Emniyet Genel Müdürlüğü, hakkında çıkarılan kırmızı bültenle uzun süredir aranan ve güvenlik güçlerinden kaçarak saklanan Ürfi Çetinkaya'nın dün akşam İstanbul Sarıyer'de TEM ve Narkotik Suçlarla Mücadele birimlerince düzenlenen operasyonla yakalandığını duyurmuştu. Ürfi Çetinkaya, gece saat 03.00 sıralarında İstanbul Emniyet Müdürlüğüne getirildi. Uyuşturucuyla para vurgunu yapan, yasa dışı uyuşturucu trafiğinde birçok şebekeyi kontrolü altında tutan Ürfi Çetinkaya bu sabah saatlerinde geniş güvenlik önlemleri altında adliyeye sevk edildi. Tekerlekli sandalye ile emniyetten çıkarılan ve üzerindeki balistik yelek giydirildiği görülen Çetinkaya hakkında kesinleşmiş 24 yıl hapis cezası bulunuyor. Yakalanmamak için hakkında yasa dışı işlem bulunmayan kişilerle çalıştığı ve polisiye soruşturma geçirmiş adamlarını yanından ya da yakınlarından uzak tuttuğu anlaşılan Çetinkaya'nın, şebekesini daha ziyade alt katmanlardaki adamları vasıtasıyla yürüttüğü öğrenildi. Polisin, hakkında kırmız bülten bulunan uyuşturucu kaçakçısının yerini, şebekenin organizasyonlarına sızdırdığı muhbirle tespit ettiği tahmin ediliyor. Öte yandan Ürfi Çetinkaya ile birlikte yakalanan diğer 5 şüphelinin polisteki sorgusu sürüyor.
Uyuşturucu kaçakçısının geçmişindeki izler:
Türkiye'nin en büyük uyuşturucu çetelerinden birine yön veren ve "Baron Ürfi" lakabıyla tanınan 74 yaşındaki uyuşturucu kaçakçısının, 5 Kasım 2003'te İstanbul'da 577 kilo asetik anhidrit, 159 kilo bazmorfin, 617 kg eroin ile 6 Kasım 2013'te Rize'de 159 kilogram eroin ele geçirilen operasyonlarda uyuşturucu maddeleri ruhsatsız olarak ithal veya imal etmek suçlarından, 5 Mayıs 2013'te ise Artvin'de 103 kilogram eroin ele geçirilen operasyonda yine uyuşturucu veya uyarıcı madde imal veya ticareti yapmak suçlarından, İstanbul'da hakaret suçundan, Interpol tarafından iki farklı dosyadan suç kaydının olduğu ve ayrıca yargılandığı suçlardan kesinleşmiş 24 yıl hapis cezasının bulunduğu aktarıldı.
Çetinkaya, 12 Eylül 1980 darbesinde ‘arananlar' listesinde yer aldı. İzini süren polis tarafından takibe alınan ve 17 Mayıs 1988'de emniyet güçlerinin ‘dur' ihtarına rağmen kaçmaya çalışırken vurulan Çetinkaya, o tarihten sonraki yaşamında felç geçirerek tekerlekli sandalyeye bağımlı hale geldi. 1989'da Silivri'de bir çiftlik evine düzenlenen operasyonda 3 kilo morfinle yakalanan ve tutuklanan ünlü uyuşturucu kaçakçısı, 6 ay sonra cezaevinden tahliye edildi. Çetinkaya 1991'de İspanya'daki 46 kilo eroinin sahibi olduğu gerekçesiyle yeniden gözaltına alındı. Ünlü uyuşturucu kaçakçısı, emniyet birimlerine verdiği ifadenin ardından çıkarıldığı mahkemece serbest bırakıldı.
Hakkında pek çok polisiye soruşturma bulunan Çetinkaya, bu kez 2000 yılında “Matador” adı verilen operasyonla yakalandı ve tutuklandı. Cezaevine konulan Çetinkaya 3 yıl sonra, 2003'te tahliye edildi. Serbest kaldıktan sonra uyuşturucu tacirliğine devam eden Çetinkaya, polis takibinden kurtulamadı ve bu sefer “Son Tango” adı verilen operasyonla tekrar yakalandı. Soruşturmanın sonunda tutuklanarak cezaevine konulan Ürfi Çetinkaya, bu kez de 2012'te “sağlık sebeplerini” gerekçe göstererek cezaevinden tahliyesini istedi. Hapisten salıverilen ünlü kaçakçının adı, halihazırda yurt dışında firari durumda olan ve hakkında çıkarılan kırmızı bültenle aranan İranlı uyuşturucu baronu Naci Şerifi Zindaşti ile de bir araya geldi. İkilinin, uyuşturucu ticaretinde bir dönem birlikte yol aldıkları, yurt dışına gönderilen ve yakalanan 5 ton eroinin 2 ton 200 kilosunun Ürfi Çetinkaya'ya ait olduğu iddia edildi. Fetullahçı Terör Örgütünün kilit isimlerinden firari örgüt üyesi eski savcı Zekeriya Öz'e Ürfi Çetinkaya ile İranlı uyuşturucu taciri Naci Şerifi Zindaşti tarafından rüşvet verildiği iddiaları da dava soruşturma dosyalarına girdi.
Sadık Kahraman