SAMSUN (İHA) – Ondokuz Mayıs Üniversitesi (ÖMÜ) Mustafa Kemal Güneşdoğdu Kampüsünün gelişimine yönelik girişimler hız kazandı.
OMÜ Mustafa Kemal Güneşdoğdu Kampüsü İletişim Fakültesinde kampüs gelişim planı vizyonu ve kampüs alanına yönelik yapılacak olan değişiklikler ile ilgili toplantı düzenlendi. Üniversite ve kampüsle alakalı genel değerlendirme, fakülteler için ise özel bir değerlendirme yapılması gerektiğini söyleyerek sözlerine başlayan Rektör Ünal, “Üniversite ile alakalı ortaya koyduğumuz bir ufuk var. Biz bir buçuk sene içerisinde sert bir tırmanış yaşadık ama bunun yeterli olmadığının farkındayız. Çünkü dünya yeniden dizayn ediliyor. Üniversite, bilgi, eğitim ve öğretim yeniden tanımlanıyor. Bugün kendi süreçlerimizi tanımlayabilirsek biz de bu yarışa dâhil olabiliriz” dedi. “Biz kendi gerçeğimizin farkındayız”
Pandemi sürecini güzel değerlendirdiklerini ve bunun için bazı bedeller ödediklerini belirten Rektör Ünal, “Biz pandemi sürecinde olduğumuz yerde durmayı değil daha hızlı hareket etmeyi tercih ettik ve bunun sonuçlarını da aldık. Türkiye’de kurumsal akreditasyon alan ilk 5 üniversiteden birisi olduk ve bunu 1 yıl gibi bir süre içerisinde gerçekleştirdik. Arkasından girişimci üniversite unvanı alan bir üniversite olduk. Bunları bir tarafa bırakırsak biz kendi gerçeğimizin farkındayız. Bizim potansiyelimiz, bizim imkânımız, bizim elimizdeki fırsatları dikkate aldığımızda bunlar bizim için çok konuşmaya değer şeyler değil. Çünkü Ondokuz Mayıs Üniversitesi gerçekten çok büyük bir güç ve bütün unsurları içinde barındıran nadir üniversitelerden birisi. Her alan içerisinde var ve bunun çok az istisnası var. Sanatıdır, edebiyatıdır, estetiğidir, sağlığıdır, hukukudur, teolojisidir, iktisadıdır. Aklınıza ne geliyorsa içerisinde var ve denge olarak birbirine yakın. Şunda çok iyiyiz şunda çok kötüyüz diyemiyoruz, birbirini dengeleyen bir pozisyon var” diye konuştu. “Öğrencinin kampüs içinde mutlu olması gerekiyor”
Kampüsleri genel olarak değerlendirdiklerinde bir kampüs kültürü oluşturmak istediklerini söyleyen Rektör Ünal, “Kampüs kültürünün anlamı, öğrencinin mümkün olduğunca kampüs içerisinde kalma süresini uzatmakla alakalı. Bunun için de mutlaka öğrencinin ihtiyaçlarını karşılamak gerekiyor. Öğrencinin burada mutlu olması gerekiyor. Bu mutluluk içinde asgari donanıma ihtiyaç var. Öğrenci genç sonuçta, gezecektir. Kütüphanesi, eğlenme mekânı, takılacağı yerler olacaktır. Bunun yapılması gerekiyor” şeklinde konuştu. “Öğrenciler kütüphanede geç saatlere kadar çalışabilecek”
Kampüs çevresinde yapılacak olan değişikliklere ve özellikle kütüphane konusunda öğrencilerin geç saatlere kadar çalışabileceği bir alan oluşturma düşüncesinin olduğuna değinen Rektör Ünal, “Üstünde çalıştık, alternatifler ürettik. Şu anda inşaat halindeki konferans salonunun yanına bir ek bina talep ettik. Talep edilen binayla ilgili birkaç prosedürün halledilmesi gerekiyor. Bunu bekliyoruz. Bunun dışında daha önceden lojman binası olarak planlanan binanın kütüphaneye dönüşmesini de plan dâhiline aldık. Lojman binasını ise kampüsün biraz daha uç tarafına planlayalım diye düşündük. Arkadaşlar orayla alakalı bir kütüphane programı çıkardılar, bir proje yapıldı, onu görüşeceğiz. Biri bu, ikincisi de çevre yeniden düzenlenecek. Arkadaşlar 80 dönüm üzerinde bir peyzaj çalışmasını şu anda yapıyorlar. Her ne kadar ana kampüsle bu kampüsün arasında fiziki bir mesafe olsa da bu bizim zihnimizde asla bir mesafe değil. Hatta ana kampüsün imkânlarından, fırsatlarından yararlanma imkânınız olmadığı için buranın biraz daha özel olduğunu, özel ihtimam gösterilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu noktada sizin belki sesinizi duymak için, size kulak vermek için biraz daha hassasız. Fakat bu süreçte geçici bir şey yapmamak asıl hedefimizdi. Kampüsle alakalı nihai hedef ortaya konduktan sonra her ne yapılacaksa bir bütüncül yapı içerisinde düşünülmeli ve tekrar tekrar aynı iş yapılmamalı. Resim netleştikten sonra en azından yakın plandan başlayıp, eylemleri önem sırasına koyup gerçekleştirmek istiyoruz. Çarşamba kampüsü için 2-5-10 yıl olarak tanımladığımız bir süreç içerisinde bir vizyon çalışmasını deklare edeceğiz. Kendi stratejik planımıza da bunu koyacağız” ifadelerini kullandı.
Çarşamba kampüsünde güçlü bir vakıf şubesi oluşturulması gerektiğini söyleyen Rektör Ünal, şunları söyledi:
“Bu çocuklar bizim çocuklarımız, her birinin ve ailelerinin bir hikâyesi var. Kimisinin ailesi hayvanını satıp gönderiyor, kimisi buraya geldikten sonra başka şeylerin içerisinde kendisini buluyor. Dolayısıyla genel olarak öğrencinin ayaklarının sağlam basması gerekiyor. Bu önemli bir şey, bir sürü fırsat ortaya çıkıyor o fırsatlarda onurlu durabilmesi ve teklifleri reddedebilmesi için arkasında bir yapıya, bir vakıfa ihtiyaç duyuyor. Eğer biz kurmazsak dışardan kurulacak, dışardan kurulan sivil toplum örgütlerinin ne yaptığını biz 15 Temmuz’da yaşadık bir daha yaşamak istemiyoruz o sebepten yerli olsun diyoruz. Bizim kontrolümüzde, bizimle beraber çalışacak yarı resmi bir vakıf şubesine ihtiyaç var diye düşünüyorum.”
İletişim Fakültesinde gerçekleşen toplantıya ayrıca OMÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Fehmi Yazıcı, Prof. Dr. Cengiz Batuk ve Prof. Dr. Selim Eren’in yanı sıra; Ali Fuad Başgil Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan Tahsin Keçeligil, Çarşamba İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İbrahim Serbestoğlu, Adalet Meslek Yüksekokulu (MYO) Müdürü Doç. Dr. Ayhan Ak, Çarşamba Ticaret Borsası MYO Müdürü Prof. Dr. İsmail Aydemir, İletişim Fakültesi Dekan Yardımcıları Dr. Öğr. Üyesi Sinan Kaya ve Doç. Dr. Ömer Çakın ile Fakülte ve MYO’ların öğretim elemanları ile sekreterleri katıldı.
Toplantının ardından OMÜ Rektörü Prof. Dr. Yavuz Ünal, kampüste bulunan fakülteler ile kampüs alanında incelemelerde bulundu.