Dijital dünyanın çocuklar üzerindeki olumsuz etkisinden bahseden Yazar Orhan Toker, "K-Pop genelde kız çocuklarını etkileyerek kendisini değersiz hissetmesine neden olan akımdır. Kore pop, kız çocuklarına zarar veriyor. K-Pop’taki erkek gruplarında genelde cinsiyetsizleştirme var. Kız gruplarında ise fazla dişilik var. Giyim tarzları çok uçta. Aslında dijitalde her konu bizim çocuğumuzun zayıf olduğu kısmı hedefler. Kız çocuklarının kendisini değersiz hissetmesinin arkasında, annenin kendisini değersiz hissetmesi var" dedi.
Çayırova Belediyesi’nin bu yıl dördüncüsünü düzenlediği ‘Kitap Günleri’ tüm hızıyla devam ediyor. Kitap Günleri’nin dördüncü gün etkinliklerinde, "Dijital Baba Orhan Toker" Çayırovalı sevenleriyle Prof. Dr. Necmettin Erbakan Kültür Merkezi’nde buluştu. Çayırovalı okurlarıyla söyleşi gerçekleştiren Toker, "Dijital dünya ve çocuklar üzerine çalıştıkça hedefte aile yapısı olduğunu gördüm. Bunun da özelinde kadınlar ve kız çocuklarının hedeflendiğini gördüm. Anne babanın yerine çocuklara oyun oynatan yerler var. Bunların maksadı da çocukları mümkün olduğu kadar bizden uzaklaştırmak. Çocuğu uzaklaştırınca ne oluyor? Çocuk dijital dünyada daha fazla kalıyor. Kitaplarımın ikisinde de bu konuya değiniyorum. K-Pop genelde kız çocuklarını etkileyerek kendisini değersiz hissetmesine neden olan akımdır. Kore popunun kız çocuklarına verdiği zarar var. Bu K-Pop’taki erkek gruplarında genelde cinsiyetsizleştirme var. Kız gruplarında ise fazla dişilik var. Giyim tarzları çok uçta. Aslında dijitalde her konu bizim çocuğumuzun zayıf olduğu kısmı hedefler. Kız çocuklarının kendisini değersiz hissetmesinin arkasında, annenin kendisini değersiz hissetmesi var" diye konuştu. "Sosyal medyayı kullanmasak, o firmaların sahipleri ’Yandım Allah’ der"
Sosyal medyada çok fazla vakit geçirildiğine değinen Toker, "Telefonlarımızdan sosyal medyaları silsek, telefonlarımızı günde kaç saat kullanırız? Telefonu sadece aramak için kullanırız. Demek ki biz telefonları sosyal medya için kullanıyoruz. Sosyal medya dediğimizde de dünyanın tüm kültürlerini görüyoruz. Bizim kültürümüzde babanın önünde bacak bacak üstüne atmama diye bir şey vardı, ama bu Amerika’da çok saçma gelebiliyor. Sosyal medyada bu farklı kültürleri gören çocuk da durumu garipseyebiliyor. Bunun çözümü ne derseniz, yerli telefonlara, yerli işletim sistemlerine ve yerli sosyal medyalara ihtiyacımız var ama bunlarda da çok kaliteli ürünler ortaya çıkarmamız gerek. Bugün gündemde boykot var. Bu boykotta 20 milyon kullanıcı 2-3 gün boyunca instagramı kullanmayalım, inanın çok büyük derecede etkilenirler. Çocuklarımıza yardımcı olmak ve onlarla vakit geçirip, fiziki olarak oyun oynamamız gerekiyor. Sosyal medyayı kullanmasak, o firmaların sahipleri ‘Yandım Allah’ der. Çocuğum 4 yaşına gelene kadar televizyonu kapattım. Çocuğumu alıp o süre zarfında enerjisini attıracak şeyler yaptık, parka gittik ve enerjisini bir şekilde attı. Ama şimdi çocuklar ekrana bakıyor, hem kolay uyumuyor hem de enerjisini atamıyor. Oyunlar 3-4 saatimizi alıyor. Bizi oyun oynarken gören çocuğumuza da daha sonra, ’Oyun oynama, vaktini alıyor’ diyoruz. Ebeveyn denetim programı sizsiniz. Çocuklarınızla birlikte vakit geçirip, onlarla bir şeyler izleyip, uygunsuz an gördüğünüz zaman müdahale etmelisiniz" şeklinde konuştu.
Toker’e konuşmalarının ardından günün anısına hediye takdim edildi. Toker daha sonra kitap imzaladı.