SANKO Üniversitesi'nde 14 Mart Tıp Bayramı dolayısıyla düzenlenen anma programında 6 Şubat'ta meydana gelen, Gaziantep'in de dahil olduğu 11 ili etkileyen deprem felaketinde vefat eden ve hayatını kaybetmiş sağlık çalışanları anıldı.
SANKO Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Güner Dağlı, programda yaptığı konuşmada “Hekimlik, mesaisi olmayan ve sorumluluğu ağır bir meslektir” dedi. Prof. Dr. Dağlı, yaşanan deprem felaketinde birçok insanın yakınlarını kaybettiğini belirterek, “Acımız çok büyük, yüreğimiz yangın yeri. İnanıyorum ki küllerimizden yeniden doğacak, birlikte iyileşeceğiz” diye konuştu. Deprem felaketinde, ülkemizin ve dünyanın dört bir yanından gelen gönüllü sağlık çalışanlarının depremzedelere yardım etmek için seferber olduğunu kaydeden Prof. Dr. Dağlı, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“SANKO Üniversitesi olarak 6 Şubat sabahında yaşanan depremden bu yana öğrencilerimiz ile yaralarımızı birlikte sarmak için Üniversitemizde ve Hastanemizde depremden etkilenen yüzlerce vatandaşımıza kapılarımızı açtık. Büyük bir özveri ve gayretle mesleğini icra etmek için canhıraş çalışan hekimlerimize, sağlık çalışanlarımıza ve hekim adayı öğrencilerimize minnet borçluyuz. 14 Mart Tıp Bayramı vesilesiyle bir kez daha şükranlarımızı sunuyorum.”
Depremin yüreklerde derin yaralar açtığını, birlik, beraberlik ve dayanışma içerisinde bu yaraların el birliğiyle sarılacağını ifade eden Prof. Dr. Dağlı, “Depremde vefat eden sağlık çalışanlarımıza ve vatandaşlarımıza Yüce Allah'tan rahmet, ailelerine ve milletimize başsağlığı, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum” diyerek sözlerini tamamladı.
SANKO Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. M. Metin Bayram ise konuşmasında şunları kaydetti: “Çok zor şartlar altında icra ettiğimiz mesleğimizin, bu dönemde de ne kadar kıymetli olduğunu hepimiz görüyoruz. Canı pahasına mesai harcayan tüm meslektaşlarımı yürekten kutluyor, aramızdan ayrılanlara Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum. Acımız büyük ancak yolumuz uzun. Gelecek 14 Mart'ları daha iyi şartlarda kutlamayı ümit ediyorum.”
SANKO Üniversitesi Genel Sekreteri Dr. Yusuf Ziya Yıldırım da üniversite olarak, yaşanan bu zor süreçte sağlık çalışanlarının ne büyük fedakârlık ve özveriyle çalıştıklarına bir kez daha şahit olduklarına değinerek, “Cumhuriyetimizin Kurucusu Büyük Önder Gazi Mustafa akıl ve bilim rehberliğinde aydınlattığı bu yolda ülkemize sağlık alanında katkı sağlamak ve sağlık profesyonelleri yetiştirmek üzere emin adımlarla yürüyoruz” şeklinde konuştu. Dr. Yıldırım, “Depremde hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı ve sabır, yaralılara acil şifalar diliyor, bir daha böyle acı günler yaşamamayı umut ediyorum” diyerek konuşmasını tamamladı.
Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Salih Murat Akkın da konuşmasına “Her yıl Tıp Bayramı olarak kutladığımız bu anlamlı günümüzü bu yıl ne yazık ki içinde bulunduğumuz matem ortamında, sadece bir anma programı olarak düzenledik” diyerek başladı.
14 Mart tarihinin bir mücadelenin sembolü olduğunu belirten Prof. Dr. Akkın, zor günlerde başta hekimler olmak üzere sağlık çalışanlarının her zaman güçlü ve azimli olması gerektiğinin altını çizdi. Pandemi döneminde, yaşanan deprem felaketlerinde, arama kurtarma çalışmaları sırasında, travma tedavisi sürecinde ve toplum sağlığı yönünde mücadele veren tüm hekim ve sağlık çalışanlarına teşekkürlerini ileten Prof. Dr. Akkın, şunları kaydetti: “Depremlerde kaybettiğimiz değerli öğrencilerimiz ve hekimlerimiz başta olmak üzere vefat eden tüm sağlık çalışanlarımızı, yakınlarını saygı ve rahmetle anıyor, tedavisi devam edenlere ise acil şifalar diliyorum. Felaketlerden uzak, mesleğimizin layık olduğu en uygun çalışma ortamlarını getirecek güzel günler dileyerek Tıp Bayramımızı kutluyorum.”
14 Mart tarihinin öneminden bahseden Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Yılmaz da hekimliğin, toplum sağlığını korumak amacıyla büyük fedakârlık isteyen yüce bir meslek olduğunu ifade etti. Toplumsal bütünlüğü korumak ve hekimliğin ruhuna uygun bir şekilde çalışabilmek amacıyla hekim hasta ilişkisinde iletişimin güçlü olması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Yılmaz, “Umarım yaşadığımız bu acı tecrübelerden ders çıkarıp, yolumuzu bilimin ışığı ile aydınlatırız. Vefat eden tüm vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum” dedi.
SANKO Üniversitesi Tıp Fakültesi Histoloji ve Embriyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Şahin Abdullah Sırmalı ise; Savaşlar, Afetler ve Hekimler konulu bir sunum yaptı.
Mekteb-i Tıbbiyye-i Şâhâne'nin 14 Mart 1827 kurulduğunu ve ilk batılı anlamda tıp eğitimi veren okul olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Sırmalı, şu bilgileri paylaştı: “11 Haziran 1868 tarihinde "Osmanlı Yaralı ve Hasta Askerlere Yardım Cemiyeti" adıyla kurulan Kızılay, 1877'de "Osmanlı Hilali Ahmer Cemiyeti", 1923'te "Türkiye Hilaliahmer Cemiyeti", 1935'te "Türkiye Kızılay Cemiyeti" ve 1947'de "Türkiye Kızılay Derneği" adını almıştır. Kuruluşa "KIZILAY" adını büyük önder Mustafa Kemal Atatürk vermiştir. Din, dil, ırk ayrılığı yapmadan hayır kurumu niteliği, birlik, evrensellik olarak belirlenen hareketin temel ilkelerini benimseyen Kızılay, kurulduğu günden bugüne bu ilkeler ışığında insanlığa hizmet vermektedir. Hepimiz zor günler geçiriyoruz ve bu zor günleri atlatmak için el birliği ile çalışmamız gerektiğinin bilincindeyiz. Hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımızın ruhları şad olsun.”
Sunuculuğunu Anatomi Ana Bilim Dalı Arş. Gör. Anıl Tuğçe Başderici'nin yaptığı programa akademik, idari personel ve öğrenciler de katıldı.