Elazığ'da 15 Temmuz Milli İrade Ocakları tarafından ‘Şühedanın Sesi Elazığ' programı düzenlendi. Bünyamin Eroğlu ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen program, Şehit Alp Taşdemir'in babası Hafız İbrahim Taşdemir'in Kur'an-ı Kerim tilaveti okuması ile başladı. Ardından sinevizyon gösterimi destekli şehitlerin hayatını anlatan sunumlar gerçekleştirildi. Programa 15 Temmuz Milli İrade Ocakları Başkanı Bilal Uludağ, Elazığ STK Platformu Dönem Sözcüsü Ergün Aslan, 15 Temmuz Milli İrade Ocakları Malatya Şube Başkanı Serkan Aybar, Şehit Ömer Halis Demir'in babası Hasan Hüseyin Halisdemir ve diğer şehit yakınları katıldı. 15 Temmuz'da hain darbe girişimini önleyen kahraman şehit Astsubay Ömer Halisdemir'in babası Hasan Hüseyin Halisdemir, oğlunu anlatırken duygu dolu anlar yaşadı. Kendisi gibi salondakilerde göz yaşlarını tutamadı.
2 kez Elazığ'a geldiğini ifade eden Hasan Hüseyin Halisdemir, “Bütün Güney Doğuyu gezdim. Buradan bütün Güney Doğulu hemşerilerime canı gönülden teşekkür ediyorum. Misafirperverler. Bizlere çok hürmetler ettiler. Konuşacağım çok şey varda, içim biraz buruk olduğu için sizi çok bekletmek istemiyorum. 15 Temmuz'dan önce yiğidim bayrama gelmişti.Bayramlaştıktan sonra çok içeri buruk görünüyordu. Uyku uyumuyordu. Bir gün dedim ki 'oğlum neden uyumuyorsun' oda, 'baba uykularım yok' dedi. Oğlum bir sıkıntın mı var ailenle mi ilgili diye ordum hayır baba dedi. Giderken Allah içime doğurdu dedim ki bu çocuk şehit olur. Bana 'baba bir gün bir şehadetlik getirteceğim' dedi. 15 Temmuz gecesi Cuma günü Zekai Paşanın emri ile 'Ömer oğlum bu namus senin namusun, ben gelene kadar da bu binayı bekleyeceksin, hainler geliyor' demiş. Yiğidim de tamam komutanım diyor ve helalleşiyorlar. Zekai Paşanın konuşması, o gece Ömer'le 8 kez konuştum amca dedi. Ömer'e hainler geliyor, Semih Terzi'yi alnından vuracaksın demiş. Şükürler olun o haini vurmuş" dedi.
Şehit yakınlarıyla vakit geçirdiğini ifade eden 15 Temmuz Milli İrade Ocakları Başkanı Bilal Uludağ, “Şehit ailelerimizden şehitlerimizi dinleme fırsatımız oldu. Gördük ki hepsinin birçok ortak noktası var. Bunlardan en çok dikkat çekeni ise şehitlerimiz şehadet şerbetini içmeden önce anne ve babanın yüreğine tarifi edilmez bir acı indiğini gördüm. Yine ayı şekilde bir kez daha kanaat getirdik ki şehitlerimiz gerçekten seçilmiş insanlar. Bir kez daha şehitlerimizi rahmetle minnetle anıyoruz.
Şehit yakınlarımız bizlerden bir şey tek istiyor o da unutulmamak. Kendileri değil şehitlerimizin unutulmamasını istiyoruz. İşte bizde geride kalanlar olarak hepimizin bir birey olarak üzerlerimize düşen görevleri var. Bunlardan birincisi şehit yakınlarımıza sahip çıkmak. Bir diğeri ise şehitlerimizin canlarını feda ettiği bu topraklara yine canımız pahasına sahip çıkmak. Şehidimiz ant olsun ki canınızı feda ettiğiniz bu toraklardan değil bir karış vermek bu topraklarda gözü olanın gözünü çıkaracağız. Bu topraklarda hayal kuranın aklını alacağız. Siz rahat uyuyun” diye konuştu.
2 kez Elazığ'a geldiğini ifade eden Hasan Hüseyin Halisdemir, “Bütün Güney Doğuyu gezdim. Buradan bütün Güney Doğulu hemşerilerime canı gönülden teşekkür ediyorum. Misafirperverler. Bizlere çok hürmetler ettiler. Konuşacağım çok şey varda, içim biraz buruk olduğu için sizi çok bekletmek istemiyorum. 15 Temmuz'dan önce yiğidim bayrama gelmişti.Bayramlaştıktan sonra çok içeri buruk görünüyordu. Uyku uyumuyordu. Bir gün dedim ki 'oğlum neden uyumuyorsun' oda, 'baba uykularım yok' dedi. Oğlum bir sıkıntın mı var ailenle mi ilgili diye ordum hayır baba dedi. Giderken Allah içime doğurdu dedim ki bu çocuk şehit olur. Bana 'baba bir gün bir şehadetlik getirteceğim' dedi. 15 Temmuz gecesi Cuma günü Zekai Paşanın emri ile 'Ömer oğlum bu namus senin namusun, ben gelene kadar da bu binayı bekleyeceksin, hainler geliyor' demiş. Yiğidim de tamam komutanım diyor ve helalleşiyorlar. Zekai Paşanın konuşması, o gece Ömer'le 8 kez konuştum amca dedi. Ömer'e hainler geliyor, Semih Terzi'yi alnından vuracaksın demiş. Şükürler olun o haini vurmuş" dedi.Şehit yakınlarıyla vakit geçirdiğini ifade eden 15 Temmuz Milli İrade Ocakları Başkanı Bilal Uludağ, “Şehit ailelerimizden şehitlerimizi dinleme fırsatımız oldu. Gördük ki hepsinin birçok ortak noktası var. Bunlardan en çok dikkat çekeni ise şehitlerimiz şehadet şerbetini içmeden önce anne ve babanın yüreğine tarifi edilmez bir acı indiğini gördüm. Yine ayı şekilde bir kez daha kanaat getirdik ki şehitlerimiz gerçekten seçilmiş insanlar. Bir kez daha şehitlerimizi rahmetle minnetle anıyoruz.Şehit yakınlarımız bizlerden bir şey tek istiyor o da unutulmamak. Kendileri değil şehitlerimizin unutulmamasını istiyoruz. İşte bizde geride kalanlar olarak hepimizin bir birey olarak üzerlerimize düşen görevleri var. Bunlardan birincisi şehit yakınlarımıza sahip çıkmak. Bir diğeri ise şehitlerimizin canlarını feda ettiği bu topraklara yine canımız pahasına sahip çıkmak. Şehidimiz ant olsun ki canınızı feda ettiğiniz bu toraklardan değil bir karış vermek bu topraklarda gözü olanın gözünü çıkaracağız. Bu topraklarda hayal kuranın aklını alacağız. Siz rahat uyuyun” diye konuştu. 
