Tüm dünyada baş gösteren kuraklık ve savaşlar buğday rekoltesinde düşüş ve buğdaya ulaşmada yaşanan zorluklar buğdayın önemini gözler önüne serdi. Türk bilim adamları tarafından soğuk ve kuraklığa dirençli, ürün kalitesi yüksek ıslah çalışmalarının buğday sıkıntısının yaşandığı şu günlere denk gelmesi sadece Türkiye değil dünya içinde umut oldu.
Sivas Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Tarım Bilimleri ve Teknoloji Fakültesi Dekanı ve Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Tolga Karaköy ve ekibinin uzun süredir sürdürdüğü ıslah çalışmaları olumlu sonuç verdi. Sivas Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Tarım Bilimleri ve Teknoloji Fakültesi Tarımsal Ar-Ge Merkezinde ıslahı yapılan tohumlarla elde edilen ürünlerin hasadı bugün gerçekleşti. Yaklaşık 2 bin 500 buğday türünün ekibinin kapıldığı bilim tarlasında biçerdöver ile ilk hasat gerçekleşti.
“DÜNYANIN YAŞAYABİLECEĞİ GIDA SIKINTISINA DA BİR ÇARE OLACAK”
Sivas Valisi Dr. Yılmaz Şimşek, yapılan çalışmaları alanında inceleyerek Sivas Bilim ve Teknoloji Üniversitemizin buğday hasat çalışmalarını yerinde inceliyoruz. Üniversitemizin Tarım Bilimleri Fakültesi tarafından gerçekleştirilen bu çalışma gerçekten takdire şayan. Üniversitemiz yeni bir üniversite. Ama gerçekten güzel çalışmalar yapıyor. Yeni tahıl çeşitlerinin geliştirilmesi anlamında inanıyorum ki güzel başarılara imza atacak. Şuana kadar yaklaşık 15 çeşit tescillenmiş durumda. 25 buğday çeşidi ama yaklaşık 3 bin 500 buğday çeşidi adayı var. Bunlar üzerinde de çalışmalar devam ediyor. Burada geliştirilecek yeni buğday çeşitleri gerek ülkemizin gerekse tüm dünyanın yaşayabileceği gıda sıkıntısına da bir çare olacak. Burada kuraklığa, hastalığa ve yine soğuğa dayanıklı buğday çeşitleri geliştirilecek.
“AMACIMIZ SİVAS’A SİVAS ÇİFTÇİSİNE HİZMET ETMEKTİR”
Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Rektörü Mehmet Kul, çalışmalardan bahsederek, “Sivas şartlarına uyma amacıyla ekilmiştir. Şuanda hasadı yapılmaktadır. Bunlardan bazılarının Sivas şartlarına çok uygun olduğu gözükmekte. Bu kapsamlı analizi yapılacak ve daha sonra çiftçilerimiz ve halkımızla paylaşılacak. Bu çeşitler Sivas çiftçimize önerilecektir. Buradaki elde edilen sonuçlar sonrasında. Amacımız Sivas’a Sivas çiftçisine hizmet etmektir. Sivas iklimine uygun kuraklığa ve soğuğa dayanıklı bir çeşidin geliştirilmesi test edilmesi amacıyla bu çalışmalar yapılıyor. Ayrıca üniversitemizin akademisyenler tarafından 3 bin 500 ayrı çeşidinde geliştirilmesi çerçevesinde çalışmalar devam etmektedir” dedi.
“ÇİFTÇİLERİN BEĞENİSİNE SUNACAĞIZ”
Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Tolga Karaköy, ilerleyen zamanlarda yapılan çalışmaları çiftçilere sunacaklarından bahsederek, “Bu alanda şuanda çeşit adaptasyon çalışması ve çeşit adaylarımızın hasadını yapmaktayız. Burada bir firmayla ortak protokollerimiz var. Bu protokoller kapsamında hem onların çeşit adaylarını deniyoruz hem de biz her yıl düzenli olarak burada buğday, arpa, yulaf geliştirmesine yönelik olarak ıslah çalışmalarımızı yürütüyoruz. Sivas’ta Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Tarım Bilimleri ve Teknoloji Fakültesi olarak ARGE çalışmaları bir ilk diyebiliriz. Çünkü ARGE çalışmaları sadece çeşitlerin adaptasyonları denemek değil aynı zamanda yeni çeşitlerin geliştirmesine yönelik olarak da melezleme çalışmaları yaparak yeni bölgede var olan çeşitlerin üzerinde daha kaliteli daha verimli hastalıklara karşı dayanıklı özellikle kuraklık ve soğuk gibi faktörlere dayanıklı çeşitlerin geliştirilmesi temel hedefimiz. Şuanda çok güzel çeşit adaylarımız var. Ümit ediyorum ki birkaç yıl içerisinde yeni çeşitlerimizin geliştirilmesi yönünde adım atmış olacağız. Aday çeşitlerimizi tescile vererek bölge çiftçilerimizin ve benzer yöre çiftçilerin beğenisine sunacağız. Bilimsel ve tarımsal ARGE çalışmaları mutlak suretle tekrarlamalı ve parsel parsel olur. Bunun istatistik noktasında verilerin değerlendirmesi açısından bu şekilde ekilmesi önem taşımaktadır. Meteorolojiye uygun olarak biz çalışmalarımızı tekrarlamalı ekerek yürütüyoruz. Bunlardan aldığımız sonuçları gerek verim gerekse kalite sonuçlarını daha sağlıklı değerlendirme ve istatiksel olarak bunları anlamlandırma noktasında ifade edebiliyoruz. Biz çeşit adaylarımıza düzenli olarak melezleme ve ıslah çalışmaları yaparız. Bu ıslah çalışmaları süreklilik gerektiren bir çalışmadır. Her yıl mutlak suretle tahıllarda ebeveyn hatlarımız vardır. Bu ebeveyn hatlarımızda melezlemeler yaparız. Bu melezleme neticesinde elde ettiğimiz tohumları da gerek moleküler genetik gerek biyolojik yöntemlerle de destekleyerek sahaya aktarırız. Burada bizim yaklaşık 3 bin 500 çeşit adaylarımız var. Bu çeşit adaylarımızı da her yıl mutlaka tekrarlamalı ve uygun olarak ekerek sonuçları değerlendirir ve sonunda da tescile sunarız” dedi.