ABD, Avrupa ve Avustralya'daki Katolik kiliselerinde görev yapan birçok rahip ve kardinal son zamanlarda, ya pedofili olarak adlandırılan çocuklara cinsel taciz ve suistimalle ya da görev bölgelerinde yaşanan bu vakaları örtbas etmekle suçlanıyor.
Son yıllarda Katolik dünyasını sarsan taciz iddialarıyla ilgili önemli bir gelişme yaşandı.
Belçika'da, Katolik Kilisesindeki rahiplerin cinsel istismarına uğradıklarını iddia eden 24 kişi suçların örtbas edilmesinden Vatikan'ın sorumlu olduğunu iddia ederek yerel bir mahkemeye başvurdu.
Yerel mahkeme "Egemen bir devlet olan Vatikan'ın dokunulmazlığı olduğu göz önüne alınarak yargı yetkisi olmadığına" karar verdi.
İstismara uğrayan 24 kişi, yerel mahkeme tarafından reddedilen davalarını Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne taşıdı.
Ancak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi de Vatikan'a yerel mahkemede dava açılamayacağına hükmetti.
Mahkeme bu kararına Vatikan'ın uluslararası hukuk ilkeleri tarafından tanınan dokunulmazlığı olduğunu gerekçe gösterdi. Katolik rahiplerin suiistimalinin, Vatikan'a atfedilemeyeceğini bildirdi.
ÇOCUKLARA CİNSEL İSTİSMAR
Kiliselerdeki cinsel istismar vakaları gündemdeki yerini koruyor. Birçok Katolik din adamıyla ilgili yargı süreçleri devam ederken, kardinal ve papazlar, geçmişte karıştıkları veya göz yumdukları cinsel taciz suçlamaları için mahkeme karşısında hesap veriyor.
Kiliselerdeki din adamlarına yönelik taciz suçlamaları 1950'li yıllarda gündeme gelmeye başlasa da medya ilk kez 1980'lerde Kanada ve ABD'deki kiliselerde yaşanan taciz olaylarına geniş yer verdi.
1990'lı yıllarda Arjantin ve Avustralya'daki kiliselerde gündeme gelen pedofili vakaları meselenin daha da büyümesine yol açtı. Viyana Başpiskoposu'nun 1995'te cinsel istismar iddiaları nedeniyle istifa etmesi o dönemde adeta bir şok etkisi yarattı.
Kiliselerde çocuklara karşı taciz skandallarının 1990'lı yılların sonunda İrlanda'da da gündeme gelmesiyle kiliselerdeki cinsel istismar sorunu küresel boyutta ele alınmaya başlandı.
BEYAZ PERDEYE TAŞINDI
ABD'nin Boston kentinde 2002'de patlak veren cinsel taciz skandalında, John Geoghan adlı eski bir rahibin 1962-1995 yıllarında 130'dan fazla çocuğa cinsel tacizde bulunduğu ortaya çıktı.
Dönemin bölge Kardinali Bernard Law ise olayı öğrenmesine rağmen skandalın üzerini örttüğü gerekçesiyle eleştirildi.
Olayı kamuoyunun gündemine taşıyan Boston Globe gazetesinin haberi, 2015 yılında seyirciyle buluşan "Spotlight" adlı filme konu olurken, söz konusu film kamuoyunda geniş yankı uyandırdı.
ABD Katolik Başpiskoposlar Konferansına bağlı John Jay College tarafından 2004'te yapılan araştırmaya göre, 1950-2002 arasında 4 binden fazla Katolik rahip, 10 bin 667 çocuğa cinsel istismarda bulunmakla suçlandı.
KARDİNAL SERBEST BIRAKILDI
Kiliselerdeki taciz olayıyla ilgili en sıcak gelişme ise 1996-2001 yılları arasında Melbourne Başpiskoposu olarak görev yapan ve son olarak Vatikan Ekonomi Bakanlığı görevini yürüten Avustralyalı Kardinal Pell'in Melbourne Bölge Mahkemesinde hakim karşısına çıkması oldu.
