Ben sevmediğime sevmedim derim.
Bilmediğime bilmedim,
Anlamadığıma anlamadım derim.
İçime atıp hiç ses çıkartmıyorsam kötü.
Değersiz olduğunu, öz dünyamda bulunmadığını, Adam yerine konulmadığını ifade ediyorum demektir.
En kötüsü de budur biliyormusunuz!
Adam yerine konmama…
Yok sayılma…
Sayıları birkaç kişi de olsa benim dünyamda da böyle insanlar var.
Umursamayın,
Dikkate almayın,
Adam yerine koymayın,
Zaman ayırmayın,
Gıybetini yapıp günahına bile girmeyin diye yazıyorum.
Değmezler…
Senin mutsuzluğun üzerine mutluluk kuruyorlarsa,
Sen ağlarken onlar gülüyorsa,
Senin sevdiğini sevmeyip, sevmediğine sahip çıkıyorsa, uğraşma bile..
At gitsin, alıcısı varsa sat gitsin.
Uğruna yıllarını verdiğin, inanarak ısrarla ideallerin için yürüdüğün, zaman zaman üzüldüğün, geri dönmeyi asla düşünmediğin ,varlığını varlığına armağan ettiğin ülken için kalbini kıranlara rağmen çalışmaya devam edersin.
Karınca misali “safım belli olsun” deyip, “varamasamda yolunda ölürüm” dersin devam edersin.
Seni öteki görenler hep menfi tarafından sana bakarlar.
Ağzınla kuş tutsan seni anlamaz, yaptıklarına değil onlara verdiklerine bakarlar.
Verdiğin kadar iyi vermediğin kadar kötüsündür.
Adı vermek olan Karaktersiz bir kriter konmuştur iyi ile kötü arasında.
Oysa kime neyi vereceksin;
Eli olmayana el,
Gözü olmayana göz,
Dili olmayana dil,
Yüreği olmayana yürek veremeyeceğine göre, verdiklerininde kıymeti daha iyisini ve daha fazlasını veren olana kadardır.
Bumudur?…
Değil tabi!..
Ama bu şekil olan ve yaşayanlar çoğaldı.
El olmuştuk, dil olmuştuk, yürek olmuştuk.
Türkiye’de millet elini, dilini, yüreğini arıyor.
Vardı diyor.
Ama nerde bilmiyor şimdi.
Siyaset sahnesi bu anlamda çok karmaşık bir yapıda mecrasında ilerliyor.
İktidar ben değişmedim desede, muhalefetin propagandasına millet sanki daha çok itibar ediyor.
Bilmediğime bilmiyorum derim.
Sevmediğime sevmedim,
Anlamadığıma anlamadım derim.
Ama Ak Parti iktidarını gerek yerelde gereksede genelde huzursuz eden bu dip dalgayı görmezden gelemem.
Mesele bilinenden çok daha fazla ciddiye alınacak kadar önemli bir noktada duruyor.
Sözüm, Ak Parti yöneticilerine, içinize atıp hiç ses çıkartmamanız sorunların büyümesine her geçen gün ise çaresizliğin küçülmesine yol açıyor.
Bilin istedim…
Bu dip dalga AK Parti’yi sandıkta Türkiye’yi ise yarı yolda bırakır.
Görün istedim.
Yapılan icraatleri yok saymayan seçmen kitlesi, gerek Pandemi gereksede doğal afet ve selde yaşadıklarının, göçmen meselesi ile huzurunun kaçtığının da yok sayılmamasını istiyor.
Seçmen ona “el” olmanı değil eskisi gibi “eli” olmanı istiyor.
Kafası karışık seçmen sayısı arttı.
Tıpkı bu yazıyı okuyup anlayanların sayısının anlamayanlardan daha fazla arttığı gibi hemde.
Bu arada 14 bin yeni konut hamlesi başlatan, Kuzeyşehir, Güneyşehir ve Kızılhisar’da arsa rantçılarına fırsat vermeden vatandaşı ev sahibi yapmaya çalışan, inşaat girdi maliyetleri artsa bile uygun fiyatlara ev yapmaya kalkışan Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin’i kutluyor, yapacakları talep toplama döneminde başvuru rekoru kıracaklarını buradan bugünden yazmak istiyorum.
Tebrikler ve başarılar…
Kalın sağlıcakla;
Arif Kurt