Asayiş

Trafik kazasında hayatını kaybeden Zeynep Mira Güler’in annesi: “En ağır cezayı almasını temenni ediyorum”

Bursa’da yolun karşısına geçmeye çalışırken alkollü bir sürücünün çarpması sonucu hayatını kaybeden 6 yaşındaki zeynep mira güler ve anneannesi fikriye yeğit’in ailesi konuştu.

Trafik kazasında hayatını kaybeden Zeynep Mira Güler’in annesi: “En ağır cezayı almasını temenni ediyorum”
11-07-2022 09:41

Bursa’da yolun karşısına geçmeye çalışırken alkollü bir sürücünün çarpması sonucu hayatını kaybeden 6 yaşındaki Zeynep Mira Güler ve anneannesi Fikriye Yeğit’in ailesi konuştu. Annesini ve yeğenini kaybeden Anıl Yeğit, “Bu bir cinayettir. Hayallerimizi, neşemizi çaldı. En ağır cezayı almasını temenni ediyorum” derken acılı anne Gamze Güler ise “Benim evladım 6 yaşındaydı. Onun en ağır cezayı almasını istiyorum” ifadelerini kullandı.


Kaza, 26 Haziran 2022 tarihinde saat 15.40 sıralarında Mudanya ilçesi Bursa Asfaltı Caddesi üzerinde meydana gelmiş, Burak Ulga (28) idaresindeki 16 ANV 418 plakalı otomobil, yolun karşına geçmek isteyen Fikriye Yeğit (56) ve torunu Zeynep Mira Güler’e (6) çarpmıştı.


Fikriye Yeğit’in olay yerinde hayatını kaybetmiş, torun Zeynep Mira, kaldırıldığı Bursa Şehir Hastanesi’nde 2 günlük yaşam mücadelesini kaybetmişti. Acılı aile olay hakkında açıklamalarda bulundu. Hem yeğenini hem annesini kaybeden, Fikriye Yeğit’in oğlu Anıl Yeğit, “26 Haziran Pazar günü annem, yeğenimle Bursa’da oturan teyzemin yanına gidiyor. Küçük yeğenim altı yaşında. Çocuk zaten denizi çok seviyor annem de onu denize götürüyor. Önce teyzeme gidiyorlar, oradan yeğenim istediği için hemen denize gidiyorlar. Saat 2 gibi ben annemle görüştüm. Görüntülü konuştuk Zeynep’in çok mutlu olduğunu söyledi videolar attı bize. Yeğenim Zeynep denizdeydi. Küçük çocuk işte yüzünce karnı acıkıyor, canı köfte istiyor. Sonra saat 15.30 gibi denizden çıkıp toparlanıyorlar. Annem, teyzem ve yeğenim Bursa Mudanya Yolu Caddesi’nde karşıdan karşıya geçmeye çalışıyorlar. Üç şeritli bir yol, ortada refüj var ve diğer tarafta da yine üç şeritli yol var. Annem ve yeğenim önde, teyzem de bir karış arkalarında. Birinci ve ikinci şeridi geçiyorlar ve refüje çok az bir mesafe kala alkollü bir sürücü onlara çarpıyor. Görgü tanığının dediğine göre de çok hızlı süratli geliyormuş. Hatta görgü tanığının zikzak çizerek geliyordu diye bir ifadesi var. Annemle yeğenime orada çarpıyor. Annem olay yerinde vefat ediyor. Aslında yeğenimin de kalbi duruyor fakat o esnada orada olan bir doktorun müdahalesi ile kalbi tekrar çalışıyor. Ambulansla yeğenim Bursa Şehir Hastanesi’ne annem de Mudanya Şehir Hastanesi’ne kaldırılıyor. Öğrendiğimiz bilgilere göre bu vatandaş daha önce bir kere alkolden ehliyetini kaptırıyor. Belli bir süre geçtikten sonra ehliyetini alıyor ve bir daha alkolden ehliyetini kaptırıyor. Ve olay esnasında da daha önce alkolden kaptırdığı için ehliyeti yok. Bu sürücü 0.86 promil alkollü çıkıyor. Sonrasında verdiği ifade bizi daha çok üzdü. Yani bir başsağlığı dilemediler bize. Bu zaten maddiyatla ölçülebilecek bir durum değil ama manevi olarak da yanımızda bulunmadılar. Ve iki ay sonra galiba düğünü varmış. Şahıs ifadesinde ben şeridimde gidiyordum onlar önüme atladılar demiş. Ama yani üç şeritli bir yolda yani birinci şeritte bu olay gerçekleşse tamam ama üçüncü şeritte oluyor. Olay yerinde hiç fren izi de yok yani bu adam frene bile basmamış. Annem yirmi beş otuz metre sürükleniyor, yeğenim de beş metre kadar ileride düşüyor. “Bizim hayallerimizi, neşemizi, her şeyimizi çaldı”