Ancak Avustralya Yüksek Mahkemesi, Melbourne kentinde 1996-2001 yıllarında başpiskoposluk yaptığı dönemde 13 yaşındaki iki erkek çocuğa cinsel tacizde bulunmaktan 6 yıl hapse mahkum edilen 78 yaşındaki eski Vatikan Ekonomi Bakanı ve Avustralya Kardinali George Pell’in temyiz başvurusunu karara bağladı.
Yapılan başvuruyu görüşen Yüksek Mahkeme, Pell’in mahkum olduğu Melbourne Bölge Mahkemesi’ndeki jürinin duruşmada sunulan tüm kanıtları düzgün bir şekilde değerlendirmediğine hükmederek cinsel taciz mahkumiyetini bozdu.
Victoria Bölge Mahkemesi jürisi 12 Aralık 2018’de, Vatikan’ın 3 numaralı ismi Pell’in, Aralık 1996 ve Şubat 1997'de Melbourne Başpiskoposu olarak görev yaptığı St. Patrik Katedrali’nde o dönemde 13 yaşında olan iki erkek çocuğa tacizde bulunduğuna karar vermişti.
ABD'DE AÇIKLANAN RAPOR
ABD'nin Pensilvanya Başsavcısı Josh Shapiro, iki yıllık soruşturmanın ardından 2018’de çocuklara yönelik cinsel istismarların Pensilvanya ve Vatikan'daki kıdemli kilise yetkililerince ''sistematik'' şekilde örtbas edildiği sonucuna ulaştıklarını söylemişti.
Tahkikat jürisi de 300'den fazla rahibin 1950'lerin ortalarından beri çocukları istismar ettiğini belirterek, Roma Katolik Kilisesi'ne bağlı yüzlerce rahibi, binden fazla çocuğa cinsel istismarda bulunmakla suçlamıştı.
Illinois Başsavcısı Lisa Madigan tarafından geçen ay hazırlanan rapora göre, kilisede cinsel istismarda bulunmakla suçlanan 500'den fazla rahibin adı, Illinois Katolik Piskoposluk Bölgesi'nin bu konuda yayımladığı listede yer almadı.
Pensilvanya Başsavcısı'nın kiliselerde binden fazla çocuğa cinsel istismarda bulunulduğu ve bu suçların yöneticiler tarafından örtbas edildiği yönündeki raporunun ardından, ABD'deki başpiskoposluk bölgeleri, istismarda bulunanların isimlerini açıklamaya devam ediyor.
100'DEN FAZLA TACİZCİ RAHİP AÇIKLANDI
New York'un Brooklyn ve Queens bölgelerinde yaşayan yaklaşık 1,5 milyon Katolikten sorumlu olan Brooklyn Başpiskoposluk bölgesi, kiliselerde çocuklara cinsel tacizde bulunan 100'den fazla rahibin adını açıkladı.
Birleşmiş Milletler, Katolik Kilisesi'ndeki yaygın cinsel taciz ve çocuk istismarı vakaları hakkında 2014'te rapor yayımlamıştı.
Raporda Vatikan, kendisine bağlı kiliselerin bulunduğu çok sayıda ülkede papazlar hakkındaki cinsel taciz iddialarının üstünü örterek, on binlerce çocuğun istismara uğramasına göz yummakla suçlanmıştı.
FRANSA'DA TARTIŞMALAR SÜRÜYOR
Fransa’da taciz olayları tartışılmaya devam ediyor. Son olarak İçişleri Bakanı Gerald Darmanin konuyla ilgili açıklamalarda bulundu. Darmanin, günah çıkarmanın gizliliğinin "meslek sırrı" olarak kabul edilmesine rağmen rahiplerin çocukların maruz kaldığı cinsel istismar vakalarını yargıya bildirmesi gerektiğini vurguladı.
Fransız yasalarına göre, 18 yaşından küçüklerin cinsel saldırıya uğradığı bilgisine sahip kişilerin bunu polise ihbar etme zorunluluğu var.
Katolik kiliselerinde din adamlarının "günah çıkarma" seanslarının cinsel istismar vakalarının gizli kalmasına yol açtığı belirtiliyor.
Geçen hafta, kiliselerdeki çocuklara yönelik cinsel istismar raporu açıklanmış ülkede, 1950'den bu yana en az 216 bin çocuğun kiliselerde cinsel istismara uğradığı tespit edilmişti.
KAYNAK : AA