Gaziantep’te son günlerde art arda meydana gelen olaylar, ekonomik krizin toplum üzerindeki etkisini bir kez daha gözler önüne serdi. Ekonomik sıkıntılar nedeniyle bunalıma giren vatandaşlar, kendilerine ve sevdiklerine zarar vermekten çekinmezken, gelinen süreç tedirgin ediyor. Kentte son 48 saat içerisinde meydana gelen iki olay, toplumun içinde bulunduğu sıkıntılı hali de gözler önüne serdi.
EVİNİ VE KENDİNİ YAKMAK İSTEDİ!
23 Haziran Perşembe günü meydana gelen bir olay ise Fırat Mahallesinde yaşandı. İddiaya göre, haciz nedeniyle evini tahliye etmesi istenen bir şahıs, kendisini eve kilitledikten sonra mutfak tüpüyle balkona çıkarak hem kendisini hem de evi ateşe vermek istedi. Kendini ve evi ateşe vereceğini söyleyen kişi, uzun uğraşlar sonucu ikna edilebildi.
KENDİNİ ATEŞE VERDİ!
Meydana gelen bir diğer olayda ise 15 Temmuz Demokrasi Meydanı’na gelen bir kişi ailevi sorunları nedeniyle üzerine benzin dökerek kendini yakmaya çalıştı. İddiaya göre, C.K. isimli şahıs akşam saatlerinde 15 Temmuz Demokrasi Meydanı’na geldi. Ailevi sorunları olduğunu iddia eden şahıs üzerine benzin dökerek kendini ateşe verdi. Çevredeki vatandaşların ve ekiplerin müdahalesi ile ateş söndürülürken, şahıs sağlık görevlileri tarafından hastaneye kaldırıldı.
HAYATLARINI ÇIKMAZA GİRMİŞ HİSSEDİYORLAR!
Ekonomik sıkıntılar depresyona ve intihara sürüklediğini kaydeden. Uzm. Psikolog Pınar Tümbaş,
‘’Değişen ekonomik koşullar insan psikolojisini olumsuz etkiliyor. İsteklere, ihtiyaçlara ulaşamamak, borç ödemelerinde zorlanma psikolojik sıkıntıları başlatıyor ve bazen intihara kadar gidiyor. “İntihar, çok sayıda faktörün iç içe geçmesi ile ortaya çıkar. Ancak son dönemlerde ekonomik sıkıntılar insanların hayatlarında kendilerini çıkmazda hissetmelerine neden oluyor. Ekonomik değişimlerden etkilenen biri, sadece bireysel olarak travmatik bir düşüş ya da maddi bir kayıp yaşıyorsa, çok daha hızlı ve radikal kararlar verebiliyor. İntihar tarzı vakalara da bu evreler de rastlıyoruz. Şok ve inkar dönemleri arasındaki çizgide eğer kişi inkarda kalıyorsa, o çaresizlik duygusu, gelecek kaygısı, belirsizlik ile birlikte bu duygular ile başa çıkamadığı bir çaresizlik evresinden geçiyorsa, agresif ve saldırgan olabiliyor. Kendine ve çevreye zarar verebiliyor.’’
BİZ UZMANA DANIŞILMALI!
Açıklamalarını sürdüren Tümbaş,
‘’Aslında insanların baş etmekte zorlandığı farklı stresli yaşam olayları da var. Ancak ekonomik değişimler bardağı taşıran son damla olabiliyor. İnsanlar çaresizlik hissi ile çıkış yollarını göremiyor oysaki her durumda birden fazla çözüm yolları vardır. Belirsizlikler insan psikolojisini çöküşe götürse de her durumda alternatif bir yol olduğu unutulmamalıdır. Eğer kişiler o yolu bulmakta zorlanıyorlarsa psikolojik destek almak hayat kalitesi, sağlık açısından oldukça yararlı olacaktır. Ekonominin devamı için doğru planlamalarla çalışmak, kazanmak ve harcamak şartı vardır. Yeni duruma uyum sağlayarak aile bireyleri ile açık bir iletişim kurup yaşanan krizin etkileri en aza indirilmesi için yapılması gerekenler üzerinde konuşulabilir. Bunun dışında yaşanılan kriz sonucunda kişide daha içine kapanık oluşu, iştah azalması/artması, alkol ve madde kullanımında artış uyku düzeni bozuklukları, somatik rahatsızlıklar (fiziksel sebebi olmayan baş/boyun ağrıları, mide/bağırsak rahatsızlıkları vs.) yaşanması halinde ise kesinlikle bir uzmandan yardım alınması önerilir’’
İfadelerini kullandı.
