Bursa’ya 70 yıl önce aileleriyle birlikte Giresun’a bağlı Boncukçukur köyünden göç eden 7 arkadaş, kurdukları atölyelerde köylerinin unutulmaya yüz tutan mesleklerini gün yüzüne çıkartmak için kolları sıvadı.
Giresun Boncukçukur Köyünden 1952 yılında aileleriyle Bursa’ya göç eden 7 arkadaş, 2009 yılında kurdukları dernekte bir araya geldi. Zamanla dernek üye sayılarını arttırıp burada unutulmaya yüz tutan meslekleri devam ettirmeyi, el sanatları ve kültürlerini yaşatmayı, hikayelerini gelecek nesillere aktarmayı hedefleyen dernek üyeleri, evlerinin teraslarına üretim atölyeleri kurdu.
Kendi imkanlarıyla kurdukları atölyelerde doğal malzemeleri kullanarak el yapımı tahta kaşık, kemençe yapan üyeler, Karadeniz evlerinde kullanılan hartama yapımı gibi bir çok geleneksel işleride gün yüzüne çıkardı. Kendi yaptıkları kemençeyle hem şarkılarını söyleyip hem çalışan Boncukçukur köylüleri, ürettikleri malzemeleri hem daha geniş kitleler ile buluşturmayı hem de dedelerinin hikayelerini gençlere aktarmayı hedefliyor.
Unutulmaya yüz tutan meslekleri günümüzde devam ettirmek isteyen Yakup Çukur, “Giresun’a bağlı Boncukçukur Köyü 1952’de Bursa’ya ilk göçünü verdi. Bizde 2009 yılında burada bir köy derneği kurduk. Biz burada geçmişteki hikayelerimizi, büyüklerimizin hikayelerini gençlere nasıl aktarabiliriz diye düşündük ve burada kurduğumuz atölyelerde bir araya geldik. Ağaç bizim için olmazsa olmaz. Ağaç dolayısıyla Karadeniz’de ev demek, yuva demek. Dedelerimiz evlerin tavanını ağaçtan yani hartamadan yaparlardı. Tamamen doğal şartlarda kendilerini yağmurdan çamurdan koruyorlardı. Yemek yerken tahta kaşıklar kullanılırdı. Tamamen doğal ve sağlıklı. Biz de o dönemde yapılan sanatı, mesleği, kültürü unutturmamak için bir araya geldik” diye konuştu.