Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, “Belediye Başkanları Forumu”nda, dirençli şehir olabilme noktasında Gaziantep Modeli’ni örnek göstererek, “Bu model toplumu bütünleştiriyor. Özellikle burada iş birlikleri çok önemli. Teori ile pratiği birleştirme noktasında üniversitelerle ortak hareket etmenin önemi yüksek. Söylem ve eylem birliği başarılı bir yönetimi de beraberinde getiriyor” dedi.
Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Birleşmiş Milletler (BM) Avrupa Ekonomik Komisyonu’nun Kentsel Gelişme, Konut ve Arazi Yönetimi Komitesi tarafından İsviçre’nin Cenevre şehrinde düzenlenen “Belediye Başkanları Forumu”na katıldı. 2023 yılı teması “2030 (Sürdürülebilir Kalkınma) Hedeflerine Doğru Kentsel Yenileme/ Kentsel Dönüşüm” olarak belirlenen forum çerçevesinde Başkanı Fatma Şahin, “Dirençli Kentsel Çevrelere Yönelik Kentsel Yenileme” konulu oturumda konuşma yaptı.
Dijon (Fransa), Lozan (İsviçre), Malmö (İsveç), Mykolaiv (Ukrayna), Üsküp (Kuzey Makedonya) ve Split (Hırvatistan) belediye başkanlarının da istişare yaptığı oturumun yanı sıra toplamda forum çerçevesinde 49 belediye başkanının konuşmasına yer verildi.
Şehirlerin kentsel yenileme projeleri ve kentsel dirençlilik altyapısının münazara oturumda, Başkan Fatma Şahin ve diğer belediye başkanları, kendi şehirlerindeki dirençlilik altyapısının nasıl göründüğünü ve kentsel yenileme projelerinin doğal afetler veya insan eliyle oluşan afetler karşısında dirençliliği nasıl sağlayabileceğine ilişkin hususlarda değerlendirmede bulundu.
“Projelerin başarıya ulaşmasında toplumdaki zihinsel dönüşüm sağlanmalı”
Başkan Fatma Şahin burada yaptığı konuşmada, Gaziantep’in nüfusu itibariyle ‘dirençli şehir’ bakış açısının kent için çok önemli olduğunu belirterek, “Kalkınma ve demokrasi yerelde başlıyor. Mali zorlukların iyi yönetilerek kaynakların artırılıp giderlerinse azaltılması gerekiyor. Dirençli şehir yenilenmesinde önce kendi bünyemizde çalışmalara başlamamız gerekiyor. Ölçmediğiniz bir şeyi değerlendiremezsiniz. Etki analizi çok önemli. Biz ulaşım master, imar master ile birlikte iklim master planı da hazırladık. EBRD’nin yeşil şehri olduk. ’Yeşil şehir nasıl olacak, çevre ile alakalı kalkınma bir bütün olarak nasıl tasarlanacak?’ gibi soruların cevabı konusunda çalışmalarımız sürüyor. Bunun yanı sıra su çok önemli küresel ısınmadan dolayı. Bu nedenle kuraklık master planı yaptıktan sonra önümüze gelen sorunlara karşı çok acil eylem planları yapmamız ve kendi bünyemizde bunu uygulanabilir hale getirmemiz gerekiyor. Daha da önemlisi toplumu bilgilendirmeniz ve yönlendirmeniz gerekiyor. Böylelikle toplumdaki zihinsel dönüşümü sağlayarak çalışmalarda başarılı olabiliriz” şeklinde konuştu.
BM’den alınan davetin Gaziantep Modeli’nin dirençli bir şehir olmak için bu kadar zor bir coğrafyada zor şartlarda nasıl hedeflere kilitlendiğini, nasıl yeşil şehir olduğunu, nasıl akıllı şehir olduğunu anlatma fırsatı sunduğunu aktaran Başkan Şahin, “Biz yönetilmesi gereken en önemli kısımlardan birini, çevre ile alakalı kalkınma ve ekolojide görüyoruz. Yerel ekonomiyi güçlendirmemiz lazım. Şehrimiz sanayi şehri. Şehrin sanayi altyapısını yeşil şehir ile akıllı şehir altyapısıyla dönüştürmeliyiz. Şehir aynı zamanda bir gastronomi kimliğine de sahip bunu da kültür ve sanatla bütünleştirerek şehri rehabilite etmemiz yine önemli çalışmalardan bir tanesi” ifadelerini kullandı.
