Diyarbakır’da çeşitli nedenlerden dolayı uyku bozuklukları olan hastalar, Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi bünyesinde yer alan Uyku Bozuklukları Merkezinde şifa buluyor.
Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi bünyesindeki 2 uyku odası, uyku sorunu yaşayan hastalara hizmet veriyor.
Uyku merkezinde teşhis konulması için hastalar ilk önce teste yönlendiriliyor. Uyku bozukluğu teşhisi konulduktan sonra hastaya çeşitli sensörler içeren kablolar, baş, boyun ve göğüs bölgelerine takılıyor. Geceyi bu odada geçiren hastaların uyku esnasında vücut değerleri teknisyen tarafından izleniyor. Olabilecek herhangi olumsuz bir karşılaşmada hasta ilgili kliniğe yönlendiriliyor.
Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Göğüs Hastalıkları Uzmanı Sinan Bodur, uykuda solunum bozukluklarının kişinin yaşam kalitesini bozan, beraberinde taşımış olduğu hastalıkların şiddetini arttırabilen şeker ve tansiyon gibi hastalıkların olduğunu söyledi.
Uyku probleminin kronik olarak hastanın fiziksel kondüksiyona etki edebildiğini ifade eden Bodur, “Uykuda solunum bozuklukları aynı zamanda gündüz hareketliliğini azaltması nedeniyle hastalarda trafik kazalarına neden olmakta. Bu da maddi ve manevi kayıplara neden olabilmektedir” dedi.
Uykuda solunum bozuklukları sorunu üzerinde son 20 yıldır çalışıldığının vurgusunu yapan Bodur, “Fakat hala yeterli ve farkındalık düzeyine erişmiş değiliz. Bu konu hakkında bizim merkezimizde özellikle Diyarbakır’a ve çevre illere hizmet vermekteyiz. Dicle Üniversitesi Hastanesi’nde de bu tedavi yapılmakta. Fakat çok fazla talep var. Bu hastalar genelde ortada farkında olmadıkları için tansiyon ve şeker hastası, kilo fazlası olarak karşımıza çıkıyor” ifadelerinde bulundu. “50 yaşında tanı almış hasta, önündeki 10-20 yılını daha kaliteli geçirebilmektedir”
“Hastaların kardiyovasküler ve metabolik sorunları da, biraz daha agreve eder ve yaşam kalitelerini bozmaktadır” diye konuşan Bodur, “Uykudaki solunum bozukluğu tespit edilip tedavi edildiği takdirde eğer çok ilaç kullanan bir tansiyon hastasıysa ilaç sayısı azaltılmakta. Gece uykusu düzene girdiği için gündüz hareketliliği artan hastaların kilo vermesi kolaylaşmakta ve 50 yaşında tanı almış bir hastanın önündeki 10-20 yılını daha kaliteli bir şekilde geçirebilmektedir” ifadelerine yer verdi.
Uykuda solunum bozukluğunun boyun kısmındaki kasların uyku esnasında hava yolunun açıklığını koruyamamasından kaynaklı olduğunu söyleyen Bodur, “Bu nedenle gece horlamaları, uykuda nefes durmaları, gündüz vakti uykusuz kaldığı için uyuklamaların olması ve trafikteyse sıkıntılar yaşanmasına sebep olmaktadır. Bizim amacımız bunu tespit edip boyun bölgesindeki havayolunun açıklığını sağlayacak bir pozitif havayolu basıncı cihazının en uygun basınçlarda tespitini yapıp hastaya vermektir. Uyku apnesi sendromu olan bir hasta, uyku cihazını taktığı zaman uykusu tek bir defada düzelmektedir ve yaşam kalitesi artmaktadır” dedi.
Geceleri rahatsız eden horlama ve bunun sonucunda oluşan uykusuzluk şikayetiyle göğüs hastalıkları bölümüne başvuru yapan 53 yaşındaki Yusuf Baki, uzman doktorların tanı koymasıyla uyku bozuklukları bölümüne sevk edildiğini söyledi. Baki, “Horlama sorunu ve gündüzleri uyuklamalarım mevcut. Bu tür şikayetlerimden dolayı uyku merkezine başvurdum. Bir hafta içerisinde randevumu oluşturdular. Bu randevu neticesinde çıkan sonuçlara göre doktorum tedaviye başlayacak” ifadelerinde bulundu.
