nci kuruluş yıl dönümlerini kutlayarak başladı. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Toplumsal Direniş Bayramı’nı ve Silahlı Kuvvetler Günü’nü bir arada kutlamaktan duydukları gurur ve mutluluğu dile getiren Güler, "Bugüne kadar Kıbrıs Türkü’nün adada maruz kaldığı baskılar, sindirme politikaları ve katliamlar, kardeşlerimizin haklı mücadelesini sekteye uğratamamış, aksine istiklal ve istikbaline sahip çıkma azim ve kararlılığını daha da artırmıştır. Büyük acıların yaşandığı o zorlu süreçte, bugün kuruluş yıl dönümünü kutladığımız Türk Mukavemet Teşkilatının kahraman mücahitleri, verdikleri destansı mücadelelerle Kıbrıs Türk halkı için parlayan bir yıldız gibi umut olmuşlardır.” diye konuştu. Türkiye’nin de bu mücadelede daima Kıbrıslı kardeşlerinin yanında yer aldığını ve adada barış ve istikrarın sağlanması için her türlü gayreti gösterdiğini vurgulayan Güler, "Her zaman ifade ettiğimiz gibi Kıbrıs, bizim milli meselemizdir. Bu nedenle Kıbrıs meselesinin, Kıbrıs Türk halkının meşru çıkarlarını ve güvenliğini teminat altına alacak şekilde bir an önce çözüme kavuşturulması, ülkemizin en önemli önceliklerinden biridir" ifadesini kullandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın KKTC ziyareti sırasındaki "Bu konuda bir elli sene daha kaybetmeye tahammülümüz yok" ifadesini hatırlatan Güler, şunları söyledi:
"Geçmişten süregelen ve artık miadı dolmuş söylemlerin çözüm çabalarına katkı sağlamadığı anlaşılmalıdır. Temennimiz, adada Kıbrıs Türk halkının haklarını görmezden gelen tek taraflı adımlardan kaçınılması, bu yönüyle tarihi ve mevcut gerçeklerin doğru tanımlanması, bölgede gerilimi artırmaya yönelik eylem ve söylemlerden uzak durulması, yıllardır çözümsüzlüğe mahkum edilen Kıbrıs sorununun uluslararası hukuk temelinde, barışçıl, eşit ve adil bir şekilde çözülmesine yönelik güçlü bir iradenin gösterilmesidir. Bilinmelidir ki Kıbrıslı kardeşlerimizin kazanılmış hakları olan egemen eşitlikleri ve eşit uluslararası statülerinin teyidi, bizler için olmazsa olmazdır. Muhataplarımızdan da Kıbrıs Türkü’nün ve Türkiye’nin uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarına saygılı olarak hareket etmelerini bekliyoruz. Uluslararası camiayı da adil ve kalıcı bir çözüm için destek olmaya, sadece bir tarafın iddialarını desteklemeyi bırakıp konuya makul ve mantıklı bir şekilde yaklaşmaya davet ediyoruz. Adil ve kalıcı bir çözüme ulaşılması yönündeki çağrımızı buradan bir kez daha yineliyor, barış, istikrar ve iş birliğinin hakim olduğu bir Kıbrıs ve Akdeniz için gayretlerimizi sürdüreceğimizi ifade etmek istiyorum.” "Yanlarında olmaya devam edeceğiz"
Son dönemde Yunanistan ile Türkiye arasındaki olumlu gündemin sürdürülmesinin çözüme yönelik iradeye ulaşılması açısından önemli olduğunu belirten Güler, "Ancak, her zaman dile getirdiğimiz gibi, barışçıl bir çözüm için çaba gösterirken milli menfaatlerimizden asla taviz vermeyeceğimiz de bilinmelidir. Hem Kıbrıslı kardeşlerimizin güvenli, huzur ve refah içinde yaşadığı bir geleceği inşa etmek hem de Türkiye’nin Akdeniz’deki hak ve menfaatlerini korumak için kararlılığımız tamdır" açıklamasında bulundu. Türkiye’nin kararlı duruşuyla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve kardeş Kıbrıs halkının geleceğe daha güvenle baktığını, güçlü yarınlara, emin adımlarla ilerlediğini dile getiren Güler, şöyle konuştu:
"Türk Silahlı Kuvvetleri olarak kardeş ordumuza savunma, güvenlik ve harp sanayi alanında her türlü desteği vermeye devam ediyoruz. İcra ettiğimiz ortak tatbikatlar, Kıbrıslı askeri personele verilen eğitim desteği ve savunma sektöründe atılan adımlar, askeri alandaki iş birliğimizin en güzel örnekleridir. Bu iş birliği bundan sonra da artarak devam edecektir. Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı Ada’daki barış ve güvenliğin teminatıdır. Türk Silahlı Kuvvetleriyle birlikte omuz omuza görev yapan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı da Mücahit ruhuyla, Kıbrıs Türkü’nün şanlı sancağını büyük bir gururla taşımakta, adadaki barış ve istikrarın teminatı olarak büyük bir şevkle görev yapmaktadır. Türkiye olarak bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Garanti ve İttifak Antlaşmaları çerçevesinde Kıbrıslı kardeşlerimizin huzur ve güvenliği ile refahı için elinden geleni yapmaya, yanlarında olmaya devam edeceğiz." Bakan Güler, sözlerinin sonunda Kıbrıs Türkü’nün haklı mücadelesinde emeği geçen devlet büyüklerini, komutanları, şehit Mücahit, Mücahide ve Mehmetçiği ve kahraman gazileri hayırla yad etti. Konuşmaların ardından yıl dönümü pastası kesildi, Bakan Güler, vefat eden emekli Albay İlhan Salman adına hazırlanan Milli Mücadele Madalyasını oğlu Milli Savunma Üniversitesi Rektör Yardımcısı Serdar Salman’a "Ne mutlu ki böyle bir kahramanın oğlusunuz." ifadesini kullanarak verdi.