“Gaziantep modeli, başarılı bir yönetimi beraberinde getiriyor”
Gaziantep Modeli’nin toplumun iyiye yönelmesinde büyük bir etki oluşturduğuna dikkati çeken Şahin, “Bu model toplumu bütünleştiriyor. Özellikle burada iş birlikleri çok önemli. Teori ile pratiği birleştirme noktasında üniversitelerle ortak hareket etmenin önemi yüksek. Söylem ve eylem birliği başarılı bir yönetimi de beraberinde getiriyor” ifadelerine yer verdi.
Şahin, her bir krizi fırsata dönüştürme bakış açısıyla çalışmaların yürütülmesi gerektiğini dile getirerek, “Şehrin dirençli hale getirilmesinde bu bakış açısı şüphesiz büyük yarar getirecektir. Gaziantep Modeli’nin yeni iş birlikleri ile yeni modellere, yeni kuvvetlere ulaşacağına inanıyorum” dedi. Deprem bölgelerinde yeşil ekolojiyi yeniden planladıklarının altını çizen Başkan Şahin, “Gaziantep, fıstığın biberin, zeytinin, üzümün ana merkezi. Üniversite ile toprak analizi yaparak, hangi bitki çeşidinin kentin hangi bölgesinde üretmemiz gerektiğini tespit ediyoruz. Damlama sistemiyle verimliliği artırarak, küresel ısınmayı azaltacak sulama projelerini hayata geçiriyoruz. Kullanılan iş makinasında elektrikli, hidrojenli iş makinalarını kullanarak sıfır karbon analizi yapacağımız ekolojik köyün altlığını hazırlamak istiyoruz. Kadın kooperatiflerini kurarak, kadınlarımızı eğitiyoruz. Böylelikle onların verimli bir şekilde üretimin içinde bulunmasını sağladık. Şu an organik ürünün e-ticaretle dünyaya ulaştırıyoruz” diye konuştu.
Bölgesel kalkınmada ekolojik köyde çobanından hayvanın yetişmesine, bilimsel altyapısından veri analizine kadar birçok başlıkta yeni bir dönemi başlatacak planın altlığını hazırladıklarını söyleyen Şahin, "Yeşil ekonomi için depremden sonra hızlı iyileşmek için istihdam odaklı büyüme için ihracat odaklı büyüme için bu proje çok önemli. Depremden birçok vatandaşımız uzvunu kaybetti. Engelli bireylerimiz için de yine ekolojik köyde onların eğitimini, sağlığını, istihdamını sağlayacak yeşil ekonomi çalıştık. Burada güneş enerjisi çok önemliydi. Şu an Gaziantep’te güneş enerjisi üreyen biyogaz tesisimiz var. 27 megavat kendi enerjimizi karşılayacak güneş enerjimiz var. Bu yaptığımız çalışmalarla bölgesel kalkınmada yeni fırsatların önünü açtı” diye konuştu.
AEK 84. Kentsel Gelişme, Konut ve Arazi Yönetimi Komitesi’ne önerilecek hususlar arasında kentsel yenileme ilkelerinin de masaya yatırıldığı forumda; ölçülebilir veriye dayalı planlama yaklaşımını benimsemek, çevre ile alakalı, sosyal, fiziki, ekonomik, kültürel faktörlerin şehre ve insanlara etkisini dikkate alan entegre bir planlama yaklaşımı uygulamak, sağlıklı hayat tarzını öne çıkaran planlamalar yapmak, yeşil alanlar, yürüyüş ve bisiklet yolları tasarlamak gibi toplamda 12 adet ilke üzerinde duruldu.