Hilton Dalaman Sarıgerme Genel Müdürü Tunç Batum, Dalaman bölgesinin sezon süresini 12 aya çıkarmak için kolları sıvadı. Golf, tenis, su sporları, bisiklet gibi birçok spor dalında kulüpleşme kararı aldıklarını açıkladı.
Muğla’nın Dalaman bölgesinde 7 ile 8 ay süren sezonu 12 aya çıkarmak için kendi spor okullarının temelini attıklarını söyleyen Tunç Batum, 5 yıllık proje planlarının Muğla Valisi Orhan Tavlı ve Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) yetkilileri tarafından desteklendiğini dile getirdi. “Bölgenin sezon süresini 12 aya çıkarmak istiyoruz”
Pandemi nedeniyle ülke turizmindeki geçtiğimiz senelerdeki seviyeyi en üst düzeye çıkarmak için sezon süresini çoğaltmayı hedeflediklerini söyleyen Tunç Batum, "Bu bölge su sporları açısından Çeşme ve Akyaka’ya rakip olabilecek bir bölge. Çünkü derin su yapısı var ayrıca rüzgârın şiddeti ve açısı bu iş için dünya standartları için uygun. Biz bunun hazırlığını yapıyoruz. Yalnızca su sporlarında değil bisiklet sporlarında da aynı şekilde. Hemen yanımızda 15, 30 ve 60 kilometrelik olmak üzere üç ayrı toprak pist var. Biz bütün bisikletçileri bu bölgeye davet ediyoruz. Ayrıca Dalaman Çayı’nda kano uygulamamız var. Ayrıca 6 adet toprak tenis sahamız mevcut. 18 delikli profesyonel golf sahamız var. Bunların hepsini bir araya getirdiğimizde bahsettiğimiz 7-8 aylık sezon süresini 12 aya çıkarıyoruz. Ancak bunu yaparken tüm bunları bizim tek bir otel olarak yapabilmemizin imkânı yok. Tüm bunlarla ilgili önümüzdeki 5 yıllık projelerimizi biz bakanlığımıza ve valiliğimize aktardık. Muğla Valisi Orhan Tavlı ve Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) yetkilileri öncülüğünde bugüne kadar büyük adımlar attık. Bundan sonraki süreçte de bu bölgeye çok büyük yarışmaların geldiğini hep birlikte göreceğiz. Özellikle Dalaman Çayı’nın diğer tarafında 3 tane büyük golf sahasının yapılması söz konusu. Biz, tüm bu hedefler için kendi adımıza üzerimize düşen ne varsa yapmaya hazırız. Önümüzdeki 5 yıllık planlamamızda da bu bölgenin yıllık turizm süresini 12 aya çıkarmak için elimizden geleni yapacağız" dedi. “Kendi spor okulumuz olacak”
Uluslararası bir yarışma organize etmek için kendi spor kulüplerimize sahip olmamız gerekiyor diyen Batum, "Bu bölgenin şu andaki şartlarda 7 ile 8 ay arasında bir sezonu var. Ama aynı zamanda Antalya’da olduğu gibi 12 ay sezon kapasitesi var. Bunla ilgili ne yapılabilir diye düşündük. Aslında biz bir golf oteliyiz fakat golf oteli tek başına kışın faaliyet göstermeye yeterli değil. Bunun yanı sıra tenis, su sporları, bisiklet ve benzeri spor dalları ile ilgili kulüpleşme kararı verdik. Amatör kulüpleşme kararı aldık. Bununla ilgili çalışmalara başladık. Hatta uluslararası bir yarışma alma ihtimalimiz çıktı ama kendi yönetimimizin aldığı kararla henüz kulüpleşmeyi tamamlamadığımız için erteledik. Kulüpleşmeyi tamamladıktan sonra kendi spor okulumuz da olacak" ifadelerini kullandı. “Ulusal ve uluslararası müsabakalara ev sahipliği yapacağız”
İki farklı iklimin kesişme noktasında bulunmanın kendilerine avantaj sağladığını dile getiren Tunç Batum, "Otelimizin hemen yanı başında bulunan Dalaman Çayı’nın bir yanı Akdeniz Bölgesi bir yanı Ege Bölgesi olduğu için bu durum bahsi geçen bölge için bir avantaj. Türkiye’nin birçok bölgesinde yaz ayları bunaltıcı sıcaklara teslim olurken bu bölgedeki sürekli rüzgârlar, doğa sporları ile uğraşan sporseverler için bir avantaj teşkil ediyor. Bu zamana kadar bu bölgede birkaç proje dışında çok fazla yatırım olmaması bizim için açıkçası şaşırtıcı bir durum. Bu süreçten sonra bize destek olacak kurumlar ile beraber bölgenin gelişimi için çaba sarf etmeye devam edeceğiz. Ve göreceksiniz ki 2023 ve 2024 yıllarından itibaren ulusal ve uluslararası müsabakalara ev sahipliği yapacağız. Bu durumun ülke turizmine çok büyük katkısının olacağına da hep birlikte şahit olacağız" şeklinde konuştu. “360 derece geri dönüşüm sağladık”
Bölgeye kazandırmaya çalıştıkları spor kimliği dışında geri dönüşüm için de girişimlerinin olduğunu söyleyen Tunç Batum, "Biz bu bölgede 5 yıl önce sürdürülebilirlikle ilgili kaygılarımız olduğu için kendi bünyemizde çeşitli çalışmalara başladık. Herkesin sorduğu genel bir soru vardı. Otelde büfelerde artan yemekleri ne yapıyorsunuz diye. Biz bu yemekleri alıp, kendi yaptırdığımız özel bir makine ile gübre haline getirerek 12 dönümlük kendi alanımızda bunları kullanarak sebze yetiştirdik ve 360 derece geri dönüşümünü sağladık. Bu durum bizim bölgeye ve doğaya ne denli saygı duyduğumuzun en açık şekli diye düşünüyorum" dedi.