Adalet arayan acılı evlat Anıl Yeğit ise “Bu adam buna alışmış demek ki, ne zaman alkol içse yani taksiye binmektense alkollü bir şekilde araba kullanıyor ve bizim canımıza kıydı. Biz bunun en ağır şekilde ceza almasını istiyoruz. Ehliyetin yokken, alkolden kaptırmışken hala alkollü bir şekilde araba kullanıp birinin canına kastediyorsan biz buna trafik kazası gözüyle bakmıyoruz. O şekilde direksiyona oturuyorsan zaten cinayet olarak biz değerlendiriyoruz bunu. En ağır cezayı almasını istiyoruz çünkü yani giden bizim canımız, ciğerimiz. Hiçbir zaman geri gelmeyecek ama yani çok kısa bir süre yatıp çıkması ya da hiç ceza almaması bizi bir daha yıpratır. Bir daha üzülürüz. Eminim ki bu şekilde hafif bir ceza alıp çıksa, yarın öbür gün başka evlere de ateş düşürecek. Bu şahsın ailesinin hukuk bürosu varmış. Ya zaten daha önce sürekli alkollü araba kullanması ailesine güvendiğini gösteriyor. Daha önce de caydırıcı bir ceza almamış büyük ihtimalle, bu şekilde yola çıktığına göre. Olayı gören bir kamera kaydı da yok. Mesela ileride bir benzin istasyonu varmış. Bizim avukatımız da gitmiş. Oradaki kameralar yukarı bakıyormuş mesela. Bunlar bizi hep şüphelendiriyor. Ne diyebilirim ki yani? İnşallah en ağır cezayı alır. Benim yeğenim olaydan bir hafta önce daha yeni karnesini almıştı. Yeni mezuniyeti oldu. Beraber hayallerimiz vardı yani planlarımız vardı. Benim eşim hamile ve doğuma bir ay kaldı. Annem ilk defa babaanne olacaktı. Onun hevesi vardı. Onun mutluluğu vardı içinde. Bizim hayallerimizi, neşemizi, her şeyimizi çaldı. Adaletin yerini bulmasını istiyoruz. Tek temennimiz bu” ifadelerini kullandı. “Benim evladım 6 yaşındaydı, benim canım gitti”


Karşıdan karşıya geçmeye çalıştıkları esnada alkollü sürücü Burak Ulga kontrolündeki aracın çarpması sonucu hayatını kaybeden küçük kız Zeynep Mira’nın acılı annesi Gamze Güler ise konuşmakta zorluk çekti. Hem annesini hem de küçük kızını kaybeden acılı anne Gamze Güler, “Bu olayda benim iki kez canım yandı bir annem gitti, bir evladım gitti. Yani o kadar acı ki, şu an konuşmakta bile zorlanıyorum. Bunu yapanın en ağır şekilde ceza almasını istiyorum. Çünkü benim yavrum geri gelmeyecek. Çok hayallerimiz vardı onunla birlikte. Sürekli gözümün önünde zaten hiç gitmiyor. Altı yaşındaydı benim yavrum daha. Hem annemi hem yavrumu kaybetmek çok acı. Bu kadar vicdansızlık olmaz. Hani iki canı aldı ve hala daha onu dışarı çıkarmak için uğraşıyorlar. Ben zaten bir şey beklemiyorum benim canım geri gelmeyecek ki. Ama yani bir baş sağlığı bile dilemediler. Bu adam bu şekilde alkollü araba kullanıyor ve devam edecek kullanmaya. Benim canım gitti. Şu an serbest kalsa yine aynısını yapacak. Çünkü şımarık bir çocuk bu. Yani ailesini arkasına alan şımarık bir çocuk bana göre. En ağır şekilde ceza almasını istiyorum ve bir daha asla zaten trafiğe çıkmaması gerekiyor. Başka da hiçbir şey istemiyorum. Çünkü onun dışarıda olduğunu bilmek benim her gün canımı daha fazla acıtacak. Evladım, annem geri gelmeyecek belki ama onun dışarıda serbest kalıp gezmesi benim her gün daha çok canımı acıtacak. İçeriden çıkmamasını istiyorum” ifadelerini kullandı.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER